Bora Abdo taciz iddialarını reddetti

Sosyal medyada yazar Hasan Ali Toptaş’la ilgili atılan bir tweetin ardından edebiyat dünyasında ‘me too’ hareketine dönüşen ve yazar Aslı Tohumcu tarafından tacizle suçlanan yazar Bora Abdo sosyal medyadan yayınladığı açıklamada iddiayı reddetti.

SALİHA SULTAN | KARAR

Twitter hesabından açıklama yayınlayan Abdo, “Ne yazarsam yazayım, hangi dili kullanırsam kullanayım bunun eksik, kusurlu ve yine de sağından solundan tutulup yerlere vurulacağını da biliyorum” ifadelerinin ardından “Sosyal medyada 2014 yılında gönderdiğim bir e-posta dolaşmakta, ve sayın Aslı Tohumcu'nun bir çift sözü var: ‘Beni arkadaşımdan ayırıp taksime atlamasıyla gelişen bir olay.’ Sırf bu yüzden, tek bir cümle ve özrümün sebebini de kimselerin bilmediği bir e-posta beni karalamaya yetti” dedi. 

 

 

'ASIL ZORBALIĞA UĞRAYAN BENİM'

“Bunu reddediyorum” diyen Abdo, yargısız infaza maruz kaldığını belirterek, şunları söyledi:

“Asıl büyük bir zorbalığa uğrayan benim, bu kadar geç yanıt vermemin sebebi şu; dün Gazete Duvar'dan aradılar ve hakkınızda böyle bir iddia var dediler, cevap verme hakkınız var," yine Hürriyet Gazetesi'nden de "bir diyeceğiniz var mı? Dediler. Her ikisine de açıklama metnimi gönderdim, fakat bunu yayımlamadılar, Hürriyet'in gerekçesini bilmiyorum ama Gazete Duvar'dan Anıl Mert Özsoy açıklamamın ve bu karalamayı gerekçeleriyle reddedişimin, yani kendimi savunmamın ‘yayın ilkeleri’ gereği yayınlamayacaklarını bildirdi.”

Abdo, yazar Tohumcu’nun bahsettiği taciz iddiasını ise kendi penceresinden şu sözlerle aktardı: 

“Doğan Kitap'ın bir kutlama yemeğine davetliydim. Ve çoğu kez davet edildiğim bu tür gecelere de hiç gitmemiş ve bunu tercih etmemiştim. O gün gittiğimde de bir masada milletvekili ve belediye başkanı yazarlar diğer masalarda ise hiç tanımadığım yazarların ortasında yabancılık duygusuyla bir kenarda yemek saatini bekledim. Sonrasında da hiç tanımadığım ve inanın şimdi hiç hatırlamadığım birkaç yazarla oturup yemek yedik, Aslı Tohumcu'da vardı, kimseye en ufak bir saygısızlığım olmadı.

 

 

‘Beni arkadaşımdan ayırıp’ dediği kısım nedir anlayamadım, kim kimi arkadaşından ayırıp taksisine zorla binebilir, hangi arkadaş buna müsaade eder? Bu tamamen yalan. ‘İsterseniz birlikte gidelim’ deyip kendisinin davet ettiği bir takside aradan 6 yıl geçtikten sonra ne oldu da bunu şimdi açıklama isteği hissetti birden bire. Açıklama metnimi buradan da yayımlamaya devam edeceğim.

Sosyal medyada dolaşan özür e-postası 2014 yılına ait. Yani sayın Aslı Tohumcu’nun beni ve adımı karaladığını iddia ettiği tarih. Özür diledim ve kabalık ettiğimi düşündüm, çünkü yakın semtlerde oturduğumuz için aynı yöne giden bir taksiye bindik. Kendimi vicdanen rahatsız hissettiğim kısım bu, taksi parasını kendisinin ödediğini hatırladığım ve yük olduğum için en çok özür diledim.”

'BENİ BU KARALAMA LİNCİNE NEDEN MARUZ BIRAKTI?'

Abdo, Tohumcu ile daha sonra birçok kez bir arada bulundukların dile getirerek, şunları aktardı:

“Sonrasında kendisiyle Necmiye Alpay ve Aslı Erdoğan için düzenlenen imza gününde de karşılaştık. Evet, ve daha pek çok yerde, ‘bugün pek kalabalık değil’ gibi havadan sudan sohbet ettik. Hiç de iddia ettiği gibi böyle bir çirkinlikten bahsetmedi. Bunu benim yüzüme vurmadı. Şişli’de Karakarga Dergisinin imza gününde de oturup kahve içtik, selamlaşıp, konuştuk. Dergi ekibi olarak aynı masalarda imza verdik, havadan sudan konuştuk ve bu konuyla ilgili tek bir kelime etmedi ve tek bir tavır almadı imza günüyle ilgili, misal "Murat Menteş resmen kendine bir kuyruk -okur-oluşturdu," dedi, "Okurlarının hepsi de türbanlı kızlar. "Okur okurdur," dedim, Şu an o kadar şaşkınım ki o iddia ettiği günden sonra defalarca karşılaşmamıza rağmen neden bunu benim yüzüme karşı söylemedi? Altı yıl sonra benim adımı bu karalama lincine neden maruz bıraktı? Bunu anlamakta güçlük çekiyorum.”

Kendisi hakkında ikinci bir suçlama bulunamayacağını dile getiren Abdo,  “Ben kolayca yaftaladığınız gibi biri değilim. Bunu hep reddettim, Hep REDDEDECEĞİM. Sanıldığı gibi birileri tarafından korunuyor ya da kollanıyor değilim, bana layık görülen ödülleri bileğimin, kalemimim hakkıyla aldım, jurileri yemeğe çıkaran başka kadın yazarlar gibi değil” ifadelerini kullandı. 

İLETİŞİM’E EMRAH SERBES GÖNDERMESİ

İletişim Yayınlarının kitaplarını basmama kararı açıklamasına da değinen Abdo, şunları yazdı:

“Kitaplarımın İletişim'den çıkmasını çok hayal ediyordum. Bir hayaldi sadece. Sonunda oldu ama Yayınevi, Bora Bey bu durumun aslı astarı nedir, diye sorma nezaketini bile göstermeden sözleşmemi feshetti. Üstelik zorbalık yaptığımı iddia ederek. Zorbalık arıyorlarsa aynı üç kişiyi alkollü araba kullanarak katleden bir yazarın eserlerini yayımladıkları kitap kapaklarına ve logolarına da bakabilirler. Eğer satış rakamlarından gözlerini alabilirlerse.”

 

ASLI TOHUMCU NE DEMİŞTİ?

 

Sosyal medyada Hasan Ali Toptaş’ın tacizine maruz kaldığını söyleyen kadınlarla dayanışan yazar Aslı Tohumcu, yazar Bora Abdo’nun kendisini taciz ettiğini kendi sosyal medya hesabından şu ifadelerle dile getirmişti: “Hasan Ali Toptaş da yalnız değil tabii. Bora Abdo var. Beni arkadaşımdan ayırıp taksime atlamasıyla gelişen bir olay. Ben de büyüdüm, kadınlarla sarmalandım iyice. Konuşabiliyorum. Herkes konuşsun. Bizim korkacak bir şeyimiz yok!”

 

Tohumcu, “Bora Abdo’nun adını vererek, Pelin Buzluk’un Hasan Ali Toptaş ifşasından cesaret alarak yani, yalnız olmadığımızı göstermek istedim. Kadınlar birbirinden güç alarak konuşuyor, daha da konuşacaklar belli” ifadelerini kullanmıştı.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

‘Gençler dürüstlüğe olan inancını kaybetti’
Yayınevlerinden ‘eril faillerin’ kitabını basmama kararı
Yazar Hasan Ali Toptaş’a taciz suçlaması

Kültür Sanat Haberleri