AK Parti 20 yılın hangi bölümünü oylatacak?

Mustafa Karaalioğlu

Seçim atmosferi yoğunlaşmaya başladıkça, geriye doğru 20 yılı ve AK Parti icraatları bahsini daha fazla duyacağız. İktidar açısından bu bahsi “ustalıkla anlatmak” hayati öneme sahip çünkü özellikle son beş yılın; yani başkanlık döneminin hatıraları pek iyi olmadığı için 20 yılı harmanlamak gerekecek. Muhalefete göre, zaten toplamda başarı yok, olanların ise daha iyisi mümkündü.

Seçim denilen şey de nihayet iktidar ve muhalefetten hangisinin sözünün galebe çalacağını tayin etmek demektir.

Elbette, 20 yıl içinde başarılı icraatlar zamanları vardır. Bazıları dünyanın ve Türkiye’nin doğal gelişiminin doğal sonucu, bazıları ise standardın üzerinde işler olarak kabul edilebilir. Bir dönem tempolu ve hızlıydı, bir dönem tökezlemeler oldu. Başarı ve başarısızlık bu yüzden belirsizleşti ve hangi ölçüye göre değerlendirildiğine bağlı hale geldi. 20 yılın başında dünyanın en büyük 18. ekonomisiydik bugün ilk 20’nin dışındayız. Ya da 2003’te küresel listede kişi başına düşen gelir sıralamasının beş basamak daha altına, 72. sıraya inmiş bulunuyoruz. 20 yılın içinde ekonomimiz 17 sıraya yükseldi ama bugün orada değiliz. Veya kişi başına gelirimiz 2013’te 12 bir 500 Dolar’ı bulmuştu ama bugün 9 bine geriledi. Aynı dönemde dünya ticaretinden yüzde 1,2 pay alıyorduk şimdi yüzde 1’in çok altındayız.

Faizin, kurun ve enflasyonun gündemden kalktığı bir 10 yıl vardı ve refah artıyordu ama bugün o 10 yılın içinde değiliz. Başladığımızın yerin gerisindeyiz; 20 yılın en yüksek faiz, en yüksek kur ve en yüksek enflasyonunu bir arada yaşıyoruz. Ayrıca, 2023 hedeflerinin hiçbirisi tutmadı.

Tek ölçü ekonomi değildir tabii ki. AK Parti iktidarlarının ortasına doğru Türkiye daha iyi bir demokrasi haline gelmişti, vesayet yıkılmış ve eskiye oranla güçlü özgürlük rüzgarları esiyordu. Bugün, 20 yılın sonunda esen rüzgarlara yasakların uğultusu eşlik ediyor. Hukuk, temel hak ve özgürlüklerden gelen sesler de kulak tırmalıyor. İfade özgülüğü bir aralar yakaladığı coşkuyu çoktan unuttu, karamsarlığa mahkumiyetini yaşıyor. Türkiye, darbeyi kahramanca savuşturdu ama yerine kaliteli bir demokrasi koyamadı.

Dış politikada da iyi ilişkilerle cazibe merkezi olduğumuz ve bu sayede yabancı sermaye hareketi başlattığımız zamanlar vardı bugün o cazibenin ve sermayenin çok uzağındayız. AK Parti ve Erdoğan bu seçimde “Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” derse -ki diyecektir- bunun için eldeki en iyi örnekler uzak geçmişte kalmıştır. Yaptıklarının bazıları bozulmuş, bazıları gerilemiş, bazıları ise tamamen gündemden kalkmış bulunuyor.

Türkiye bu sürede temel meselelerini de çözemedi ne yazık ki. Hala bir Kürt sorunu var, hala Aleviler için ne yapacağına karar veremedi ve öte yandan dindarlar uzun yıllar süren dezavantajlı konumdan kurtulsa da yerine laik hassasiyet taşıyan kitlelerin sorunları yerleşti. Eğitim, belki bir ara rayına girer gibi oldu ama bugün hala, üniversiteleri ve üniversite öncesiyle birlikte büyük bir problem olarak ortada duruyor. Başka bir mesele… 20 yıl önce deprem korkusu hakimdi bugün hala aynı korku var çünkü yüzbinlerce konut yapıldı ama depreme karşı gereken yapılamadı.

20 yılda savunma sanayiinde yaşanan gelişme gerçek bir gelişmedir, kesinlikle değerlidir. Ancak, koskoca 20 yıldan bahsedince gözler başka başarılar da arıyor. Mesela, küresel ticaret sahnesinde teknolojide rekabet gücü eksikliği gibi. Bu güç o günde yoktu, bugün de yok. Dış ticaret o zaman da açık veriyordu bugün de…

Evet, seçime giderken 20 yılın mirası AK Parti’nin en büyük dayanağı olacak ama galiba bazı kısımlarını reddetmek şartıyla. Zira, mirasın tamamı taşınacak, anlatılacak ve övünülecek durumda değildir. Tabiatıyla seçmen de kaç yılın verimli, kaç yılın verimsiz geçtiğini oylayacak. Sandığa gidecek 60 milyon, 20 yılın hangi kısmını oylayacak veya bu uzun iktidarlar döneminden nasıl bir özet çıkaracak?

Neticeyi de AK Parti’nin ve Erdoğan’ın hangi bölümü tercih edeceği değil seçmenin hangi yılları seçeceği belirleyecek.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (50)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.