Demirkubuz, 10-12 yıl önce fotoğraf çektirmekten ve çekmekten hoşlanmadığını söyleyerek, şunları kaydetti:
"Hatta nefret ederdim fotoğraf çektirmekten. Hala öyle bir duygum var. Ama çocukluğumda benim hiç fotoğrafım yoktu. Bir tane 40 kişinin içinden çok küçük bir fotoğrafım vardı. Kızım doğduğu zaman onu çekmeye başladım. Aslında tek ilişkim buydu ve onu nefret ettirinceye kadar 'Benim fotoğrafım yok onun olsun.' diye başladı iş. Sonra yürümeye başladım. Forrest Gump gibi inanılmaz yürüyüşler yaptım. Sonra bununla yetinmedim. Gezmeye, şehirlere, başka ülkelere gitmeye başladım ki yolculuktan nefret ederdim. Sonra 'Ben buraları niye çekmiyorum.' filan dedim. Elime bir-iki makine geçti onlarla çekmeye başladım. Sonra o büyüdü, büyüdü başka bir şeye, bir sergiye dönüştü. Umarım bunu becerdiğimi düşünürsünüz."