Mimar Sinan'ın doğduğu şehir Kayseri'de, Abdullah Gül Üniversitesi (AGÜ) Hayat Boyu Öğrenme Merkezince yürütülen proje kapsamında restorasyon teknikleri ve taş işçiliği eğitimi alan öğretim üyesi ve öğretmenler, dünya mirasını koruyacak gönüllü elçiler oldu.
Avrupa Birliğince (AB) desteklenen "Mimar Sinan'ın İzinde, Restorasyon ve Taş İşçiliği Eğitimini Geliştirme Projesi"nin koordinatörü Doç. Dr. Mustafa Öz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de farklı medeniyetlerden günümüze kadar gelmiş binlerce yıllık çok sayıda tarihi yapı bulunmasına rağmen eserlerin restorasyonunu gerçekleştirecek usta sayısının her geçen gün azaldığını söyledi.
Eserlerin zaman içinde yıprandığına ve mutlaka aslına uygun restore edilmesi gerektiğine dikkati çeken Öz, ehil olmayan kişilerce yapılan bakım ve onarım çalışmalarının eseri kurtarmak yerine tamamen yok olmasına neden olduğunu belirtti.
Eğitim yeterli değil
Türkiye'de restorasyon ve taş işçiliği konusunda yeterli seviyede eğitim verilmediğini vurgulayan Öz, bundan dolayı dünyaca ünlü usta Mimar Sinan'ın doğduğu şehir Kayseri'de restorasyon ve taş işçiliği eğitimini geliştirme projesi yürüttüklerini dile getirdi.
100 saat eğitim verildi
Proje kapsamında mesleki ve teknik eğitim veren lisede çalışan öğretmen ile yüksekokullarda görevli öğretim üyesi 20 kişiye, restorasyon çalışmalarının incelikleriyle taş işçiliği konusunda 80'i teorik, 20'si uygulamalı 100 saat eğitim verildiğini ifade eden Öz, "Kursiyerlere taşların oyulması, şekil verilmesi, kabartma yapılması, duvar örülmesi, duvardaki herhangi yıpranmış bir parçanın çıkartılıp yerine yenisinin konulması gibi konularda hem teorik hem uygulamalı eğitim verdik" dedi.
“Tarihi eserlere yetiştirdiğimiz öğrenciler sahip çıkacak”
Öz, Kayserililerin özellikle taş işçiliğine yatkın olduklarını, kurs boyunca bunu gözleme imkanı bulduklarını anlattı. Kayseri’nin Tomarza ilçesinde uzun yıllar taş ustalığı yapan ve restorasyon konusunda tecrübeli 5 kişinin kursiyerlere hem işin inceliklerini hem de aletlerin nasıl kullanılacağını öğrettiğini aktaran Öz, şöyle devam etti:
"Teorik olarak anlattıklarımızın tamamını uygulamalı da kursiyerlere gösterdik. Restorasyonda ihtiyaç duyulabilecek her türlü konu enine boyuna anlatıldı. Yetiştirdiğimiz öğrenciler, çok farklı medeniyetlerden günümüze kadar gelmiş tarihi eserlerin bakım ve onarımını yaparak onlara sahip çıkabilecek, aldıkları eğitimle dünya mirasını da koruma adına gönüllü elçiler haline geldi. Mimar Sinan'ın torunları, dünya mirasına sahip çıkacak ayrıca ilerleyen dönemlerde yeni taş ve restorasyon ustaları yetiştirerek hem bu mesleklerin yeniden hayat bulmasını sağlayacaklar hem de eserlerin sahipsiz kalmasının önüne geçecekler. Bu yönüyle projenin çok önemli olduğunu düşünüyoruz."
İtalya'ya teknik gezi düzenlendi
Proje kapsamında İtalya'ya teknik gezi gerçekleştirdiklerini kaydeden Öz, bu sayede hem verilen eğitimlerin daha kalıcı olmasını sağladıklarını hem de restorasyon konusunda önde gelen ülkelerin yaklaşımını gördüklerini söyledi. Öz, Osmanlı döneminde eserlerin yapımında genelde Kayserili ustaların çalıştırıldığını, özellikle taş ustalarının Kayseri'den götürüldüğünü bildirdi.
Restorasyon ve taş işçiliğiyle uğraşan insan sayısının artık çok azaldığına işaret eden Öz, ustaların çırak bulamamaktan şikayetçi olduklarını dile getirdi. Öz, kursiyerlerin, lise ve üniversitelerde eğitici konumunda olması dolayısıyla bundan sonra çırak bulma konusunda sıkıntı yaşanmayacağını düşündüklerini vurguladı.
Öz, 202 bin avro bütçesi bulunan projenin yüzde 90'ının AB, yüzde 10'unun da AGÜ tarafından finanse edildiğini belirterek, alınan ekipmanların da üniversitenin laboratuvarlarında ilerleyen dönemlerdeki eğitimler kapsamında kullanılacağını sözlerine ekledi.
Kayseri / AA