Gece yarısından sonra gelen mesajlar

Yusuf Ziya Cömert

Seçim akşamı, ilk sonuçlara bakarak yazdığım yazıda “Seçim bitti, önemli bir mesaj yok” demiştim.

O saatte yoktu önemli bir mesaj.

Cumhur ittifakı, Türkiye genelinde 24 Haziran’daki oyunu hemen hemen almış görünüyordu.

Hem de memleket ekonomisindeki onca sıkıntıya rağmen.

Yüzde 51’in üstü, Cumhurbaşkanlığı sistemi üzerinde esaslı bir tartışma açmaya mani bir orandır.

Bu anlamda, yeni bir mesaj yoktu.

Yani o günkü yazı başlığımın bu kısmı doğruydu.

Fakat saatler ilerledikçe bazı ‘mesaj’lar oluştu.

Cumhur İttifakı’nın Ankara ve İstanbul’u kaybetmesi başlı başına mesaj doğuracak bir hadise.

Gerçi İstanbul hala tartışmalı. Oy sayımıyla ilgili ihtilaflar devam ediyor.

Fakat, başlangıçta seçmenin yeteri kadar tanımadığı Ekrem İmamoğlu’nun avami tabirle ‘deve dişi gibi’ bir siyasetçiye, tecrübesiyle, CV’siyle, kıdemiyle her bakımdan göz dolduran Binali Yıldırım’a galip gelmesi büyük bir başarı.

Hesaplar, kitaplar, sayımlar neticesinde kaybetse veya kaybettirilse bile, İmamoğlu gerçeği, iktidar açısından da CHP açısından da önemli mesajlar içeriyor.

İmamoğlu tipik bir CHP’li değil.

Halkın ortalaması.

Camiyle, cemaatle sorunu yok.

Bireysel özellikleriyle CHP’yi ‘sol’dan ‘orta’ya, ‘merkez’e doğru çekiyor.

Bu yönüyle, CHP’ye, yeni sistem için siyasi kimlik öneriyor.

Bunu kendi lisanıyla yapmasa bile lisan-ı hal ile yapıyor.

CHP bu mesajı alır mı almaz mı bilemem, ama ben, kendi halinde bir vatandaş olarak bu mesajı gördüm.

Aslında bu mesaj Mansur Yavaş’ın kişisel profilinde de kısmen mevcut.

O da tipik bir CHP’li değil.

Fakat Mansur Yavaş, İmamoğlu’na göre tecrübeli, tanınan bir siyasetçiydi.

Başarısı, İmamoğlu’nunki kadar sürpriz değildi.

CHP bu adaylarda ve başka bazı adaylarda tezahür eden siyasi kimliği zaman içinde özümseyebilirse iddialı bir ana muhalefet partisi haline gelebilir.

‘Mesaj’ deyince akla önce iktidarın alacağı mesajın gelmesi doğal.

Ne olabilir İstanbul’un mesajı?

AK Parti’ye değişik istikametlerden yöneltilen eleştirileri hatırlayalım.

Güçten veya güce yakın hissetmekten kaynaklanan kibir halleri.

Bazı zümrelerde menfaatin en yüksek değer haline gelmesi.

Adaletin, ehliyetin, liyakatin daha yaygın bir şekilde tartışılması.

‘Arkası sağlam’ olanın haklı olma ihtimalinin, arkası sağlam olmayana göre daha çok olması.

Eş, dost, akraba ilişkilerinin memleket işlerini gitgide daha çok etkilemesi.

‘Trol’lük olgusunun tasavvufi ‘seyr ü süluk’taki mertebeler gibi bir mertebe haline gelmesi. (Benzetme bana ait ama, eleştiri anonim.)

Buna benzer özeleştiriler AK Parti’nin içinde de yapılıyor.

Etrafınıza baktığınızda bu eleştirileri doğrulayacak örneklere rastlıyor musunuz?

Evet, bu eleştirileri yalanlayacak örnekler var.

Ama doğrulayan örnekler de var.

‘Doğrulayan örnekler’ AK Parti’de bazı insanların muhabbetini eritmiş olabilir mi?

Olabilir.

AK Parti ‘seçmenin mesajı’nı buralarda arar mı? Kim bilir?

Şöyle de düşünülebilir.

Kaç kişi ki bunlar? Seçimi etkiler mi şu kadarcık insan?

Doğrusu, bunların oranı yüzde bir bile olmayabilir.

On milyonların konuşulduğu bir ortamda bu oran ihmal edilebilir.

Seçimi çok etkilemez belki.

Ama ‘ruh’u etkiler.

(İstanbul’daki gibi rekabetin başa baş olduğu durumlarda seçimi de etkiler.)

Fakat şu bir gerçek.

Türkiye’nin en büyük partisi, bütün seçimlerin açık ara birincisi AK Parti’dir.

‘Beka’ söylemi, ‘karşı taraf’ı ve kendi halinde vatandaşları çok fazla ilgilendirmemiş görünüyor.

Ama AK Parti tabanını toparlamakta etkili oldu.

‘Millet İttifakı’nın HDP’yle gizli bir dayanışma içinde olduğu tezi de büyük iş gördü.

Bu tezden, AK Parti bir faydalandıysa, MHP iki faydalandı.

İyi Parti’yi sahada hırpalayan bu tezdir.

Bir şey daha...

Yeni sistemde MHP’yle ittifakın AK Parti açısından bir ‘mecburiyet’ olduğu en azından bugünkü şartlarda, kesinleşti.

Peki MHP açısından?

MHP için de geçerli. Ama aynı kuvvette bir mecburiyet değil.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (23)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.