Türkiye, sofralık zeytin üretiminde tarihi bir başarıya imza attı. 2024/2025 döneminde 700 bin tonluk üretimle Mısır’ı geride bırakarak dünya lideri olan Türkiye, zeytinyağı üretiminde de ikinci sıraya yerleşti. Anadolu’nun binlerce yıllık mirası olan zeytin, yeniden küresel vitrine çıktı.
Zeytin ağacının anavatanı olan Türkiye, 2024/2025 üretim sezonunda sofralık zeytin üretiminde dünya liderliğini ele geçirdi. Artan ağaç varlığı, teşviklerle yapılan yeni dikimler ve üretim kapasitesindeki ciddi yükselişle Türkiye, zeytin sektöründe adeta çağ atladı. Türkiye’nin bu yükselişi, sektördeki hedeflerin gerçekleştiğini de ortaya koydu.
SOFRALIK ZEYTİNDE DÜNYA BİRİNCİSİ
Türkiye, 2024/2025 sezonunda sofralık zeytin üretimini 700 bin tona yükseltti. Bu rakamla Mısır’ı geride bırakarak ilk sıraya yerleşen Türkiye, dünya zeytin pazarında dengeleri değiştirdi. Mısır 600 bin tonla ikinci sırada kalırken, İspanya 468 bin ton üretimle üçüncülüğü aldı.
ZEYTİN AĞACI SAYISINDA BÜYÜK SIÇRAMA
2001 yılında yaklaşık 99 milyon olan zeytin ağacı sayısı, 2023 sonu itibarıyla 205 milyona ulaştı. Devlet destekleri ve fidan teşvikleri sayesinde gerçekleşen bu artış, üretim rakamlarına da doğrudan yansıdı. Hedef ise 250 milyon ağaca ulaşmak.
ÜRETİM 6 KAT ARTTI, REKOR KIRILDI
Zeytin üretim miktarı, 2001 yılında 600 bin ton seviyesindeyken, 2024’te 3 milyon 750 bin tona yükselerek tarihi bir rekor kırdı. Bu artış, Cumhuriyet tarihinin en yüksek üretim seviyesi olarak kayıtlara geçti. Aynı dönemde zeytinyağı üretimi de 475 bin tona ulaştı.
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Başkanı Mustafa Tan, gelinen noktayı “kararlı hedeflerin meyvesi” olarak değerlendirdi. Türkiye'nin 2007’de belirlediği üretim ve ağaç sayısı hedeflerini hem 2022/2023 hem de 2024/2025 döneminde iki kez gerçekleştirdiğini vurgulayan Tan, “Bu başarı kendiliğinden gelmedi. Zeytin sektörü artık dünya sahnesinde söz sahibi.” dedi.
SEKTÖRDE YENİ ADIMLAR GEREKİYOR
Tan, üretimin sürdürülebilirliği için yalnızca üretim artışının yeterli olmadığını belirterek Avrupa Birliği’ndeki gibi fiyat ve depolama desteği gibi regülasyonlara da ihtiyaç olduğunu söyledi. Ayrıca, yerli fidan çeşitlerinin korunması ve ithal çeşitlerin önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı.
ANADOLU’NUN MİRASI DÜNYAYA AÇILIYOR
Zeytinin Anadolu’dan dünyaya yayıldığını hatırlatan Tan, Türkiye’nin artık sadece tarihiyle değil, üretim gücüyle de yeniden merkez konumuna geldiğini ifade etti. “Yerli çeşitlerimizle hem kaliteyi koruyoruz hem de kimliğimizi. Bu başarılar, zeytincilikte yeni bir çağın habercisi.” dedi.
