The Economist dergisi, İsrail'in Gazze'ye yönelik katliama varan saldırılarının ardından uluslararası alanda yalnızlaştığını ve itibarının zedelendiğini öne sürdü. Dergi, İsrail hükümetinin bu durumdan çıkış yolu araması gerektiğini belirtti.
İngiltere merkezli The Economist dergisi, son sayısında 31 binden fazla sivili katleden İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik askeri operasyonlarının ardından uluslararası arenada yalnızlaştığına ve itibarının büyük ölçüde zedelendiğine dikkat çekti. Dergi, İsrail hükümetinin, Gazze'de uyguladığı tam abluka ve yoğun bombardımanın ardından yaşadığı zorlukları ve çıkış yolu arayışlarını mercek altına aldı.
İsrail'in askeri gücünün arttığı dönemde oldukça savunmasız göründüğüne dikkat çekilen yazıda ABD hükümetinin daha iyi bir strateji için Tel Aviv yönetimine destek vermesi gerektiği ileri sürüldü.
Gazze'den çıkış için hala dar bir çıkış yolu olduğu belirtilen yazıda, geçici bir ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılmasının, İsrail hükümetinde bir değişikliğe yol açabileceği ifade edildi.
'SİYASİ BİR HESAPLAŞMA SONUNDA GELECEK'
İki devletli çözüm üzerine görüşmelere başlayabileceği ifade edilen yazıda şu ifadelere yer verildi:
"Ancak ateşkes görüşmelerinin başarısız olması da muhtemel. Bu durumda, İsrail'i, 75 yıllık varoluşunun en karanlık yolunda kilitli bırakabilir; sürekli işgal, sert sağ politikalar ve izolasyonla karakterize olabilir. Bugün birçok İsrailli bu gerçeği inkar ediyor olsa da, siyasi bir hesaplaşma sonunda gelecek. Bu sadece Filistinlilerin kaderini belirlemekle kalmayacak, aynı zamanda İsrail'in gelecek 75 yılda gelişip gelişmeyeceğini de belirleyecek."
'SORUNLAR, NETANYAHU'NUN LİDERLİĞİNDE DERİNLERE GİDİYOR'
"Sorunlar, Netanyahu'nun vahim liderliğinden daha derinlere gidiyor." ifadesinin yer aldığı yazıda, yasa dışı yerleşimci hareketinin ve ultra-Ortodoks nüfusun, siyaseti sağa kaydırdığı ve toplumu kutuplaştırdığı belirtildi.
İsrail'in güvenlik teşkilatının yetenekli ve pragmatik ancak "tam yetkili" olmadığı vurgulanarak şunlar aktarıldı:
"İsrail'in nihai başarısızlığı beceriksiz diplomasidir. Özellikle güneyde savaşa duyulan öfke kaçınılmazdı, ancak İsrail buna karşı koymada kötü bir iş çıkardı. Genç Amerikalılar daha az sempati duyuyor. ABD Başkanı Joe Biden, Netanyahu hükümetini kamuoyu önünde kucaklayarak dizginlemeye çalıştı.
14 Mart'ta İsrail'in Senato'daki en büyük müttefiki Chuck Schumer, Hamas'ı kınadı ancak İsrail liderinin 'kaybolduğunu' söyledi."
'İSRAİL'İN İTİBARININ ZEDELENMESİ SAVAŞMAYI ZORLAŞTIRABİLİR'
Ayrıca İsrail'in itibarının zedelenmesinin Gazze'de savaşmayı zorlaştırabileceği ve Batı ile yabancılaşma derinleştikçe caydırıcılığın da zayıflayabileceği kaydedildi.
Yazıda şirketlerin kara listeye alınma olasılığından da bahsedilerek şöyle ifadelere yer verildi:
"Patronlar yüksek teknolojili işletmeleri yurt dışına taşıyabilir ya da yedek asker olmaları halinde orada tutuklanabilirler. İsrail'in savaşlarının çoğunu siyasi çalkantılar takip ediyor. Netanyahu'yu görevden almak kolay olmayacak. Ama hesap, geldiğinde çok büyük olacak."
'GAZZE'DEKİ SAVAŞ SADECE BAŞLANGIÇ'
Analizde son olarak şu ifadeler yer aldı:
"Anketler, İsrail'deki merkezci partilerin belki de oyların %50-60'ını kontrol ettiğini gösteriyor, Yüksek Mahkeme gibi kurumlar hala güçlü ve daha iyi liderler mevcut. İsrail'in geleceğinde mücadele bekliyor. Gazze'deki savaş sadece başlangıç."
