Bergusi’nin kardeşi Mukbil Bergusi, yaptığı açıklamada kampanyanın hem Bergusi’nin doğduğu yer olan Kober beldesinde hem de Londra başta olmak üzere dünyanın birçok noktasında aynı anda başlatıldığını söyledi.
Mukbil, bunun yıllardır süren özgürlük girişimlerinin en önemli adımlarından biri olduğunu belirterek, Arap ülkeleri, Güney Afrika, Fransa, İngiltere ve İtalya gibi birçok ülkede de etkinlikler düzenlendiğini aktardı.
29 KASIM’DA İNGİLTERE’DE KAMPANYA YENİDEN CANLANDIRILDI
Son dönemde kampanyayı büyütme yönünde ciddi bir eğilim olduğunu dile getiren Mukbil, 29 Kasım’da İngiltere’de kampanyanın yeniden canlandırıldığını vurguladı. İngiliz sivil toplum kuruluşlarının, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Bergusi’nin serbest bırakılması için yeni etkinlikler organize ettiğini ifade etti.
Bu kapsamda dün birçok noktada gösteriler düzenlendiğini belirten Mukbil, özellikle Fransa genelinde birçok belediyenin Bergusi’ye “fahri vatandaşlık” verdiğini ve çeşitli etkinliklerin sürdüğünü söyledi.
“SANATÇILAR BERGUSİ İÇİN KOBER’E GELDİ”
Mukbil, 29 Kasım’da İngiliz sanatçıların Kober beldesini ziyaret ettiğini hatırlatarak, bu isimlerden Jimmy’nin bir futbol sahasının duvarına Bergusi’nin portresini çizerek özgürlük talebini dile getirdiğini söyledi.
Kampanyanın giderek genişlediğini vurgulayan Mukbil, girişimin önemini şu ifadelerle aktardı:
"Kampanya, insan hakları kuruluşları ve parlamentoların işbirliğiyle düzenlenen bir insan hakları girişimidir ve Nobel Barış Ödülü sahipleri de kampanyaya katılıyor."
Mukbil ayrıca, İsrail hapishanelerindeki kötü koşullara dikkat çekerek şöyle konuştu:
"Son derece zor sağlık ve insani koşulların yanı sıra işkence ve infazlar nedeniyle Filistinlilerin hayatlarından endişe ediliyor."
İsrail cezaevlerinde Ekim 2023’ten bu yana 90 Filistinlinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Mukbil, tutukluların serbest bırakılmasının acil bir ihtiyaç olduğunu söyledi.
İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 18 Şubat’ta Bergusi’nin kaldığı hücreye baskın düzenlemiş ve Bergusi’yi ölümle tehdit ettiği iddia edilmişti. Bu olay, Bergusi’nin güvenliği konusundaki endişeleri artırmıştı.
BERGUSİ İÇİN ÖZGÜRLÜK ÇAĞRISI KÜRESEL BİR HAREKETE DÖNÜŞÜYOR
Yerel düzeyde başlayan özgürlük talebi, zamanla sınırları aşarak uluslararası bir dayanışma hareketine dönüştü.
Özellikle 27 Ekim 2023’te, Güney Afrika’da Nelson Mandela’nın yıllarca tutulduğu Robben Adası’ndaki hücresinde Bergusi için özgürlük çağrısı yapılması büyük yankı uyandırmıştı.
ABD Başkanı Donald Trump da ekim ayında yaptığı açıklamada Bergusi’nin durumunun kendisine sorulduğunu ve konuyla ilgili bir karar vereceğini söylemiş, ancak süreçle ilgili bir gelişme yaşanmamıştı.
Gazze’deki saldırıların ardından Filistin sahasında beklenen siyasi değişiklikler kapsamında Bergusi’nin, iki devletli çözüm etrafında Filistinlileri birleştirebilecek bir figür olabileceği yorumları yapılıyor.
Ateşkes süreçlerinde binlerce Filistinli tutuklu serbest bırakılmış olsa da İsrail hükümeti, özellikle direniş hareketlerinin önde gelen isimleri için aynı adımı atmıyor. İsrail yönetimi, bağımsız bir Filistin Devleti’ne karşı olduğunu daha önce birçok kez açıklamıştı.
MERVAN BERGUSİ KİMDİR?
1958’de Kober’de doğan Mervan Bergusi, 15 yaşında Fetih Hareketi’ne katıldı ve 18 yaşındayken ilk kez İsrail tarafından tutuklandı; hapishane sürecinde İbranice öğrendi. Üniversite yıllarında defalarca gözaltına alınan Bergusi, 1985’te “idari tutuklu” olarak yeniden hapsedildi ve ardından ev hapsine alındı. 1987’de başlayan Birinci İntifada’nın önde gelen isimleri arasında yer aldıktan sonra İsrail tarafından Ürdün’e sürgün edildi ve burada 7 yıl kaldı.
Oslo Anlaşması’nın ardından 1994’te Batı Şeria’ya dönen Bergusi, 1996’da Filistin Yasama Konseyi’ne seçildi ve Fetih Hareketi içinde Genel Sekreterlik görevine yükseldi. 15 Nisan 2002’de Ramallah’taki evinde gözaltına alınan Bergusi, İsrail mahkemesi tarafından “öldürme ve öldürmeye teşebbüs” suçlamalarıyla 5 kez müebbet ve 40 yıl hapis cezasına mahkûm edildi.
Cezaevinde yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamlayan Bergusi, bu süreçte “Vaat”, “Tutukluluğa Direniş” ve “Bin Günlük Tecrit” adlı kitapları yazdı.
TECRİT KOŞULLARINDA TUTULUYOR
Ben-Gvir, 18 Şubat 2024’te Bergusi’nin Ofer Askeri Hapishanesi’nden Ramon Cezaevi’ne nakledilmesini ve tecrit hapsine alınmasını sağlamıştı. Bu kararın, Batı Şeria’da planlandığı iddia edilen bir ayaklanmayla ilişkilendirildiği öne sürülmüştü.
