Hayatımızın üçte birini uyuyarak geçiriyoruz, böylece vücudumuz rahatlayabilir ve yeniden başlayabilir.Partnerinizle birlikte yaşıyorsanız ve bir yatağı paylaşıyorsanız, ikinizin de yatağın kendi tarafına sahip olma olasılığı yaklaşık %99,99'dur. Bu tarafların nasıl bölündüğü biraz muamma, çünkü hangi tarafta yatacağınıza ne zaman 'karar verdiğinizi' hatırlıyor musunuz? Muhtemelen hayır, çünkü bilinçaltınız en önemli motivasyondur!
YATAĞIN HANGİ TARAFINDA UYUYORSUN?
Her gece yattığınız yatağın kenarı kişiliğiniz hakkında çok şey ortaya çıkarabilir! Muhtemelen tipik uyku pozisyonunuzun ne anlama geldiği hakkında, ertelerken optimum konfor arzusu dışında pek düşünmüyorsunuz. Yine de bazı uyku psikologları ve uzmanları, kişiliğin uyku pozisyonunu etkileyebileceğini ve özellikleriniz ve davranışlarınız hakkında bir fikir verebileceğini öne sürdüler. Dünyanın her yerindeki uyku psikologları ve uzmanları, uyku pozisyonlarımız ile kişiliğimiz arasındaki bağlantıyı kurmak için çeşitli çalışmalar yaptılar. Genellikle nasıl uyuduğumuza dikkat etmesek de, yatakta en sevdiğimiz yere kıvrılırız. Uyku araştırmacısı Samuel Dunkell , Uyku Pozisyonları adlı kitabında, “Uyuma şeklimiz, yaşama şeklimizdir” diye yazıyor. Birinin gerçek kişiliği hakkında özel bir fikir edinmek istiyorsanız, tek yapmanız gereken onu uyurken izlemek.
DAHA OLUMLU
Sol tarafınıza mı uyuyorsunuz (yani partneriniz sağ tarafınızda mı uyuyor)? Bu, pozitif bir insan olduğunuz ve stresle oldukça iyi başa çıkabileceğiniz anlamına gelir. Sol tarafta uyuyan insanların üçte ikisi, bir kriz anında sağ tarafta uyuyan partnerlerine göre daha sakin tepki verir. Ayrıca sağ tarafta uyuyan insanların %18'ine kıyasla daha özgüvenli ve hayata daha olumlu bakıyorlar. Bu araştırmaya göre, sağda uyuyan insanlar genellikle biraz daha huysuz. Peki bu özellikler sizi tarif ediyor mu?
SAĞDA UYUYAN İNSANLAR GENELLİKLE ÜŞENGEÇ OLUYORLAR
Öyleyse, sağda uyuyan insanların ortaklarıyla taraf değiştirmeyi reddetmelerine şaşmamalı. 10 çiftten 1'inin bu konuda kavga etmesi bazı insanlar için çok önemlidir! Bu kavgalar sadece tercihlerle değil tembellikle de alakalı. Kapıya yakın uyumak istememenin yanı sıra, genellikle şu argümanlar ortaya çıkar: kalorifere yakın olmayı istememek, televizyonu daha iyi görmek istemek, trafik gürültüsünden daha uzak olmak istemek veya uyuyan bebekler veya yanında daha fazla yer istemek bunlardan bazılarıdır.
