Avrupa Birliği'nin çığır açan 'Sıfır Emisyon Binaları' girişimi kapsamında, doğalgazla çalışan kombilerin geleceği radikal bir dönüşümün eşiğinde.
Enerji verimliliğini artırmak ve karbon emisyonlarını düşürmek amacıyla başlatılan yeni uygulamalar çerçevesinde, kombilerin kullanım süreleri sınırlanırken, fosil yakıtla çalışan ısıtma sistemlerine yönelik teşvikler de ortadan kaldırılıyor.
Söz konusu düzenlemeye göre, tıpkı araçlarda uygulanan periyodik muayene sistemine benzer şekilde, kombiler için de zorunlu güvenlik denetimleri hayata geçirilecek.
Bu uygulama sayesinde hem kullanıcı güvenliği en üst düzeye çıkarılacak hem de çevresel etkiler minimuma indirilecek.
Bu kapsamlı kararın temel hedefi ise, 2050 yılına kadar Avrupa genelindeki tüm binaların sıfır emisyonlu hale getirilmesi olarak belirlendi.
Bu stratejik hedef, Avrupa'nın iklim değişikliğiyle mücadelesinde kilit bir rol oynayacak.
YENİ BİNALARDA DOĞALGAZ KOMBİSİ YASAKLANIYOR
Sozcu'de yer alan habere göre, alınan karar doğrultusunda, 2030 yılından itibaren inşa edilecek tüm yeni binaların 'Sıfır Emisyon Bina' standartlarına uygun olması zorunlu hale getirilecek.
Bu kritik tarihten sonra yapılan konutlarda doğalgaz kombisi kullanımı kesinlikle yasaklanacak.
Bu hamle, gelecekteki yapılaşmayı tamamen çevre dostu ve sürdürülebilir enerji çözümlerine yönlendirmeyi amaçlıyor.
FOSİL YAKITLI KOMBİLERE TEŞVİKLER KALDIRILDI
Avrupa Komisyonu ile üye ülkeler arasında imzalanan Binalarda Enerji Performansı Direktifi (EPBD) anlaşması gereğince, 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren fosil yakıtlı kombilere yönelik mali teşvikler tamamen kaldırıldı.
Ayrıca, mevcut doğalgaz kombilerinin kademeli olarak sistemlerden sökülmesi de gündemdeki yerini koruyor.
Bu adımlar, enerji dönüşümünü hızlandırmak ve fosil yakıtlardan uzaklaşmayı teşvik etmek için atılan somut adımlar olarak öne çıkıyor.
TÜRKİYE DE ETKİLENECEK Mİ?
Her ne kadar bu düzenleme doğrudan Avrupa Birliği ülkeleri için geçerli olsa da, Türkiye'nin 'AB Uyum Yasa Paketleri' çerçevesinde söz konusu enerji dönüşüm programına dahil olması güçlü beklentiler arasında yer alıyor.
Yetkililer, doğalgaz kullanımının yaygın olduğu Türkiye'de de benzer uygulamaların hayata geçirilmesi için çalışmaların başlatılmasını beklediklerini ifade ediyor.
Bu durum, Türkiye'deki enerji politikalarını ve konut ısıtma sistemlerini de derinden etkileyebilir.
