Erzincan’ın Otlukbeli ilçesi, tarihi önemi kadar doğa mucizesiyle de öne çıkıyor. Otlukbeli Savaşı ile tarihe geçen bu topraklarda, kırmızı traverten setleriyle oluşmuş büyüleyici bir göl yer alıyor: Otlukbeli Gölü. Göl, yalnızca Türkiye’de değil, dünya genelinde de benzeri bulunmayan özelliklere sahip.
KIRMIZI RENGİN ARDINDAKİ SIR
Otlukbeli Gölü’nü diğerlerinden ayıran en önemli özelliği, karstik kaynaklar yerine maden sularıyla oluşmuş traverten set gölü olması. Bu yönüyle dünyanın tek örneği kabul edilen göl, 2020 yılında Cumhurbaşkanlığı kararıyla “Kesin korunacak hassas alan” ilan edildi. Yüzeyi yaklaşık 7.500 metrekare olan gölün mevsime göre derinliği 150-160 metreye kadar ulaşabiliyor. En geniş noktası ise 50 metre civarında.
DOĞAL ANIT STATÜSÜNDE
Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 612 sayılı kararı ile “doğal anıt” olarak tescillenen bu göl, görsel ihtişamının yanı sıra şifalı sularıyla da tanınıyor. İçinde maden suları, kükürtlü kaynaklar ve dere suları bulunan Otlukbeli Gölü’nün, romatizma, kas-iskelet rahatsızlıkları ve kadın hastalıklarına iyi geldiği halk arasında sıkça dile getiriliyor.
KÜÇÜK ALANDA BÜYÜK DOĞA MUCİZESİ
Yüz ölçümü bakımından küçük gibi görünse de Otlukbeli Gölü, taşıdığı jeolojik ve biyolojik özellikler bakımından Türkiye'nin en özel doğal mirasları arasında yer alıyor. Gölün yüzeyinde oluşan kırmızı renkli travertenler, her mevsim farklı bir görsel şölen sunarken, doğaseverlerin ilgisini de her geçen yıl artırıyor.
KEŞFEDİLMEYİ BEKLİYOR
Otlukbeli Gölü, Erzincan sınırları içerisinde yer almasına rağmen henüz geniş kitlelerce keşfedilmemiş bir doğa harikası. Ziyaretçilere hem huzurlu bir manzara hem de eşsiz bir jeolojik deneyim sunan bu göl, doğa tutkunlarının yeni rotası olmaya aday.
