10 yıl önce hobi olarak başladı, şimdi mesleği oldu! Van’da bir tek o yapıyor: Yerli yabancı koleksiyoncuların ilgisini çekiyor

10 yıl önce hobi olarak başladı, şimdi mesleği oldu! Van’da bir tek o yapıyor: Yerli yabancı koleksiyoncuların ilgisini çekiyor

Van'da gümüş kakma sanatına tutkuyla bağlı olan Berke Tomar, 10 yıl önce hobi olarak başladığı el işçiliğini mesleğe dönüştürdü. Eşi benzeri olmayan tespihleri, yerli ve yabancı koleksiyoncuların ilgisini çekiyor.

Van’da yaşayan genç el sanatları ustası Berke Tomar, 10 yıl önce tamamen kişisel ilgisiyle başladığı gümüş kakma işçiliğini zamanla geliştirerek mesleğe dönüştürdü. Sabır ve incelik gerektiren bu geleneksel zanaatı tutkuyla sürdüren Tomar, kendi kurduğu atölyesinde kehribar taşlarına gümüş işleyerek adeta sanat eseri niteliğinde tespihler ortaya çıkarıyor. Van’da tek başına bu sanatı yaşatan Tomar’ın elinden çıkan ürünler, sadece Türkiye’de değil, yurt dışında da koleksiyoncuların gözdesi olmuş durumda.

yeni-proje-23-002

GÜMÜŞ KAKMA SANATIYLA SANAT ESERİ TESPHİLER

Berke Tomar, kehribar taşları üzerine hem makine hem de el işçiliğiyle oyuklar açıyor. Bu oyuklara özenle yerleştirdiği ince gümüş tellerle tespih boncuklarını işliyor. Ardından zımparalama ve cilalama işlemleriyle son halini alan ürünler, göz alıcı sanat eserlerine dönüşüyor. Her bir tespih boncuğunda saatlerce süren emeğin olduğunu belirten Tomar, yaptığı işin sabır, sevgi ve özveri gerektirdiğini ifade ediyor.

Tomar, “Günümüzde teknolojiden de destek alıyoruz ancak en önemli süreç hâlâ el emeğine dayanıyor. Kehribarın üzerine desen çizimiyle başlıyoruz, ardından her bir oyma işlemini tek tek el işçiliğiyle yapıyoruz. Gümüş telleri bu oyuklara yerleştirdikten sonra zımpara ve cilayla son dokunuşları yapıyoruz. Sonuç olarak her biri eşsiz bir tespih ortaya çıkıyor” diyerek üretim sürecini anlattı.

yeni-proje-24-002

GÜNLÜK BİR TESPHİH BİLE TAMAMLANAMIYOR

Zanaatını yaşatmak için büyük emek veren Berke Tomar, işçiliğin ne kadar zahmetli olduğuna da dikkat çekiyor. Bir boncukta 360 ayrı oyuk açabildiğini ve bu detayların saatler süren uğraş gerektirdiğini belirten Tomar, "Günlük olarak bir tespihi bile zor tamamlayabiliyoruz. Bu nedenle çırak yetiştirmekte zorlanıyoruz. Gençler işin zorluğunu görünce hemen bırakıyor. Oysa bu sanat, sabır ve kararlılıkla yürütülebilir" dedi.

yeni-proje-25-002

VAN’DA BU SANATI YAŞATAN TEK İSİM

Van’da bu işi profesyonel olarak yapan tek usta olan Tomar, aynı zamanda bölgenin kültürel mirasına da katkı sağlıyor. Gümüş kakma sanatının unutulmaya yüz tutmuş geleneksel zanaatlar arasında yer aldığını vurgulayan genç usta, bu el işçiliğini yaşatmak ve gelecek kuşaklara aktarmak için çaba gösteriyor. Kurduğu atölye sayesinde hem üretim yapıyor hem de bu sanatı tanıtmaya çalışıyor.

"Bu işçiliği Van’a biz kazandırdık ve alnımızın teriyle icra ediyoruz" diyen Tomar, yerli ve yabancı koleksiyoncuların ürünlerine olan ilgisinden memnun olduğunu belirtti.

yeni-proje-27-001

GELECEĞE MİRASI KENDİ ELLERİYLE ŞEKİLLENDİRİYOR

Gümüş kakma sanatının yalnızca bir el işi değil, aynı zamanda bir kültür aktarımı olduğunu düşünen Tomar, bu alanda daha fazla insanın yetişmesini istiyor. Ancak mesleğin zorluğu, yeni ustaların yetişmesini zorlaştırıyor. Buna rağmen yılmadan çalışan Tomar, kehribarın ve gümüşün buluştuğu bu özel sanatı yaşatmaya kararlı.

YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN