Binlerce ailenin ev hayali, Türkiye'nin bir dönem en büyük inşaat şirketlerinden olan Fi Yapı'nın iflasıyla enkaz altında kaldı. Fi Tower ve Fi Side gibi dev projelerle tanınan Fi Yapı İnşaat AŞ için mahkeme resmen iflas kararı verdi. Geride, parası peşin ödenmiş ama teslim edilmemiş yaklaşık 4 bin daire ve dükkân ile 10 binden fazla mağdur kaldı. Gözler şimdi, ev paralarıyla alındığı iddia edilen Garip Ada'ya çevrildi.

EV PARALARIYLA ALINAN O ADA KRİZİN MERKEZİNDE
Bu büyük çöküşün merkezinde, şirketin patronu Fikret İnan'ın yaptığı iddia edilen bir hamle yatıyor. Yıllardır evlerini bekleyen mağdurlar, İnan'ın konut projeleri için toplanan paralarla Ege'de Garip Ada'yı satın aldığını öne sürüyor.
Mağdurların sosyal medyadaki isyanı net: "Esenyurt’ta yarım kalan Fiyapı Fiside projesinde 3200 daire sahibi parasını ödedikleri evlerini teslim alamadı. Firmanın bizim paralarımızla satın aldığı GARİP ADA’sı var. Neden satılıp inşaat tamamlanmıyor?" Bu soru, 13 yıldır devam eden dramın özeti niteliğinde.

13 YILLIK ACI BEKLEYİŞ VE "SAHTE BORÇ" İDDİASI
Fi Yapı'nın mağdur ettiği binlerce aile, 2009 yılından bu yana tam 13 yıldır bir umutla bekliyor. Peşin ödedikleri paralarla ev sahibi olma hayali kuran vatandaşlar, bu süreçte sadece evlerini alamamakla kalmadı, aynı zamanda şirket tarafından çıkarıldığı iddia edilen usulsüz faturalarla yeniden borçlandırılmaya çalışıldı.

PATRON FİKRET İNAN'IN KARANLIK GEÇMİŞİ: RÜŞVET VE VURGUN
Fi Yapı'nın sahibi Fikret İnan'ın adı, daha önce de büyük skandallarla anılmıştı. 2017'de, bir Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı'nın Fikret İnan'dan rüşvet alırken suçüstü yakalandığı ve 22 yıla kadar hapsinin istendiği davalar, hafızalardaki yerini koruyor. Ayrıca, Kırıkkale'deki projeler için vatandaşlardan para toplayıp inşaatları tamamlamadan kaçtığı iddiaları da şirketin imajını derinden sarsmıştı.

ŞİMDİ NE OLACAK?
İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin verdiği iflas kararıyla birlikte, Fi Yapı'nın varlıkları masaya yatırılacak. Ancak binlerce mağdurun tek bir umudu var: Garip Ada başta olmak üzere tüm varlıkların satılarak, yarım kalan inşaatların tamamlanması. Yıllardır süren bu çaresiz bekleyişin adalete kavuşup kavuşmayacağını ve 10 binden fazla mağdurun hakkının nasıl iade edileceğini zaman gösterecek.



