34. haftası da tamamlanan süper ligde Trabzonspor, ilk yarının sonlarından itibaren ele geçirdiği ve zaman zaman 20 puanlık fark yaparak sürdürdüğü liderliğini devam ettiriyor. Bordo mavililer kalan 4 maçta 1(sadece bir) puan daha alır ya da ikinci sırada ve asıl amacı lig ikinciliği olan Fenerbahçe herhangi bir puan kaybı yaparsa artık kesinleşen şampiyonluğunu resmen ilan edecek.

12. hafta oynanan Beşiktaş maçını İstanbul’da 2-1 kazanmayı başaran bordo-mavililer o maçta ve sonraki haftalarda aslında bugünlerin sinyalini açıkça vermişti. Ezeli rakipleri Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş’ın yanı sıra diğer takımların da yakın takibe dahi giremediği lider Trabzonspor, başlıktaki fantastik betimlemesinin içini bu dominant performansı ile fazlasıyla doldurdu. Zira süper ligde çok uzun zamandır böyle bir performans hatırlanmıyor.

Yalnız hakkını vermek lazım; Fenerbahçe, son haftalarda gösterdiği performansla belki reel anlamda değil ama süper lig kamuoyunun daimi spekülatör ve goygoycu tayfasını biraz olsun hareketlendirmeyi başararak şampiyonluk yarışına kısmen de olsa renk katmaya çalıştı.

Sarı-lacivertliler ligin flaş takımlarından Konyaspor ile oldukça zorlu bir ikincilik ve şampiyonlar ligi yarışına devam etmekte.

Trabzon’da özellikle ilk yarının son maçlarından itibaren tarihi günler ve hafta sonları yaşanmakta. Dünyanın her yerinden ve ülke içinden uçaklar ve otomobiller dolusu binlerce insan şehre gelmekte. Öyle ki hafta sonu oynanacak Antalyaspor maçı öncesi Ramazan ayı da olmasına rağmen, üstelik tam 15 gün öncesinden ve sadece İstanbul havalimanından Trabzon’a olan 25 uçuşun hiçbirinde yer yoktu. Hava yollarından çok yoğun bir ek sefer talebi devam etmekte. Satışa çıkan maç biletleri birkaç dakikada tükenmekte. 38 yıldır bekleyen bir kutlama adım adım yaklaşırken ve heyecan, coşku, mutluluk zirveye doğru çıkarken diğer şampiyonluklardan epeyce farklı ve biraz da tuhafça da olarak bolca gözyaşı dökülmekte. Son maçlarda koca koca adamların gözlerine sürekli bir şeyler kaçmakta…

Dededen toruna futbol tutkunu olan Trabzonluların hemen hemen tamamının bir yakını şampiyonluk umarken ya da beklerken vefat etmiş olduğundan, bir de yaklaşan bayram dolayısı ile mezarlık ziyaretlerinin patlama yapacağı da kesin bu arada.

Cumartesi günü oynanacak Antalyaspor maçı, rakibin oldukça formda ve ikinci yarının çok puan toplayan ekiplerinden olmasına rağmen büyük rüyanın gerçek olması adına önemli bir fırsat ve bordo-mavililer bu maçta alabileceği bir beraberlik ile dahi şampiyonluk turunu atabilecek. Maç ve uçak bileti bulan 41.000 şanslı azınlık dışında on binlerin akın akın hücum ettiği Trabzon şehrinde sokaklarda yürümenin dahi oldukça güç olacağı da aşikar.

SİLAHLARA VEDA

Coğrafya olarak çok ta geniş alanlara sahip olmayan Trabzon şehrinde kamu yöneticilerinin de işi oldukça zor olacak. Şehrin nüfusu kilometrekare başına maksimum seviye çıkacak çünkü ve bu nüfus da sürekli hareket halinde olacak. Tedbir şart.

Bu arada Trabzon’da neredeyse futbol tutkusundan da daha fazla bir yoğunluğa sahip silah tutkusu da mevcut. Bu da muhtemel kutlamalar için bir başka handikap hissi oluşturmakta açıkçası.

Ancak bu kez umut verici olan tüm taraftar gruplarının ve hemen hemen tüm camia dinamiklerinin bu sefer olaya daha hassas yaklaşmaları ve sürekli bu konuda uyarı ve telkinde bulunmaları.

Böyle bir zamanda kutlamaya kan karıştırılmamalı. Mutluluğa, coşkuya, horona kurşun sıkılmamalı. Eyvallah haz alıyorsunuz ama eğer birine zarar verirseniz bunu büyük olasılıkla bilmeden yapacak ve o güzel günde belki de masum bir çocuğun can kaybına sebep olmuş olacaksınız. Bu olmamalı, yaşanmamalı.

Yani kısaca SİLAHLARA VEDA zamanı.

YENİ SPOR YASASI

Böyle bir yazıda belki çok alakalı bulunmayabilir ancak değinmeden geçmemek lazım, şu an gündemde olan yeni spor yasasına olumlu bakanlardanız. Bugüne kadar ligimizdeki kulüplerin çoğu defalarca iflas edip her seferinde defterleri devletin önüne bıraktılar. Milyon dolarlar harca, milyon dolarları batır defalarca iflas et ve sonunda hiçbir şey olmamış gibi yeniden git devletten para iste.

Parayı al ve sanki kulübü sen batırmamışsın gibi kakara kikiri devam et. En büyük başkan bizim başkan!

Ancak deniz bitti. Gerçekten bitti. Sarı Çizmeli Mehmet Ağa sonunda geldi ancak beklendiği gibi hesabı ödemiyor. Hatta hesap sormakta.

Futboldan bihaber yönetici ve af edersiniz zonta başkanların, düzenbaz menajerler ile iş birliği içinde kulüpleri batırıp, küme düşürüp sonra yüzsüzce ve utanmadan meclis kapılarında “küme düşme kaldırılsın” kulislerinin sonu gelmekte çünkü bu yasayla. Kendi şirketi gibi hatta daha fazla sorumlu olacak artık yöneticiler.

Detaylar çok. Ancak altyapıdan futbolcu yetiştirmeyi bilmeyen ve beceremeyen yöneticiler artık bu işi yapamayacak kısaca. Kulüplerin yönetmeye talip her yönetim, önceden bir araya gelerek detaylı ve gerçekçi bir üretim ve yönetim planı yapmak zorunda.

Bu konuda yazılacak ve söylenecek çok ama çok şey var şüphesiz.

Hem mevcut durumda kulüplerin on yıllardır devam eden ve hiç bitmeyen iflasları ve bu iflasların artık gerek kulüplere ve gerekse Türk futboluna açıkça kan kaybı adına hem de yeni yasa adına. Ancak yerimiz kısıtlı. Bu konuya ilerde de çokça değineceğiz zaten. Aslında futbolla ilgili herkes değinecek.

Şimdilik şöyle bitirelim; futboldan bihaber, rakibine saygısız, yarışma kültürü olmayan zonta başkanları pistten ayrılma zamanı, çünkü artık kesinlikle is ÜRETME zamanı.