S&P, Türkiye'nin kredi notunu durağan görünümle sabit tutarken, 23 Mart'taki muhalefet tutuklamalarının ardından döviz rezervlerinde 24,4 milyar dolarlık kayba dikkat çekti. Kuruluş, siyasi gerilimlerin ekonomik istikrarı tehdit ettiğini vurguladı.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s (S&P), Türkiye’nin kredi notunu "BB-/B" seviyesinde sabit tuttu, görünümünü ise "durağan" olarak korudu. Ancak raporun en çarpıcı kısmı, son dönemde yaşanan siyasi gelişmelerin ekonomi üzerindeki doğrudan etkisini gözler önüne seren tutuklama vurgusu oldu.
S&P: TUTUKLAMALARA DEĞİNDİ
S&P’nin yayınladığı değerlendirme metninde, 23 Mart’ta muhalefet liderlerinin tutuklanmasının ardından piyasaların sarsıldığı, kurumsal döviz talebinde sert bir artış yaşandığı ifade edildi. Bu gelişmelerin, yalnızca döviz kurlarında oynaklık yaratmakla kalmadığı, aynı zamanda Türkiye’nin kullanılabilir döviz rezervlerinde yaklaşık 24,4 milyar dolarlık bir düşüşe neden olduğu belirtildi.
REZERV ERİYOR, GÜVEN KIRILGAN
Raporda, "Türkiye'nin finansal istikrarına yönelik riskler, döviz kurunun hızlı değer kaybı ve rezerv kayıplarıyla birleşince daha da yoğunlaşıyor" ifadelerine yer verildi. S&P, bu gibi siyasi müdahalelerin, ekonomideki kırılganlığı artırabileceğine ve potansiyel olarak kredi notunu aşağı çekebileceğine dikkat çekti.
S&P: OLUMLU SENARYOYU ORTAYA KOYDU
S&P ayrıca olumlu senaryoyu da ortaya koydu: Enflasyonun kalıcı şekilde tek haneli seviyelere çekilmesi, Türk lirasına olan güvenin yeniden inşa edilmesi ve yerel sermaye piyasalarının derinleştirilmesi halinde Türkiye’nin kredi notunun yükselebileceğini belirtti.
S&P: TUTUKLANMALARA KARŞI YAPTIĞI AÇIKLAMA
"Muhalefet liderlerinin 23 Mart'ta tutuklanmasına karşı yapılan son protestolar, yatırımcı ve hanehalkı güveninin yanı sıra döviz istikrarı ve büyüme için uzun vadeli bir engel teşkil edebilir. Türk firmalarının yaklaşan döviz borcu vadesi öncesinde döviz talebini artırdığını görüyoruz. Ayrıca, para otoriteleri döviz kuruna yönelik son baskılara hem döviz piyasalarına müdahale ederek hem de faiz oranlarını artırarak tepki gösterdi; buna 17 Nisan 2025'te bir haftalık geri alım (repo) oranında 350 baz puanlık (bps) bir artış da dahildi.
Bu eylemler likiditeyi sıkılaştırdı ve Türk şirketleri için yeniden finansman maliyetlerini artırdı, şirketlerin karlılığı, yatırımı ve büyümesi için beklentileri olumsuz etkiledi. Bunun üstüne, reel döviz kurunun son zamanlarda değer kazanması ihracat faaliyetini etkileyebilir. Bu nedenle, yatırım harcamalarının düşmesi ve işsizliğin artması beklendiğinden, %2,7'lik GSYİH büyüme tahminimiz risklere tabidir."
S&P, Türkiye'nin kredi notunu "BB-" olarak teyit etti
Fitch: Türkiye'nin kredi notunda rezerv yapısı ve para politikası belirleyici