Adnan Oktar ve 18 sanık hakkında "resmi belgede sahtecilik", "resmi belgeyi bozmak ve yok etmek", "kaçakçılık", "nitelikli dolandırıcılık" ve "kara para aklama" suçları yönünden yeniden görülen davada karar açıklandı. Mahkeme, sanıkların beraatine hükmetti.
İstinaf mahkemesinin bozma kararının ardından, Adnan Oktar ve 18 sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik”, “resmi belgeyi bozmak ve yok etmek”, “kaçakçılık”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “kara para aklama” suçlarından yürütülen dava yeniden görüldü. Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar hakkında kararını açıkladı.
Duruşmaya, farklı suçlardan hükümlü bulunan Adnan Oktar ve 14 sanık bizzat katılırken, bazı sanıklar ise SEGBİS aracılığıyla bağlandı. Sanıkların avukatları da mahkemede hazır bulundu.
Cumhuriyet savcısının sunduğu mütalaada, 4 Kasım 2013’te Haydarpaşa Limanı’na getirilen 21 konteynerin sanıklardan Özkan Mamati tarafından sahte belgelerle yurda sokulduğu belirtildi. Çin’de kurulan TGL HKN lojistik şirketinin, belgeleri kendi çıkarları doğrultusunda oluşturduğu ifade edildi.
Ancak uzman bilirkişi raporunda, söz konusu beyannamedeki ürünlerin fiilen yurda giriş yaptığı ve serbest dolaşıma girdiği, dolayısıyla evrak uyumsuzluğu veya eksik-fazla ürün tespiti yapılamadığı vurgulandı. Bu nedenle mütalaada, “kaçakçılık” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarının yargılamadan ayrılması talep edildi.
ADNAN OKTAR: KAÇAKÇILIK DİYE BİR ŞEY YOK, KUMPAS VAR
Savunmasında suçlamaları reddeden Adnan Oktar, “Arkadaşlarımız her şeyi anlatıyor ama ortada karmaşık bir durum yok. Kaçakçılık iddiası tamamen itibar suikastı amacıyla oluşturulmuş bir kumpas. Ben de mehdi talebesiyim, 70 yaşındayım, hayatımda trafik cezam bile olmadı. Bir anda 30 suçun faili haline getirildim. Bunların hiçbiri doğru değil.” dedi.
"ADNAN OKTAR'A ÜLKENİN İHTİYACI VAR"
Sanıklardan Tarkan Yavaş ise davanın, ana örgüt davasının bir devamı olduğunu ve somut bir suç unsuru bulunmadığını öne sürdü. Yavaş, Adnan Oktar'a ülkenin ihtiyacı bulunduğunu savundu.
“NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK” VE “KARA PARA AKLAMA” SUÇLARI BU DAVADAN AYRILDI
Mahkeme heyeti, Adnan Oktar ile birlikte Alev Babuna, Aylin Atmaca, Ayşegül Hüma Babuna, Bora Yıldız, Halil Hilmi Müftüoğlu, İbrahim Tuncer, Mehmet Noyan Orcan, Merve Büyükbayrak, Sinem Hacer Tezyapar, Tarkan Yavaş, Ulviye Didem Ürer, Özkan Deniz, Fatma Ceyda Ertüzün, Murat Yeşiltuna ve Yeliz Aksoy’un “resmi belgede sahtecilik”, “resmi belgeyi bozmak ve yok etmek” ve “kaçakçılık” suçlarından ayrı ayrı beraatine karar verdi.
Sanık Ayşe Osma “görevi kötüye kullanma” suçundan beraat ederken, sanık Çağlar Keşkek’in “kaçakçılık” ve “resmi belgede sahteciliğe yardım” suçlarından, Uğur Şahin’in ise “kaçakçılık” suçundan beraatine hükmedildi.
Ayrıca mahkeme, “nitelikli dolandırıcılık” ve “kara para aklama” suçlarının bu davadan ayrılarak ayrı bir dosyada görülmesine karar verdi.
