Önlisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin sayısı 2021 yılında 8 milyonu aştı. Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlı yurtların sayısının 769 ve bu yurtların toplam öğrenci kapasitesinin de 719 bin 567 olduğu açıklandı. Üniversitelerin açılmasına kısa bir zaman kala yaşanan yurt ve barınma sorununu KARAR'a değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel sorunun ciddi boyutlara ulaştığını çözülmezse öğrencilerin okullarını bırakacağını belirterek uyardı.
HAVA ASAL
Üniversitelerin açılması ile gündeme gelen öğrencilerin barınma sorunu ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Abartılacak bir sorun yok. Gençlerimizle aramıza yalanların girmesine izin vermeyeceğiz." diyerek ve Spor Bakanlığı’nın Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü’ne bağlı yurtların sayısını açıkladı. Erdoğan, 81 il 241 ilçede 769 yurt bulunduğunu ve yurtların toplam kapasitesinin 719 bin 567 olduğunu belirtti. Türkiye'de 2020-2021 yılında önlisans öğrenci sayısı devlet üniversitesi 2.951.262 + Vakıf üniversitesi 154.645, devlet üniversitesi lisans 4.266.024 + Vakıf üniversitesi 410.633, yüksek lisans devlet üniversitesi 283.440 + vakıf üniversitesi 60.129, doktora öğrencisi ise devlet üniversitesi 95.192 + vakıf üniversitesi 10.956 olarak açıklandı. 2020-2021 eğitim öğretim yılında 73’ü vakıf üniversitesi, 4’ü vakıf meslek yüksekokulu ve 127’si devlet üniversitesi olmak üzere toplamda 204 üniversite faaliyet gösterdi. (Rakamlar Yükseköğretim Bilgi Yönetim Sistemi’nin derlediği istatistiklere göre hazırlanmıştır)
Ülkemizin geleceğini emanet edeceğimiz gençlerimizle aramıza, birilerinin kendi siyasi çıkarları için sürekli olarak ürettiği yalanların girmesine izin vermeyeceğiz.
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) September 20, 2021
Son 19 yılda adeta bir devrim gerçekleştirdiğimiz eğitim-öğretim imkânlarımızı inşallah daha da genişleteceğiz. pic.twitter.com/GeEaGTl9CP
DEVLETİN YURT KAPASİTESİ YÜZDE 10'U BİLE BULMUYOR
Her ile bir üniversite politikası nedeniyle çoğu tabela olan üniversiteler açıldı. Hatta pek çok ilde yeni açılan üniversite sayısı birden fazla olurken bu kurumlara yerleşecek öğrencilerin düşünülmediği pandemi sonrası okullara dönmelerin başlaması ile ortaya çıktı. Devlet yurtlarına yerleşemeyen öğrenciler, yüksek ev kiraları ve pahalı özel yurtlar nedeniyle büyük bir kriz yaşıyor. Ülkedeki 8 milyon 240 bin 997 üniversite öğrencisine karşın devlet yurtlarının kapasitesi 719 bin 567 olarak açıklandı. Devlet yurtlarının toplam kapasitesinin üniversite öğrencisi sayısına oranı yüzde 10'a bile yaklaşamadı. Artan ihtiyaca karşın devlet yurtlarının yatak sayısında düşüş yaşandı. 30 Aralık 2020 itibarıyla 781 olan KYK’ye bağlı yurt sayısı, 2021 Temmuz’da 772 olarak açıklanırken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son açıklamasında ise 769'a kadar düştü.
KARAR'a açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel, devletin 700 bin öğrenci barındırabildiğini belirterek”Çılgın projeler peşinde koşan AK Parti, milyonlarca öğrencimizi en temel ihtiyaç olan barınma olanaklarından yoksun bıraktı” dedi.
Üniversitelerin açılmasına çok az bir süre kalmasına karşın barınma krizinin ciddi şekilde devam ettiğini ifade eden Açıkel, şunları kaydetti:
“Milyonlarca üniversite öğrencisi olmasına karşın KYK yurtlarının kapasitesi 720 bini bile bulmuyor. Bu öğrenci sayısına bakınca devlet yurtlarının kapasitesinin az 2 milyon kişilik olması gerekiyor. Fakat 20 yıldır iktidarda olan AK Parti halkın evlatlarına yatırım yapmak yerine bir avuç elite rant sapladı. Son yıllarda çok az yeni KYK yurdu yapıldı, hatta bazı şehirlerde mevcut yurtlar kapatıldı ve öğrenciler tahliye edildi. Kamu kaynaklarını verimsiz rant projelerine akıtan, dar rant zümrelerine kaynak yaratmak için çılgın projeler peşinde koşan AK Parti, milyonlarca öğrencimizi ve aileleri en temel ihtiyaç olan barınma olanaklarından yoksun bıraktı.”
Öğrencilerin barınma sorunun her geçen gün artacağını söyleyen Fethi Açıkel, sözlerine şöyle devam etti;
Döviz ödeme garantili ihalelere girişen hükümet geleceğimizin teminatı öğrencileri unuttu ve ya unutmak işine geldi. AK Parti halkın çocuklarına yatırım yapmak konusunda gerekli adımları atmıyor. Şu an yaşananlar bunun neticesidir ve bu sorun daha da büyüyecektir. Adalet ve Kalkınma Partisi bugüne kadar konuta ve betona yatırım yapmakla övündü ama yoksul insanların en temel hakkı olan barınma ihtiyacını görmezden geldi. Bu işin adalet neresinde kalkınma neresinde?
TÜRKEVİ YERİNE YÜZ BİNLERCE ÖĞRENCİİÇİN YURT YAPILSAYDI
20 yılın sonunda milyonlarca liralık konut yatırımına rağmen öğrencileri yatıracak yerimiz yok. Tüm bunlar yetmezmiş gibi New York'ta 1.5 milyar dolara mal olduğu söylenen Türkevinin açılışını yaptı. Bu para öğrencilerin barınma ihtiyaçları için harcanmış olsaydı bugün yaşadığımız bu vahim tablo ile karşılaşmazdık. Malatya'da yeni yapılan 5 yıldızlı otel konforundaki öğrenci yurdunu baz alarak yaptığımız çalışmada en az 250 bin öğrencinin barınma ihtiyacının karşılanabilineceğini hesapladık. Kaldı ki KYK yurtları 5 yıldızlı otel konforunda değil. Konforu düşürürsek bu sayı ikiye bile katlanabilir. Büyük ve itibarlı devlet olmak lüks binalar ile olmaz. Öğrencisini parklarda yatıranların büyüklüğü ciddi anlamda sorgulanır. 400 milyar dolardan fazla parayı uçan saraya harcayan, 1.5 milyar dolarlık bir harcamayla Türkevi'ne yapan Ak Parti ne yazık ki çocuklarımıza sokaklardaki kaldırımları ve parklardaki bankları layık gördü.
ÖĞRENCİLER YA OKULU BIRAKACAK YA DA ART NİYETLİ KİŞİLERİN AĞINA DÜŞECEK
Zaten var olan eğitim masraflarının barınma ihtiyacı ile katlandığını belirten CHP’li Açıkel; “Aileler, çocuklarının maliyetlerini karşılayamadığı için çocuklarını üniversiteye gönderemez duruma geldi. Eğitimden kopuşun artacağı bir süreç yaşanıyor. Önümüzdeki aylarda bu sorun daha da büyüyecek. Uzaktan eğitim döneminde tableti ve bilgisayarı olmadığı için dersleri takip edemeyen öğrenciler şimdi de barınacak yeri olmadığı için derslerinden uzak kalma tehlikesiyle karşı karşıya. Maddi imkansızlıklardan dolayı eğitimden kopan ya da fahiş kira ve geçim masraflarının altında ezilen her gencin çektiği sıkıntının sorumlusu 20 yıldır bu ülkeyi tek başına yöneten AK Parti'dir.
EĞİTİMDE 'KAST' TEHLİKESİ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ
Eğitimde bir tür kastlaşma tehlikesi ile karşı karşıyayız. Çünkü bir yandan bir sürü sosyal imkana sahip özel üniversiteler on binlerce liralık ücretleri ile öğrenci okuturken diğer tarafta yoksulların çocuklarının geçinme ve barınma sorunları çözülemiyor ve ya çözülmek istenmiyor. Türkiye'de var olan eğitim eşitsizliği kastlaşma noktasına kadar vardı.
GENÇLER ART NİYETLİ KİŞİLERİN ELİNE TERK EDİLEMEZ
Okumakta direnen öğrencilerin bir taraftan da belli grupların eline terek edilmesi söz konusudur. Barınma ihtiyacını karşılayamayan üniversiteliler ister istemez art niyetli kişilerin ve kurumların ağına düşecektir. Kamunun yerine getirmesi gereken görevlerin yapılmaması ile merdiven altı sağlıksız koşullar sunan art niyetli şahıslarda çıkacak ve gençlerimizin ve ailelerinin çaresizliğinden yararlanacaklardır.
