BÜŞRA CEBECİ
GÖZLER 15 EYLÜL’DEKİ DURUŞMADA
CHP'nin 2023'te gerçekleştirdiği ve Özel'in genel başkan seçildiği Olağan Kurultayı'na ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından usulsüzlük soruşturması başlatılmıştı. Açılan davanın 30 Haziran'daki celsesinde bir sonraki duruşma 15 Eylül'e ertelendi. Karar günü yaklaşırken İstanbul İl Yönetimi ‘tedbir’ gerekçesiyle görevden alındı. Ankara'daki mahkemenin dün İstanbul’daki mahkemeden dosyaları istemesi üzerine ‘CHP’ye kayyum’ iddiası tekrar gündeme geldi.
YSK KENDİ HUKUKUNA SAHİP ÇIKMALI
Adalet Bakanı Tunç, İstanbul İl Yönetimine kayyum atanması sonrasında İstanbul ve Ankara’daki davalar hakkında ‘Birbirini etkileyebilecek nitelikte’ yorumunda bulunmuştu. İstanbul İl Kongresi'ne ilişkin dosyaların istenmesi mevcut CHP yönetiminin görevden alınmasına yönelik ‘mutlak butlan’ talebi için hazırlık olarak değerlendirilirken, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ‘YSK, kendi hukukuna sahip çıkmak zorunda. Biz de tüm yolları kullanacağız’ dedi.
ANKARA’DAKİ MAHKEME ‘KAYYUM KARARINI’ İSTEDİ
İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, 8 Ekim 2023’teki CHP 38. Olağan İstanbul İl Kongresi yönetimini tedbiren görevden uzaklaştırmış, yerine kayyum atamıştı. Adalet Bakanı Tunç’un ‘İstanbul’daki dosya Ankara’daki davayı etkileyecek düzeyde’ açıklamasının ardından CHP Kurultayı’nın iptali istemiyle açılan ve ‘mutlak butlan’ kararı çıkma ihtimali olan davaya bakan Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, İstanbul’dan İl Kongresi davasına ilişkin dosyayı talep etti.
İstanbul 45’inci Asliye Hukuk Mahkemesi CHP’nin 8 Ekim 2023 tarihli İstanbul kongresini iptal etmesiyle, İl başkanı Özgür Çelik ve yönetimi görevden alınmış, Gürsel Tekin dahil beş kişilik bir heyet ‘kayyum’ olarak atanmıştı. CHP’nin 4-5 Kasım 2023’te yapılan 38. Olağan Kurultayı ile 6 Nisan 2025’teki 21. Olağanüstü Kurultayı’nın iptali istemiyle açılan ve ‘mutlak butlan’ kararı çıkma ihtimali olan davaya bakan Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP’nin 38. İstanbul İl Kongresi’ne ilişkin hukuk ve ceza dava dosyalarının ilgili mahkemelerden gönderilmesini talep etti. Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderdiği talep yazısında, CHP’nin İstanbul İl Kongresi’nin iptaline ilişkin dosyayı istedi.
İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, önceki gün 8 Ekim 2023’te yapılan Cumhuriyet Halk Partisi 38. Olağan İstanbul İl Kongresi’nde seçilen ve Sarıyer 1. İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının 11 Ekim 2023 tarihli kararında yer alan İl Başkanı, İl Yönetim Kurulu Asıl ve Yedek Üyeleri ile İl Disiplin Kurulu Asıl ve Yedek Üyelerinin tedbiren bu görevlerden uzaklaştırılmalarına karar vermişti. Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi ayrıca, CHP 38. İstanbul İl Kongresi’nde usulsüzlük suçlamasıyla açılan ceza davasının dosyasını da İstanbul 72. Asliye Ceza Mahkemesinden talep etti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, aralarında CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ile görevden uzaklaştırılan Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney ve eski Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da aralarında bulunduğu 10 şüpheli hakkında, 2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 112. Maddesi’nde belirtilen ‘oylamaya hile karıştırılması’ suçundan iddianame hazırlamıştı. İstanbul 72. Asliye Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul edip, 6 Ocak’a gün vermişti.
BAKAN TUNÇ’TAN ‘BİRBİRİNİ ETKİLER’ AÇIKLAMASI
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise geçtiğimiz günlerde TRT Haber’de yaptığı açıklamada, Ankara’daki kurultay davası ile İstanbul İl Başkanlığına ilişkin kararın “birbirini etkileyebilecek nitelikte” olduğunu belirtmişti. Tunç, sürecin CHP delegelerinin başvuruları sonucu başladığını hatırlatarak, “İstanbul’da devam eden davaların yanı sıra Ankara’da önce başlamıştı. Hem suç duyuruları hem de kurultayın iptali için davalar açıldı. Bu davalar birbirini etkileyebilecek düzeyde” ifadelerini kullanmıştı.
YSK’NIN SEÇİM YARGISI YOK SAYILIYOR
“Partimize yönelik kumpas davaları bu operasyonlar ile yeni bir boyut kazandı. Bu yolla partinin siyasal faaliyet yürütmesi ve örgütlenmesine de yargı eliyle müdahale penceresi açıyorlar. YSK’nın, il ve ilçe seçim kurullarının yetkileri gasp edilerek, seçim yargısı yok sayılarak açıkça hem Anayasa’ya hem Siyasi Partiler Kanunu’na hem Seçim Kanunu’na aykırı bir uygulamayla siyasi partilerin içi iktidarın kontrol ettiği bir kısım yargı aracılığıyla iktidar tarafından dizayn edilmeye çalışılıyor. Bu, muhalefeti de dizayn etme çabasıdır. Erdoğan, Türkiye’nin birinci partisini, kendisini ilk seçimde yenebilecek CHP’yi karıştırarak siyaset yapmasını engellemeye çalışıyor. Bunlara boyun eğecek halimiz yok. Biz hukuken de meydanlarda da hukuksuzlukla mücadele edeceğiz. Bu konu seçim yargısıdır. Partinin delegeleri olağanüstü kongre ve kurultay çağrıları yapıyor, bir taraftan bunu sürdüreceğiz. Bir taraftan mahkemeye itiraz edeceğiz ve YSK’ya bunu taşıyacağız. YSK, kendi hukukuna sahip çıkmak zorunda.”
BÜYÜK İHTİMALLE CHP’YE KAYYUM ATANACAK
“CHP’ye, YSK’nın kararına karşı bir dava açmış olsalardı CHP’nin şu anki yol haritası doğru olurdu ancak bu, kongreyi ilgilendiren bir konuda ‘tam hukuksuzluk’ iddiasıyla açılmış genel kurulun iptali davası. Siyasi Partiler Kanunu yargıya, “Eğer Siyasi Partiler Kanunu’nda düzenlenmemiş bir konu varsa burada Dernekler Kanunu’nu uygulayabilirsin” diyor. İlçe Seçim Kurulu, Ataşehir’de ilçe kongresinin yapılmamasına karar verdi. CHP hâlâ olağanüstü il kongresi için, imza toplarsa Seçim Kurulu ona da izin vermeyecek. O yüzden bu yollarla direnmenin pek faydası yok. Önemli olan bu tedbir kararı olan dosyayı düşürmek, çünkü Ankara’daki Genel Kurul davası için de istediler bu dosyayı ve büyük ihtimalle CHP Genel Merkezi’ne kayyum atanacak. Bunu engellemek için CHP, il teşkilatını feshederek davanın konusuz kalmasını ve düşmesini sağlayabilir. Ondan sonra isterse bir hafta sonra tekrar İstanbul İl Teşkilatını kurup kurucu il başkanı atar, bu yolla da kayyumdan kurtulur.”
CHP’NİN İLÇE KONGRELERİNE ENGEL
CHP Ataşehir, Esenyurt ve Sarıyer ilçe başkanlıklarının 13-14 Eylül tarihlerinde yapmayı planladığı kongreler İlçe Seçim Kurulu kararıyla iptal edildi. İlçe Seçim Kurulu’nun CHP Ataşehir İlçe Başkanlığı’na ilettiği yazıya göre, İstanbul İl Seçim Kurulu tarafından gönderilen üst yazı ve İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2025/254 E. sayılı dosyasındaki karar doğrultusunda, “39. Olağan Kurultay süreci kongre takvimi kapsamında İstanbul il ve ilçelerinde yapılacak seçim çalışmalarının tedbiren durdurulmasına” hükmedildi. Esenyurt, Sarıyer ve Bakırköy İlçe Seçim Kurulları da 45. Asliye Hukuk Mahkemesi kararına dayanarak, 39. Olağan İlçe Kongresi’nin yapılamayacağına hükmetti. CHP ise kararlara itiraz ederek YSK’ya başvuruda bulundu.
‘AMAÇ BENİ UZAKLAŞTIRIP BASKIN SEÇİM YAPMAK’
CHP 38. Olağan İstanbul İl Kongresi’nde seçilen yönetimin görevden uzaklaştırılması kararı ile CHP’nin karıştırılmak istendiğini ileri süren CHP lideri Özel, Ankara’da çok konuşulduğunu ifade ettiği bir senaryoyu da gündeme getirdi: “Diyorlar ki sizi, mahkeme kararıyla partinin başından uzaklaştıracaklar, o sırada baskın seçim yapacaklar.”
CHP 38. Olağan İstanbul İl Kongresi’nde seçilen başkan ve yönetimin görevden uzaklaştırılmalarına yönelik Now TV canlı yayınında soruları yanıtlayan CHP lideri Özgür Özel, davanın İstanbul yerine Ankara’da bir mahkemede görülmesi gerektiğini belirtti. Amacın “Yürüyen kongre sürecini bozmak” olduğunu savundu. “Maalesef yere düşene tekme atanlarla, arkadan vuranlarla muhatabız” ifadesini “MHP ile AKP’ye söyledim” diyen Özel, kullandığı “Al 2 Kasım’a seçim kararını, partinin genel başkanlığını bırakayım diyorum” cümlesinin sorulması üzerine ise şunları ifade etti:
“Diyorlar ki, ‘Bir senaryo var, Ankara’da çok konuşuluyor. Sizi, mahkeme kararıyla partinin başından uzaklaştıracaklar, Ekrem İmamoğlu’nu hapiste tutacaklar. O sırada baskın seçim yapacaklar.’ Partinin başından inerim ama otobüsün üzerinden inmem. Ben bırakır mıyım? 47 yıl sonra birinci parti yapmışız, Atatürk’ün partisi 100 yıl sonra bir daha iktidar olacak. ‘Sen 2 Kasım’da seçimi getir, benden mi korkuyorsun? Ben genel başkanlığı bırakacağım, Ekrem Başkan’ı da aday yapmayacağız. Bambaşka bir aday bulacağız, seni yeneceğiz. Böyle kumpaslara yeltenme, mertçe karşıma çık’ diyorum.”
Gürsel Tekin’in CHP İstanbul İl Yönetimi’ne görevlendirilmesini değerlendiren Özel, “Yıllarca aidat ödememiş, istifa ettiğini kamuoyuna açıklamış, bu karardan bir gün önce aidat ödemiş. Kimse kimseyi haberi olmadan bir yere kayyum atamaz. Bu görevi kabul eden kişiyi, geçmişte hürmet ettiğimiz, siyaset yaptığımız kişiden ayırırım. Kabul ettiğini duyduğumda, ‘Partiyle ilişkisini kesmemiz lazım’ dedim. Tedbir kararına itiraz edebilir ancak şu anda partimizin üyesi değil” dedi. Özel ayrıca “Ben, Gürsel Tekin’e randevu veririm ama ben Asliye Hukuk Mahkemesinin, AK Parti’nin hamle mahkemesinin kayyumuna randevu veremem” diye konuştu.
‘ÇOK PARTİLİ DÜZEN BASKI ALTINDA’
Özel öte yandan partisinin kuruluş haftası etkinliklerinde yaptığı konuşmada ise çok partili siyasal düzenin baskı altında olduğunu vurgulayarak, “Bir mevzi olarak Cumhuriyet Halk Partisi’ni savunma peşinde değiliz, bir cephe olarak demokratik siyaseti savunmaya devam edeceğiz” dedi. Özel ayrıca 4-9 Eylül tarihleri arasının CHP’nin kuruluş haftası olarak kutlanacağını ifade etti.
‘FARKINDA MISIN GELİYOR GELMEKTE OLAN’
İstanbul Kongresi’ne yönelik anılan kararın, kamuoyunda Özgür Özel’in genel başkan seçildiği CHP Kurultayı iptal davasının provası olduğu yorumları yapılmış, CHP lideri Özel ise Zeytinburnu’ndaki mitingde iktidara ve karara sert tepki göstermiş, kurultay davası için de rest çekmişti. MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, sosyal medya hesabından Özel’e yanıt verdi.
“Özgür Özel farkında mısın geliyor gelmekte olan” diyen Yalçın “Özgür Özel, gündemin ezici ağırlığından kaçmak için MHP muarızlığına sığınmayı alışkanlık hâline getirdi. Tutarsızlıkları ve acemilikleri yüzünden siyasi şimşekleri her üzerine çektiğinde MHP’ye saldırıyor. Özel’in acemi ellerinde CHP, Atatürk’ün aydınlık yolundan büsbütün uzaklaşarak anarşizmin, yalan ve iftira çirkinliğinin karanlık dehlizlerine saptı. Özel’in saptığı bir başka zulmet yolu da CHP’nin politikalarını ‘Kinimiz dinimizdir’ düsturuna dayaması oldu. Özgür Özel; siyasette barış, uzlaşma ve diyalog gibi demokratik enstrümanlardan değil, şiddet ve düşmanlıktan beslenmeyi tercih ediyor. Bu gidişin sonunu haber verelim: Adında bulunan ‘halk’, ilk genel seçimde CHP’yi omuzlarında taşıyacaktır. Ama nasıl? CHP’yi sala bindirip sandığı musalla taşı yapacaktır” ifadelerini kullandı.
Semih Yalçın
