Gelecek Partisi’nin vadettiği gelecek

Mikdat Karaalioğlu

Gelecek Partisi’nin merakla beklenen kuruluşu gerçekleşti. Kamuoyu Gelecek Partisi’nin vizyonu hakkında ilk kanaatlerini Sayın Davutoğlu’nun yaklaşık bir saatlik konuşmasıyla edindi. Davutoğlu’nun konuşması parti programına dayalıydı. Parti programları elbette ki tek başına önemli değildir, önemli olan o programların hayata geçirilebilmesidir. Ancak biz yine de partinin hedeflerini daha iyi kavramak için parti programına ayrıntılı olarak bakalım.

İlkelerden, prensiplerden ve yöntemlerden oluşan parti programı 140 sayfadan oluşuyor. Adı üzerine bir parti programı, hükümet programı değil… Ancak bir parti programı için hiç de azımsanmayacak şekilde somut adımlardan bahsediyor.

Programda ele alınan hemen her başlığın altında “şeffaflık” ve “hesap verilebilirlik” ilkesinin temel bir prensip olarak benimsendiği görülüyor. Güvenlik ihtiyacının suiistimal edilerek insan haklarının ihlal edilmesi, kamu düzeninin bozulması ve hukuk devletinin tahrip edilmesine karşılık, güvenlik ve özgürlük dengesinin evrensel değerler ve çağdaş hukuk devleti anlayışı içinde tesis edilmesi yine partinin vadettiği hedeflerden birisi.

Gençler ve kadınlar hakkındaki bölümler toplumsal katılım adına takdire şayan ilkelerden oluşuyor. Ancak bir kontenjan mantığı ile olmasa da gençlerin ve kadınların parti faaliyetlerinde hem etkinlik olarak hem de sayısal olarak diğer partilere oranla daha fazla yer alacağının daha somut bir şekilde ifade edilmesi bir farklılık yaratabilirdi. Kaldı ki 156 parti kurucusu arasında kadın üye sayısı 35 değil daha fazla olmalıydı. Bunun ciddi bir eksiklik olduğunu söylemeliyim.

Bir parti programını herkes kendi beklentileri ve dünya görüşü çerçevesinde değerlendirir. Bu noktada dijital dönüşümün program içinde bir başlık olarak yer almaması biraz şaşırtıcı. Ancak programı yazanların metin içinde dijital dönüşüm, yapay zeka, veri tabanlı çözümler vs. gibi yeniliklere sık sık başvurması Gelecek Partisi’nin dijital dönüşümün farkında olduğunu gösteriyor.

Parti programının ekonomi başlığı altındaki şu paragrafını dikkat çekici buldum: “Ekonomi vizyonumuz, Türkiye’nin bilgi tabanlı, dijital dönüşümünü ve böylece orta gelir tuzağının aşılmasını sağlamaktır. Ekonomimizin yapısını kuantum bilişim teknolojileri, yapay zeka ve nesnelerin interneti uygulamaları ile uyumlu kılacak özellikle gençlerimiz bu yetkinliklerle donatacak yapısal dönüşüm öncelikli hedefimizdir.” (Sh. 80)

Yine ekonomi bölümündeki “Küreselleşme ve dijitalleşmenin yaşamlarımıza her gün yeni rekabetçi baskılar oluşturduğu günümüz dünyasında bu baskıların üretim süreçlerine, hizmetlere istihdam piyasalarına etkilerini doğru okumak ve yönetmek ancak doğru politikalar geliştirmekle mümkün olacaktır“ ifadeleri dijital meydan okumalarının farkında olması adına partinin hanesine artı olarak yazılacaktır.

***

Gelecek Partisi’nin programda somut bir adım olarak nitelendirilecek en önemli vaatlerden birisi de ‘Kamu Düzeni’ başlığının altında Anayasa’nın mümkün olan en geniş katılımla sıfırdan yazılacağının belirtilmesidir. (S.44) Programın somut hedefleri arasında YÖK’ün (Yüksek Öğretim Kurulu) “kayıtsız şartsız“ kaldırılması (Sh. 23), Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun yeniden yapılandırılması (S.61), Türkiye Varlık Fonu’nun partinin maliye politikası anlayışı içinde yer almayacağı (Sh. 89) gibi somut hedeflerin olması dikkat çekici.

Bir hükümet programının özeti sayılabilecek bir programın tüm yönlerini burada değerlendirmek mümkün değil. Ancak uzun yıllar AK Parti’de Dışişleri Bakanlığı ve iki yıla yakın Başbakanlık yapan Sayın Davutoğlu’nun yeni partisinin dış politika vizyonuna bakmadan olmazdı. Beklenildiği üzere dünyanın tüm bölgelerini kapsayan derinlikli, çok yönlü stratejik ilişkileri öngören bir yaklaşım var.

ABD ile olan ilişkilerinin jeopolitik tamamlayıcılık ilkesi, ortak çıkar temelinde yeniden yapılandırılması öngörülüyor. Rusya Federasyonu ile ilişkilerin ise ortak çıkarlar ve karşılık saygı temelinde geliştirilmesi gerektiği ifade ediliyor. Mesela Çin’le ilişkilerin geliştirilmesi gerektiği vurgulanırken Uygur Türkleri ve diğer Müslümanlara yönelik insan hakları ihlallerinin ortadan kaldırılması için de uluslararası camia ve İslam ülkeleri ile birlikte gerekli çabanın gösterileceğinin vurgulanması dikkat çekici.

Gelecek Partisi’nin, programını tartışmaya devam edeceğiz. Bu vesile ile ülkemize yeni bir ümit olma vaadiyle kurulan Gelecek Partisi’nin yolu açık olsun, hayırlara vesile olsun diyorum.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (5)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.