Yıllardır birçoğumuzun doğru bildiği yanlış ortaya çıktı. Suya düşen telefonu kurtarmak için hepimizin uyguladığı pirincin içine bırakma yöntemi meğer telefona faydadan çok zarar sağlıyormuş. Peki, suya düşen telefon nasıl kurtarılır? Apple doğru yöntemi açıkladı. İşte, suya düşen telefonu kurtarmanın yöntemi…
ESMAGÜL KOÇAK
Zaman zaman istenmeyen kazalar sonucunda telefonumuz suya düşebiliyor ve zarar görüyor. Böyle durumlarda halk arasında yaygınlaşan ‘pirinç suyu emer’ yöntemine başvursak da aslında bu yöntemin sanılanın aksine faydalı olmadığı ortaya çıktı. Akıllı telefonunuzu kurtarmak için sakın pirince koymayın uyarısında bulunan Apple, bunun nedenlerini ve asıl etkili yöntemi de açıkladı…
Uzun yıllardır suya düşen telefonları kurtarmanın en yaygın yöntemlerinden biri olarak bilinen pirinç yöntemi, artık geçmişte kaldı. Akıllı telefon kullanıcılarının çoğu, cihazlarını suya düşürdükleri zaman hemen bir torba pirince koyma eğilimindeydi. Ancak yeni nesil telefonlar için bu yöntemin işe yaramadığı, hatta zarar verebileceği ortaya çıktı. Apple, kullanıcılarına net bir dille "iPhone'unuzu asla pirince koymayın" uyarısında bulunuyor.
Yakın zamanda güncellenen bir Apple destek belgesine göre, pirinç yöntemi sadece işe yaramıyor; küçük pirinç parçacıkları iPhone'lara zarar verebilecek potansiyele sahip. Pirinç nişastasının cihazın iç kısımlarını tıkayabileceği belirtiliyor. Ayrıca, pirinç zaten etkili bir kurutucu değil. Bu bilgiler, yıllardır bir kurtarıcı olarak görülen pirinç yönteminin aslında yanlış bir inanış olduğunu gösteriyor.
SAÇ KURUTMA MAKİNASI SAKIN KULLANMAYIN
Apple, suya maruz kalan iPhone'lara müdahale etmek için kurutma makinesi gibi harici ısı kaynakları kullanılmamasını tavsiye ediyor. Şirket, suya düşen cihazları kurtarmak için daha ılımlı ve güvenli yöntemler öneriyor. Bunlar arasında cihazı konektör aşağı bakacak şekilde hafifçe vurarak sıvıyı çıkarmak ve ardından iyi hava akışı olan açık ve kuru bir alanda en az 30 dakika bekletmek yer alıyor. Eğer sıvı algılama uyarısı kalıcı olursa, Apple cihazın tamamen kuruması için 24 saate kadar beklenmesini öneriyor.
Bu yeni bilgiler ışığında, akıllı telefon kullanıcıları artık suya düşen cihazlarını pirince koymak yerine, Apple'ın önerdiği daha güvenli yöntemleri tercih etmeye yönlendiriliyor. Suya düşen bir iPhone'un kurtarılması gerektiğinde, en akıllıca adımın doğrudan bir Apple mağazasına başvurmak olduğu görülüyor. Bu yeni yaklaşım, akıllı telefon bakımı ve onarımı konusunda yıllardır devam eden yanlış bir uygulamayla, pirince batırarak kurutmaya çalıştıklarını biliyoruz. Ancak, Apple'ın son uyarıları ve teknolojideki gelişmeler, bu yöntemin sadece işe yaramadığını değil, aynı zamanda telefonlara zarar da verebileceğini gösteriyor.
Apple'ın destek sayfasında yer alan bir güncelleme, özellikle iPhone kullanıcılarını, telefonlarını pirince koymaktan kaçınmaları konusunda net bir şekilde uyarıyor. Pirinç tanelerinin küçük parçalarının telefonun hassas yarıklarına girebileceği ve cihazın iç kısımlarını tıkayabileceği belirtiliyor.
Ayrıca, pirincin etkili bir kurutma yöntemi olmadığı, hatta iPhone'lara zarar verebileceği konusunda da uyarılarda bulunuluyor.
İŞTE APPLE'IN TAVSİYESİ
Suya düşen bir telefonun kurutulması gerektiğinde yapılan yanlışlardan bir diğeri de kurutma makinesi kullanımı. Apple, iPhone sahiplerine bu tür dış ısı kaynaklarının kullanımını kesinlikle önermiyor. Cihazın şarj girişine veya diğer açıklıklarına pamuklu çubuk, peçete veya kağıt havlu gibi yabancı cisimler sokmanın da cihaza zarar verebileceği vurgulanıyor.
Peki, iPhone'unuz su aldığında ne yapmalısınız? Apple'ın önerisi, cihazı konektörü aşağıya bakacak şekilde hafifçe elinizle vurarak içindeki sıvıyı çıkarmak. Daha sonra telefonu, iyi hava akışı sağlanan açık ve kuru bir yerde en az 30 dakika bekletmek. Eğer telefon çalışmazsa, Apple cihazın tamamen kuruması için 24 saat beklenmesini öneriyor. Son çare olarak, eğer tüm bu adımlar işe yaramazsa, en yakın Apple mağazasına veya yetkili servise başvurmak gerekiyor.
Yıllardır devam eden pirinç yöntemiyle ilgili bu açıklamalar, birçok kullanıcının bugüne kadar yanlış bilgilendirildiğini ve artık daha güncel ve güvenli yöntemlere yönelmesi gerektiğini gösteriyor. Teknolojinin gelişimiyle birlikte, cihazların korunması için de yeni yöntemler ve önlemler alınması kaçınılmaz hale geliyor