Kış mevsiminin o iç ısıtan, köz kokulu lezzeti kestane, tezgâhlarda yerini aldı. Özellikle uygun fiyata denk geldiğinizde, stok yapma isteği uyandıran bu özel yemiş, ne yazık ki eve geldikten sonra hızla bozulmaya başlayabiliyor. Ancak endişelenmeyin! Gündelik mutfak alışkanlıklarınızda yapacağınız küçük ve pratik değişikliklerle, kestanelerinizi haftalarca, hatta aylarca ilk günkü tazeliğinde saklamanız mümkün. Bu basit yöntemler sayesinde hem bütçenizi koruyacak hem de dilediğiniz zaman bu eşsiz lezzete ulaşabileceksiniz.
KESTANE SEÇİMİ SAKLAMANIN İLK KRİTİK ADIMI
Kestanenin uzun ömürlü olması, aslında daha tezgâhtan başlar. Pazarda veya markette gördüğünüz tüm kestaneler aynı görünse de, dayanıklı olanı seçmek için dikkat etmeniz gereken incelikler var. Parlak kabuk, kestanenin tazeliğinin en net işaretidir. Elinize aldığınızda ağır hissettiren ve içinin dolu olduğu anlaşılan kestaneler, saklama sürecine en uygun olanlardır. Hafif, sesi boş gelen veya çabuk bozulmaya meyilli kestaneler ise genellikle içi kurumuş veya bayatlamıştır. Ayrıca kabuk üzerindeki küçük çatlaklara ve deliklere dikkat edin; bunlar içindeki meyvenin zarar gördüğünü ve küflenmeye açık olduğunu gösterir.
KESİNLİKLE SU İLE TEMAS ETMEYİN: EN SIK YAPILAN HATA
Kestaneleri eve getirdikten sonra yapılan ve bozulmayı hızlandıran en büyük hata, onları hemen yıkamaktır. Pek çok kişi temizlemek amacıyla kestaneyi suyun altına tutar, ancak kestanenin gözenekli kabuğu suyu emer. Bu durum, içeride nem hapsine ve çok hızlı küf oluşumuna yol açar. Kestanenin tazeliğini korumak için, yıkama işlemini pişireceğiniz ana kadar ertelemelisiniz. Saklama süresi boyunca kestanenin olabildiğince kuru kalması, dayanıklılığını artıran en temel önlemdir.
HAVALANDIRMALI VE SERİN ORTAM ŞART
Ev ortamında kestane saklamak için hava sirkülasyonu sağlayan bir yöntem seçmek hayati önem taşır. Plastik poşetler veya kapalı kutular, nemin içeride birikmesine ve çürümenin hızlanmasına neden olur. Bunun yerine, file torbalar, bez torbalar ya da hava alan delikli kaplar kullanmalısınız. Bu torbaları, mutfağınızdaki serin ve karanlık bir köşeye asarak veya yerleştirerek kestanenin formunu korumasına yardımcı olabilirsiniz. Bu yöntemle saklanan kestaneler, bir hafta boyunca tazeliklerini büyük ölçüde koruyacaktır.
BUZDOLABI VE DONDURUCU İLE AYLARCA SAKLAMA
Kestaneyi daha uzun süre saklamak isteyenler için buzdolabı harika bir çözümdür. Kestaneler için ideal ortam, buzdolabının sebzelik bölümüdür. Kestaneleri yine delikli bir poşet veya bez torba içinde buzdolabına yerleştirdiğinizde, düşük sıcaklık sayesinde tazelikleri üç ila dört haftaya kadar uzayabilir.
Ancak en uzun süreli saklama yöntemi, kuşkusuz dondurmaktır. Kestane, dondurucuda aylar boyunca ilk günkü lezzetini korur. Çiğ halde dondurma yapacaksanız, kabuğuna bıçakla küçük bir çizik atmayı unutmayın. Bu çizik, içerideki hava basıncını dengeleyerek daha iyi sonuç almanızı sağlar. Dilerseniz kestaneyi önce haşlayıp kabuklarını soyduktan sonra da dondurarak, pişirmeye hazır hale getirebilirsiniz.
DÜZENLİ KONTROL İLE ZİNCİRLEME BOZULMAYI ÖNLEYİN
Kestane saklama sürecinde yapılan küçük ama etkili bir eylem, düzenli kontroldür. Haftada bir kez kestaneleri gözden geçirmek, bozulmaya başlamış olanları diğerlerinden ayırmak için kritik öneme sahiptir. Çünkü torbanın içindeki tek bir çürük kestane bile çok hızlı bir şekilde yayılarak torbadaki sağlam kestanelerin tamamını bozabilir. Düzenli kontrol alışkanlığı, kestanelerinizin daha uzun süre sağlıklı ve lezzetli kalmasını garanti altına alır.
