Karadeniz’den gelen ilk İHA, Ankara yakınlarında ROKETSAN gibi stratejik tesislere çok yakın mesafede F16'lar tarafından düşürüldü. MSB, "Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Karadeniz’de kullanılan ve kontrolden çıkan İHA'lar" olduğu açıklaması yaptı. İkinci gün Gölcük Deniz Üs Komutanlığı yakınlarında kamerası çalışır vaziyette İHA bulundu. Rus yapımı aracı düştükten iki gün sonra köylülerin yetkililere bildirmesi tartışma yarattı. Üçüncü İHA ise Bandırma 6. Ana Jet Üs Komutanlığı yakınlarında düştü. Yetkili makamların suskunluğu dikkat çekti.
GÜVENLİK ZAAFI MI TÜRKİYE’YE MESAJ MI
Art arda düşen İHA’lara ilişkin açıklama yapan Davutoğlu, “İki ihtimal var. İlki Türkiye’ye bir mesaj verilmesi olasılığı. Bu durumda devletin güvenlik ve istihbarat birimlerinin gerekli mukabelede bulunması gerekir” dedi. İkinci ihtimalin ise radar sistemlerinin aşılarak bu araçların Anadolu’nun içine kadar ulaşması olduğunu belirten Davutoğlu, bu durumda da hava savunma sistemiyle ilgili ciddi soruların sorulmasının kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Davutoğlu, “Devlet güvenliğinde zaaf kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
DRON TEHDİDİNE KARŞI SAVUNMA MERKEZİ
Rus yapımı dron tehditlerine maruz kalan Almanya, artan casusluk ve sabotaj risklerine karşı federal ve eyalet kurumlarını bir araya getiren ilk ortak dron savunma merkezini Berlin’de açtı. Özellikle hibrit tehditlere karşı daha hızlı ve koordineli müdahale sağlamayı hedefledikleri bildirildi.
ART ARDA DÜŞEN İHA'LAR TÜRKİYE'YE MESAJ MI?
Son bir haftada Rus yapımı 3 insanız hava aracının kritik askeri tesislerin yanına düşmesi gündemin en sıcak konusu. Ankara sessizliğini korurken Davutoğlu, “İki ihtimal var. İlki Türkiye’ye bir mesaj verilmesi olasılığı. İkinci ihtimal ise, hava savunma sistemimizin sorunlarının olması. Devlet güvenliğinde zaaf kabul edilemez” dedi.
Karadeniz’de 16 Aralık’ta kontrolden çıkarak Türk hava sahasına giren bir insansız hava aracı (İHA), Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı F-16 tarafından vurularak düşürüldü. Ancak İHA’nın radarlara takılmadan Ankara’daki ROKETSAN tesislere taş atımı uzaklığa kadar yaklaşması tartışmaları alevlendirdi. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler “Sözkonusu İHA, tespit edilmesi zor bir hava aracı. Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Karadeniz’de İHA ve insansız deniz araçları yoğun olarak kullanılıyor. Bizim vurduğumuz İHA da kontrolden çıkmış bir hava aracıydı. F-16’larımız tarafından takip edilerek meskun mahallerin uzağında en uygun ve en emniyetli yerde hava füzesiyle vuruldu. Füzeyle vurulduğu için paramparça oldu. Enkazını arama çalışmaları devam ediyor. Enkaz bulunduğunda yapılacak inceleme sonucunda kamuoyunu bilgilendireceğiz” diye konuştu.
DEPREMİN ORTASINDAYIZ
Ancak İzmit’te Gölcük Deniz Üssü ve Bandırma’da 6’ncı Ana Jet Üssü yakınlarında iki İHA’nın daha bulunması soru işaretlerini artırdı. Sosyal medya hesabından meseleyi yorumlayan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu “Özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın yeniden başkan olmasının ardından uluslararası sistemde yaşanan gerilimler, Türkiye açısından ciddi riskler barındırıyor. Sistemik depremin tam ortasındayız. 11 Kasım 2025’te bir Türk uçağının Gürcistan üzerinde kaza kırıma uğramasının ardından Türkiye sınırları içinde arka arkaya üç İHA’nın düşmesi, son derece düşündürücü. Rusya-Ukrayna Savaşı’nda kullanılan İHA ve SİHA’ların Ankara’ya yakın, savunma sistemleri ve test merkezlerinin bulunduğu bir alana kadar ulaşılabilmesi, ciddi bir güvenlik sorgulaması. Ciddi şekilde değerlendirilmeli” dedi.
GEÇMİŞ HATIRLATMASI
İki ihtimale dikkat çeken Davutoğlu, şöyle devam etti: “Bunlardan ilki, Türkiye’ye bir mesaj verilmesi olasılığı. Böyle bir durum söz konusuysa devletin güvenlik ve istihbarat birimlerinin gerekli mukabelede bulunması lazım. İkinci ihtimal, herhangi bir mesaj olmaksızın radar sistemlerinin aşılarak bu araçların Anadolu’nun içine kadar ulaşması... Bu durumda da hava savunma sistemiyle ilgili ciddi soruların sorulmasa kaçınılmaz. Devlet güvenliğinde zaaf kabul edilemez.” Ekim 2012’de Türkiye hava sahasından geçmek isteyen bir Rus uçağının Esenboğa’ya indirildiğini, yapılan denetimde ele geçirilen füze parçalarına el konulduğunu hatırlatan Ahmet Davutoğlu “Kasım 2015’te de hava sahamızı defalarca ihlal eden kimliği belirsiz uçak, önceden ilan edilmiş angajman kuralları çerçevesinde düşürüldü. Bu süreçte ağır eleştirilere maruz kaldım. Ama Türk hava sahası, herhangi bir ülke tarafından ihlal edilemezdi. Bu tecrübeler ışığında Türkiye’nin Rusya ile Ukrayna arasındaki aktif tarafsızlık politikasını sürdürmesi doğru olacaktır. Her iki tarafa da net uyarılar yapılmalıdır. İkazlara rağmen herhangi bir ihlal yaşanması durumunda, hava sahasını koruma sorumluluğu gereği gerekli tedbirler derhal devreye sokulmalıdır. Hava savunma sistemi; savunma sanayisinin bulunduğu bölgelerin, hava üslerinin ve yüksek teknolojiye sahip sanayi tesislerinin korunması açısından tüm boyutlarıyla gözden geçirilmeli. Ayrıca S400-F35 denkleminin üst düzeyde ve şeffaf şekilde ele alınması lazım” ifadelerini kullandı.
ALMANYA'DAN DRONE TEHDİDİNE KARŞI SAVUNMA MERKEZİ
Almanya, insansız hava araçlarının oluşturduğu güvenlik tehditlerine karşı federal ve eyalet düzeyindeki kurumları tek çatı altında buluşturdu. Başkent Berlin’de açılan ortak drone savunma merkezi, 24 saat esasına göre çalışacak. Merkezde, federal ve eyalet polis birimleri ile Alman Silahlı Kuvvetleri (Bundeswehr) birlikte görev yapacak. İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt “Kurumların uzmanlıklarını bir araya getirdik. Hibrit tehditlere karşı daha hızlı ve koordineli müdahale sağlamayı hedefliyoruz” dedi. Son dönemde Avrupa’nın farklı ülkelerinde, Rusya tarafından kullanıldığı şüphesiyle tespit edilen drone uçuşlarının hava sahası operasyonlarını aksattığı ve bazı durumlarda NATO savaş uçaklarının havalanmasına yol açtığı biliniyor.
KARADENİZ SEMALARINDA EĞİTİM UÇUŞU
Türk Hava Kuvvetleri, Karadeniz’in uluslararası hava sahasında muharip ve destek uçakları ile eğitim uçuşu icra etti. Milli Savunma Bakanlığı, söz konusu faaliyete ilişkin görüntüleri sosyal medya hesabından paylaştı. Uçuşun Karadeniz’de gergin günlerin yaşandığı anlara denk gelmesi dikkat çekti.
