Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), milyonlarca öğrenciyi ve veliyi ilgilendiren tarihi bir yönetmelik değişikliğine imza attı. Resmî Gazete'de yayımlanan kararla, özellikle özel okullarda ve rehabilitasyon merkezlerinde öğrenci ve personelin takibi için yüz tanıma teknolojisiyle çalışan biyometrik kimlik doğrulama sistemi zorunlu hale getirildi. 1 Aralık 2025'ten itibaren başlayacak olan yeni dönem, "okullarda fişleme mi başlıyor?" tartışmalarını da beraberinde getirdi.
Türkiye'de eğitim sisteminde dijital denetim ve gözetim dönemi resmen başlıyor. MEB'in 11 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan "Özel Eğitim Kurumları Yönetmeliği'nde Değişiklik" kararı ile özel okullar, yeni ve çok sıkı kurallarla tanışıyor. Amaç, usulsüzlüklerin önüne geçmek ve ders devamlılığını anlık olarak takip etmek olarak açıklansa da, sistemin temelinde yüz tanıma ve biyometrik veri toplama zorunluluğu yatıyor.
İŞTE MADDE MADDE HAYATIMIZA GİRECEK YENİ SİSTEM:
Yüz Tanıma ile Devam Takibi (BKDS):
Özel eğitim okulları ve rehabilitasyon merkezleri, 1 Aralık 2025'ten itibaren öğrenci ve personelin giriş-çıkışlarını yüz tanıma teknolojisiyle çalışan Biyometrik Kimlik Doğrulama Sistemi (BKDS) ile kaydetmek zorunda olacak.
Bu sistem, Rehberlik ve Araştırma Merkezleri (RAM) tarafından sağlanacak olan referans yüz verileriyle entegre çalışacak.
90 Günlük Kamera Kaydı Zorunluluğu:
Tüm kurumların giriş ve çıkışlarına, yüzleri net bir şekilde algılayan ve kayıtları en az 90 gün geriye dönük olarak saklayabilen kameralar kurulması zorunlu hale getirildi.
Bu kayıtların bulut veya harici disklerde yedeklenmesi de şart koşuldu. Elektrik kesintisi veya teknik arıza gibi durumlar mazeret sayılmayacak; kurumlar jeneratör veya kesintisiz güç kaynağı (UPS) bulundurmakla yükümlü olacak.
Yeni Kayıtlarda 'Biyometrik Fotoğraf' Şartı:
Okullara yeni kayıt yaptıracak öğrencilerin velilerinden artık normal vesikalık fotoğrafın yanı sıra, özel olarak çekilmiş bir "biyometrik fotoğraf" istenecek.
Ayrıca velilerin, bu sisteme veri aktarılmasını kabul ettiklerine dair "biyometrik kimlik doğrulama sistemi bilgilendirilmiş onam formu" imzalamaları gerekecek.
AMAÇ NE? DENETİM VE YAPTIRIMLAR ÇOK SERT
Bakanlık, bu sistemle özellikle devlet desteği alan kurumlardaki usulsüz öğrenci ve ders bildirimlerinin önüne geçmeyi hedefliyor. Sistemin çalışmadığı durumlarda manuel olarak girilen veriler sıkı bir denetime tabi tutulacak. Gerçeğe aykırı bir bildirimde bulunduğu tespit edilen kurumların aldıkları devlet ödemeleri geri alınacak ve haklarında kanuni işlem başlatılacak.
Bedensel engeli nedeniyle kuruma gelemeyen ve evde eğitim alan öğrenciler ise bu sistemden muaf tutulacak.
Bu yeni düzenleme, eğitimde dijital denetimi artırırken, milyonlarca öğrenci ve personelin biyometrik verilerinin toplanması ve saklanması konusunda kişisel verilerin güvenliği ve gizliliğiyle ilgili yeni ve büyük bir tartışmanın fitilini ateşlemiş oldu.
MEB'den zümre başkanlığı için flaş karar: Artık o öğretmenler başkan olamayacak! İşte yeni kriterler
