TERÖR PARANTEZİ KAPANIYOR
Dün itibarıyla, terör belası inşallah sona erme sürecine girdi. 41 yıllık parantez kapanıyor. Bugün, yeni bir gün. Güçlü Türkiye’nin, Türkiye yüzyılının kapıları ardına kadar aralanmıştır. Terörsüz Türkiye projesi, bir müzakere, bir pazarlık, bir al-ver süreci değil. Kanı durduracak, annelerin gözyaşını dindirecek, acıları hafifletecek, kardeşliği güçlendirecek her türlü girişimi takip ediyoruz.
MİLLİYETÇİLİĞİMİZ SORGULANAMAZ
Sayın Bahçeli ve kadrosunun, milliyetçiliğini, vatanseverliğini, Türkiye aşkını sorgulamak, hiç kimsenin haddi değil. Aynı şekilde şahsım ve AK kadronun milliyetçiliğini, vatanseverliğini ve Türkiye aşkını da hiç kimse sorgulayamaz. Kimsenin haddi de hakkı da değil. Ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Kimse korkmasın, tedirgin olmasın, endişeye kapılmasın. Zihninde soru oluşmasın.
SİLAH OLMADAN KONUŞACAĞIZ
Şimdi oturup konuşacağız. Kardeşlik için, terör engelini kaldırarak yüz yüze, gönül gönüle konuşacağız, her meselemizi çözeceğiz. İlk adım olarak TBMM’de bir komisyon kuracak, sürecin yasal ihtiyaçlarını konuşmaya başlayacağız. Artık yumrukları sıkmaya gerek yok. Altını çizerek söylüyorum, AK Parti, MHP ve DEM’le birlikte süreci geleceğe taşıyacağız. Daha güzel şeyler olacak.

"NİHAYETE ERMESİ İÇİN KOLAYLAŞTIRICI OLACAĞIZ"
“TBMM’de bir komisyon kurulacak. Cumhur İttifakı olarak AK Parti - MHP ve DEM Parti heyetiyle bu süreci pişirerek geleceğe taşıyacağız” diyen Erdoğan “Türk-Kürt-Arap, artık düne göre çok daha güvende. Hiç kimseyi incitmeden, işin süratle nihayetlenmesi için kolaylaştırıcı olacağız. 41 yıllık parantez kapanmaktadır” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kızılcahamam’da bugün sona erecek partisinin 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nın açılışında PKK’nın silahları bırakmasını değerlendirdi. Süleymaniye’deki törenle alakalı önceki gün sosyal medya hesabından “Hayırlara vesile olmasını diliyorum” şeklinde kısa bir açıklama yapan Erdoğan, kamptaki konuşmasında detaylı mesajlar verdi. Sözlerine 12 şehide ve vefat eden başdanışmanlarından Yiğit Bulut’a Allah’tan rahmet dileyerek başladı; Srebrenitsa katliamının 30’uncu yıl dönümünü andı. Erdoğan, “Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin” emrini kendilerine rehber edindiklerine işaret ederek partililere “Gönlünüzden ve zihninizden geçenleri bizimle açık yüreklilikle paylaşmanızı özellikle rica ediyorum. Şimdiden öneri ve yapıcı eleştirileriniz için teşekkür ediyorum” diye seslendi.
BEYAZ TOROS HATIRLATMASI
Daha sonra “Terörsüz Türkiye” sürecine değinen Erdoğan “Vatan toprağını kanıyla sulayan şehitlerimiz, her zaman başımızın tacı olacak. Örgütün 1984’teki ilk eyleminden sonra terör, Türkiye’de her geçen gün tırmandı. O günden sonra nice hükümetler geldi. Her biri kökünü kazıyacağını söyledi ama terör ne topraklarımızda ne de üs edindiği başka ülke topraklarında bitirilemedi. Bunda elbette devletin bazı yanlış uygulamalarının da payı vardı. Beyaz toroslar, faili meçhuller, Diyarbakır Cezaevi, yakılan köyler, bir gecede göçe zorlanan insanlar, evladıyla cezaevinde Kürtçe konuşamayan analar gibi.. Hukuk ve meşruiyet dışı mücadele yöntemleri, terörü bitirmek yerine tam tersine körükledi, büyüttü. Hataların bedelini hep beraber ödedik. Göreve geldiğimiz günden bu yana meseleyi çok boyutlu ele aldık. Son yıllarda terör örgütünün eylem kabiliyetini tamamen kırdık. Irak sahasındaki harekatlarımız ve Suriye’de gerçekleşen 8 Aralık devrimi, terörle mücadelede elimizi daha da güçlendirdi” ifadelerini kullandı.
AL-VER SÜRECİ DEĞİL
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tarihi çağrısıyla “Terörsüz Türkiye” projesini gerçekleştirmek için bir dizi adım attıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Dün itibarıyla 47 yıllık terör belası inşallah sona erme sürecine girmiştir. Türkiye uzun, acılı, sancılı, gözyaşlarıyla dolu bir sayfayı, kapatmaya başlamıştır. Bugün unutmayalım, yeni bir gündür. Bugün tarihte yeni bir sayfa açılmıştır. Bugün Türkiye Yüzyılı’nın kapılarını ardına kadar aralanmıştır. Proje; bir müzakerenin, bir pazarlığın, bir al-ver sürecinin neticesi değildir. Herkes şundan emin olsun; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin onurunu gururunu çiğnetmeyiz. Ne ittifak ortağımız sayın Devlet Bahçeli ve kadrosunun ne de bizim milliyetçiliğini, vatanseverliğini sorgulamak hiç kimsenin haddi de hakkı da değildir. Ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Hiç kimse endişeye kapılmasın. Ne yapıyorsak Türkiye için, istikbalimiz için yapıyoruz.
KİMSE TÜRKİYE’Yİ BÖLEMEZ
Malazgirt Zaferi, Kudüs’ün Fethi, İstanbul’un Fethi, Çanakkale savunması, İstiklal Savaşı, Türk, Kürt, Arap ve daha nice Müslüman halkın ortak savaşları, zaferleridir. Binbir Gece Masalları’nın Bağdat’ını Türk, Kürt ve Arap inşa etmiştir. Şam, Diyarbakır, Mardin, Musul, Kerkük, Süleymaniye, Erbil, Halep, Hatay, İstanbul, Ankara bizim ortak şehrimizdir. Türk, Kürt, Arap eğer beraberse Türk vardır, Kürt vardır, Arap vardır. Kılıçlarımızı gerektiğinde kınından çıkarıp omuz omuza savaştık. Gerektiğinde hançerlerimizle bir dilim ekmeği üçe böldük. Yeryüzüne, gökyüzüne, birbirimizin yüreğine “La İlahe İllallah Muhammedün Resulullah” hattını hep beraber kazıdık. Ne zaman ittifak yaptık, o zaman tarihe istikamet çizdik. Türkiye’yi bölmeye kimsenin gücü yetmez. Ama bizi oyaladılar, zaman kaybettirdiler, ekonomik kayıp verdirdiler, enerjimizi harcadılar. En çok da Türk ile Kürt’ün arasına nifak sokmaya çalıştılar. 41 yılda terör baronları, terör sektörü, kandan beslenenler kazandı. İşte bugün bu kirli oyunu bozuyor, alt üst ediyoruz. Bugün büyük ve güçlü Türkiye’nin şafağı söküyor.
HER MESELEYİ KONUŞARAK ÇÖZECEĞİZ
Konuşmasında her meseleyi konuşarak çözeceklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bu ülkenin her bir vatandaşı ister Türk, ister Kürt, ister Arap, ister Sünni, ister Alevi, sağcı, solcu, zengin, fakir her bir vatandaşı devlet karşısında birinci sınıf vatandaştır. Kürt kardeşim meselen mi var? Arada silah, şiddet, terör olmadan oturup konuşacağız. Alevi kardeşim sorunun mu var? Diyalogla çözeceğiz. İnanın soframıza bereket; geniş Türkiye hanemize huzur gelecek” dedi. Çözüm sürecinin bundan sonraki aşaması hakkında bilgi veren Erdoğan “İlk adım olarak TBMM’de bir komisyon kuracak, sürecin yasal ihtiyaçlarını Meclis çatısı altında konuşmaya başlayacağız. Altını çizerek söylüyorum, Cumhur İttifakı olarak AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi ve DEM heyetiyle de birlikte bu süreci evelallah pişirerek geleceğe taşıyacağız. Bu yolda beraber yürüme kararı verdik. Türkiye demokrasiyle güçlenecek. Sadece Kürt vatandaşlarımızın değil, Irak ve Suriye’deki Kürt kardeşimin meselesi de bizim meselemizdir. Onlarla da bu süreci görüşüyoruz, konuşuyoruz. Yeni Suriye hükümeti ile ve uluslararası ortaklarıyla çalışmayı sürdürüyoruz. Biz bir adım atana her türlü kolaylığı sağlarız ama sular tersine akarsa da gereğini yaparız” ifadelerini kullandı.
SEVİNMEYENLERİN HEPSİ İŞSİZ KALACAK
Şehit aileleriyle gazi ve yakınlarına seslenen Erdoğan şunları kaydetti: “Türk-Kürt-Arap, artık düne göre çok daha güvende. Acıları aşmak biliyorum kolay olmayacak, kayıplarımız şüphesiz geri gelmeyecek ama gençlerimiz hayatlarının baharında aramızdan Allah’ın izniyle bir daha ayrılmayacak. İnşallah annelerimiz gözyaşı dökmeyecek, evlat acısı yaşamayacak. Yaralarımızı sarar, yolumuza çok daha güçlü, çok daha kararlı devam ederiz. Ülke ve millet olarak bu özgüvene, bu iradeye ziyadesiyle sahibiz. Hiç kimseyi incitmeden, üzmeden, kırmadan sürecin hassasiyetine uygun şekilde işin süratle nihayete ermesi için kolaylaştırıcı olacağız. Silah teslimini kurulan mekanizma vasıtasıyla titizlikle takip edeceğiz. ‘Milliyetçiyiz’ diyorlar ama terör bitiyor diye sevinemiyorlar. Niyet okuyarak, komplo teorileri üreterek, korku yayarak, açıkça yalan söyleyerek milletin sevincini gölgelemeye çalışıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar terör bitecek, göreceksiniz hepsi işsiz kalacak. Milletimin bu sahte kahramanları görmesi de en büyük arzumuzdur. 41 yıllık parantez kapanmaktadır. Bırakınız tedirgin olmayı, aziz milletimizin her bir ferdi bu tablodan dolayı bayram etmeli, Türkiye’nin her hanesi ay yıldızlı bayrağımızla donatılmalıdır.”
DEMİRTAŞ’A TEŞEKKÜR: KATKINIZ ÇOK DEĞERLİ
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, PKK’nın silah bırakma töreninin ardından tutuklu bulunan eski HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Edirne’deki avukatını aradı. Bahçeli, Demirtaş’a iletilmek üzere şunları söyledi: “Bu sonucun ortaya çıkmasında katkıları çok değerli ve etkili oldu. Bu vesileyle teşekkürlerimi, selam ve saygılarımı kendisine iletirseniz sevinirim.” Avukatı, mesajı Edirne Cezaevi’ndeki Demirtaş’a iletti. Demirtaş da kendi el yazısıyla Bahçeli’ye bir mesaj yazarak selam ve saygılarını iletti. DEM Parti, önceki gün, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ hakkında tahliye talep etmişti. DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Türkdoğan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararını hatırlatarak “AİHM sadece ‘haksız tutukluluk var’ demiyor. Aslında ‘ortada bir suç yok’ diyor. Biz sayın Demirtaş’ın önümüzdeki hafta yapılacak incelemede tahliye edilmesini bekliyoruz” diye konuştu.

EVLATLARIMIZ SEBEPSİZ YERE ŞEHİT OLMADI
Edirne’de süreci eleştirmeye devam eden Dervişoğlu, Erdoğan’ın açıklamalarına da cevap verdi: MHP, AK Parti ittifakına DEM Parti de artık ortakmış. Ben haklı çıktım. İşaret ettiğim tehlike’ bu.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, dün Edirne’de temaslarda bulundu. Lozan Anıtı önünde halka seslenen Dervişoğlu, öncesinde Çakmak Köyü’nde vatandaşların sıkıntılarını dinledi. Sandık çağrısında bulunan Dervişoğlu “Eğer siz demokrasiyi gelip gitmemek için vasıta haline getirmeye kalkışırsanız o zaman diktatörlüğe her gün bir adım daha yaklaşırsınız. ‘Ben geldim, gitmiyorum’ demek Türk milletine hakarettir. Bu halk, 6 defa giden 7’inci defa gelmeye çalışan Süleyman Demirel’i özleyen bir millettir” dedi. Uzunköprü ilçesinde de esnaf ziyaretinde bulunan Dervişoğlu “Ülkeyi yöneten Türk kalmadı dediniz” sözlerine “Bakın haklı çıktım. Cumhurbaşkanı bugün açıkladı. Üçüncü ortağını söyledi. MHP, AK Parti ittifakına DEM Parti de katılmış. İşaret ettiğim tehlike” yanıtını verdi. Buradan Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’ne geçen İYİ Parti lideri, bir şehit ailesinin “Konuşacak çok şey var ama maalesef konuşamıyorum’” serzenişi üzerine şunları kaydetti: “Ben de sizler gibi gözü buğulu, yüreği yaralı insanlardan biriyim. Bütün bunlara sebep olanları Cenab-ı Allah kahrı perişan eylesin. Bu millet, acılarını yüreklerine taş basarak hafifletmeye çalıştı. Şimdi ise sanki bunu yapanlara bir mükafat veriliyormuş gibi bir durumla karşı karşıyayız. Sonuna kadar direneceğiz. Evlatlarımızın sebepsiz yere şehit olmadığını dünya aleme göstereceğiz.”

PERVİN BULDAN: SADECE SÜREÇ İTTİFAKI
İmralı Heyeti üyesi ve TBMM Başkanvekili Pervin Buldan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Şimdi AK Parti, MHP, DEM bu yolu beraber yürüme kararı verdik” sözlerini değerlendirdi. Buldan “Konuşmayı çok kıymetli buluyorum ancak yanlış bir yere çekilmesin. Bu ittifak süreç ittifakıdır. Başka bir ittifak olarak algılanmamalı kesinlikle. Herkesin çizgisi ve gittiği yol bellidir. Elbette ki biz DEM Parti olarak bu sürecin tam merkezindeyiz ama çözmesi gereken Cumhur İttifakı’dır. Dolayısıyla böyle bir birliktelik, ortaklaşma anlamlı olacaktır” ifadelerini kullandı.

