Van mutfağının eşsiz tatları tek tek tescillenmeye devam ediyor. Otlu peynirle başlayan bu coğrafi işaret yolculuğu, şimdi 4 yeni ürünle daha zenginleşti. Van Tavası'ndan Acem Köftesi'ne kadar birçok yerel lezzet tescil belgesiyle taçlandırıldı. Otlu peynirin Avrupa’daki tescil süreci ise heyecanla takip ediliyor.
Anadolu’nun en zengin sofralarından birine sahip olan Van, gastronomi alanındaki haklı ününü coğrafi işaret belgeleriyle resmileştiriyor. Van Ticaret ve Sanayi Odası'nın çalışmaları sonucunda Van tavası, erişte aşı, acem köftesi ve helise yemekleri de tescil listesine girdi. Şimdiye kadar 14 ürünün coğrafi işaret belgesi aldığı kentte, otlu peynirin Avrupa Birliği’nden onay alması için yapılan başvurunun sonucu merakla bekleniyor.
YÜKSEK RAKIMIN LEZZETİ AVRUPA YOLUNDA
Van kahvaltısının sembolü haline gelen ve endemik otlarla hazırlanan otlu peynir, 2019 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescillenmişti. Ancak bu eşsiz lezzet, artık sadece yerel değil, uluslararası bir kimlik kazanmak üzere. Van Ticaret ve Sanayi Odası’nın Avrupa Birliği nezdinde gerçekleştirdiği tescil başvurusunun sonucu büyük bir heyecanla bekleniyor. Otlu peynirin Avrupa'da da tanınması, hem ekonomik hem de kültürel açıdan bölgeye büyük katkı sağlayacak.
TESCİL YOLCULUĞUNDA DÖRT YENİ ADIM
Van mutfağının önemli yemeklerinden Van tavası, erişte aşı, acem köftesi ve helise, coğrafi işaret belgesi alarak resmi koruma altına alındı. Bu tescillerle birlikte Van’ın kültürel ve gastronomik değerleri daha geniş kitlelere ulaşma imkânı buldu. Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Fevzi Çeliktaş, bu gelişmeyle birlikte tescilli ürün sayısının 14’e ulaştığını duyurdu. Bu belgeler, hem tarımsal üretime hem de turizme ciddi katkı sunacak adımlar olarak değerlendiriliyor.
51 BİN KİŞİLİK KAHVALTIYLA REKORLARA GİRDİ
2014 yılında Van’da kurulan dev kahvaltı sofrası, Guinness Rekorlar Kitabı'na “Dünyanın en kalabalık kahvaltı sofrası” olarak geçti. Tam 51 bin 793 kişinin katılımıyla kırılan bu rekor, Van kahvaltısının ne denli güçlü bir marka haline geldiğinin kanıtı oldu. Bu dev sofranın baş tacı ise hiç şüphesiz otlu peynirdi. Yüksek rakımlı yaylalarda yetişen aromatik otlarla hazırlanan bu peynir, sadece damaklara değil, hafızalara da kazındı.
KAHVALTILARIN YILDIZI: MURTUĞA, KAVUT VE DAHA FAZLASI
Van kahvaltısı, yalnızca otlu peynirle sınırlı değil. Yayla balı, tereyağı, yumurta ve unla hazırlanan murtuğa; tereyağında kavrulan, enerji deposu kavut gibi özgün lezzetler de bu sofrayı özel kılıyor. Kahvaltının kültürel bir ritüele dönüştüğü Van’da, her tat gelenekle yoğrulmuş bir mirası temsil ediyor. Bu zenginlik sayesinde Van, sadece bir şehir değil, aynı zamanda bir gastronomi destinasyonu haline geliyor.
SIRADA ÜÇ YENİ LEZZET VAR
Van mutfağının zenginliğini daha da ileriye taşımak isteyen Van Ticaret ve Sanayi Odası, yeni tescil başvurularını da hız kesmeden sürdürüyor. Van cacığı, tandır ekmeği ve çatal tatlısı için Türk Patent ve Marka Kurumu’na resmi başvurular yapıldı. Bu ürünlerin de kısa sürede tescillenerek Van’ın marka değerine katkı sunması bekleniyor. Fevzi Çeliktaş, tanıtım ve tescil çalışmalarının aralıksız sürdüğünü belirterek, bölge gastronomisinin ulusal ve uluslararası arenada daha fazla söz sahibi olmasını hedeflediklerini söyledi.
VAN, GASTRONOMİ HARİTASINDA YILDIZLAŞIYOR
Zengin mutfağı, doğal ürünleri ve tarihi geçmişiyle Van; coğrafi işaret belgeleri sayesinde hem korunuyor hem de dünyaya açılıyor. Bu belgeler, sadece yemekleri değil; o yemeklerin arkasındaki kültürü, emeği ve doğayı da temsil ediyor. Van mutfağının hak ettiği ilgiyi görmesi için yapılan bu çalışmalar, kentin turizm potansiyelini de ciddi şekilde destekliyor. Önümüzdeki dönemde daha fazla ürünün tescillenmesiyle birlikte Van, Türkiye’nin gastronomi başkentlerinden biri olmaya doğru emin adımlarla ilerliyor.