Fizyoterapist Çağıl Ertürk, Kovid-19 ile mücadele edilen pandemi sürecinde egzersizin iltihap önleyici mekanizması sayesinde Farmakolojik olmayan bir tedavi olduğunu açıkladı.
Egzersizin uluslararası toplumda farmakolojik olmayan bir tedavi olarak görüldüğünü açıklayan Fizyoterapist Çağıl Ertürk, "Egzersiz bir ilaçtır" dedi. Ertürk, haftada 150 dakika yapılan orta şiddetteki egzersizin iltihap önleyici mekanizması sayesinde vücudun bağışıklık sistemini zinde tuttuğunu belirtti.
'LOKOMATİF ORGANLARI DA KORUR'
Egzersizin obezite, diyabet, dislipidemi ve hipertansiyonu önlerken veya iyileştirirken enerji tüketimini de artırabileceğini belirten İstanbul Gelişim Üniversitesi’nden Öğr. Gör. Fizyoterapist Çağıl Ertürk, “Egzersiz, iskemik kalp hastalığı veya serebrovasküler hastalık ve kanser gibi aterosklerotik hastalıkları önlemede de etkilidir. Egzersiz sadece metabolizmayı ve kardiyovasküler sistemi etkilemekle kalmaz, aynı zamanda lokomotif organların korunmasını ve güçlendirilmesini de destekler. Bu, iskelet kası atrofisi veya kemik erimesinin neden olduğu kemik kırıklarını önlemek ve zamanla fonksiyon bozukluğunu önlemek için yararlı olacaktır” dedi.
Fizyoterapist Çağıl Ertürk
AŞIRISI ZARAR
Kas hasarına veya yorgunluğa neden olabilecek çok şiddetli egzersizin, vücut için bir stres haline geleceğini söyleyen Ertürk, “Aşırı egzersiz akut iltihaba yol açabilir, bağırsak geçirgenliğinin artmasına neden olabilir veya vücudu enfeksiyona duyarlı hale getirebilir” diye konuştu.
KOVİD-19 İLE MÜCADELEDE ETKİLİ
Kronik iltihaplanmanın özellikle aşırı yeme ve fiziksel hareketsizlikten kaynaklanan bir hastalık olarak düşünülebileceğini söyleyen Ertürk sözlerine şöyle devam etti:
“Egzersizin iltihap önleyici etkileri, kronik iltihabı önlemede etkili olduğu daha iyi anlaşılmaktadır. Kovid-19 ile mücadele ettiğimiz şu günlerde bağışıklık sistemimizi güçlü tutmak zorundayız ve egzersiz de iltihap önleyici mekanizması sayesinde buna yardımcı olabilir. Bununla birlikte, kronik hastalıkların daha fazla önlenmesi, yaşam kalitesinde iyileşmeler ve sadece egzersizi değil aynı zamanda diyet takviyesi ve uygun yaşam tarzı faktörlerini de uygulayarak sağlıklı yaşam beklentisinin uzatılmasının gelecekte daha aktif bir şekilde teşvik edilmesi beklenmektedir”
