28 Şubat mağdurlarına iki ayrı düzenleme geliyor

28 Şubat mağdurlarına iki ayrı düzenleme geliyor

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Tanrıverdi, 28 Şubat’ın sivil ve asker mağdurları için düzenleme yapılacağını açıkladı. Tanrıverdi, ‘post modern’ darbeyle TSK’daki FETÖ’cüleri koruyan bir mekanizmanın oluşturulduğunu söyledi.

ÖZEL HABER / EROL METİN

28 Şubat sürecinin yakın tanıklarından Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) Onursal Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi, Karar’a konuştu. Tanrıverdi, 28 Şubat’ın inandığını yaşama hakkına vurulan bir darbe olduğunu söyledi.

Tanrıverdi, 28 Şubat’ta samimi dindarlar tasfiye edilerek FETÖ’cülerin önünün açıldığını belirtti. O dönemin mimarlarının TSK’da FETÖ üyelerini koruyan bir sistem kurduğunu aktaran Tanrıverdi “Dediler ki, dinini yaşamak isteyen kişiler, irticai faaliyette bulunuyorlar. Bunlar bu faaliyetlerinden vazgeçsinler. Vazgeçmeyenler tasfiye edilsin diye Silahlı Kuvvetler’de bir irade oluştu. Bu iradeye göre Fetullah Gülen de dedi ki: ‘Subay ve astsubay hanımları başlarını açsınlar, subay ve astsubaylar da namaz kılmasınlar.’ 28 Şubat, 15 Temmuz’un hazırlayıcısıdır” dedi. 28 Şubat davasının Batı Çalışma Grubu’yla sınırlandırıldığını ifade eden Tanrıverdi, gerçek iddianamenin henüz yargıya sunulmadığını belirterek “Bu organizasyonu destekleyen ve teşvik edenler henüz yargı önüne gelmedi. Bu büyük bir noksanlıktır” diye konuştu.

‘Postmodern darbe’nin sebep olduğu mağduriyetlerin geniş bir kesimde devam ettiğini belirten Tanrıverdi, bunların giderilmesi gerektiğini söyledi. ASDER olarak YAŞ kararlarıyla TSK’dan ayrılmak zorunda kalanların geçmişe dönük haklarının iadesi ve bugüne kadar hiçbir düzenlemeden yararlanamayan kararname mağdurları için iki ayrı teklif üzerinde çalıştıklarını anlatan Tanrıverdi, TBMM’den ve hükümetten hassasiyet beklediklerini ifade etti. Sivil mağdurlar için de yakın zamanda bir toplantı gerçekleştirdiklerini dile getiren Tanrıverdi, şöyle devam etti: “Onlar için de ne gibi mağduriyetler varsa tamamını giderecek tarzda hazırlık yapılmasıyla ilgili istişare yaptık. Öğrencilikte mağdur edilenler var, devlet memuruyken çıkartılanlar var, bunlar geri alındıktan sonra geriye dönük bir kısım hakları var, SGK’yla ilgili sorunları var. Darbeler bir daha olmasın dersek iki şart var. Birisi darbecileri cezalandırmak, ikincisi, darbe mağdurlarının mağduriyetini gidermek.”

FETÖ’CÜLERİN BİREYSEL EYLEM TEHLİKESİ VAR

TSK’daki FETÖ yapılanmasının kendilerini toplum kadar şaşırtmadığını kaydeden Tanrıverdi, “ASDER olarak gerek resmi makamları, gerekse toplumu FETÖ’yle ilgili ikaz etmeye çalıştık ama uçuk geldi biraz. Yani rakamlar yüksek göründü ve gerçek 15 Temmuz’da ortaya çıktı” ifadelerini kullandı. Tanrıverdi, 15 Temmuz’a iştirak edenlerin açığa çıktıklarını ancak orduda halen kripto FETÖ’cü olduğundan şüphe edilen bir kısım subay ve astsubayın olduğu kanaatini taşıdıklarını belirtti. Örgütsel olarak ikinci bir darbe teşebbüsü beklemediklerini dile getiren Tanrıverdi, şunları söyledi: “Buna imkanları yok ama diyelim ki intihar bombacısı gibi bireysel eylem yapma tehlikesi her zaman olabilir. Şüpheli olanlar mutlaka kritik görevlerden uzaklaştırılmalı. Hukuku devreye sokarak bu zararlı unsurları da devletin bünyesiden çıkarmalıyız.”

FEDERAL BÖLGELERİ KABUL ETMEYİZ

Fırat Kalkanı Harekatı’nı değerlendiren Tanrıverdi, Türkiye’nin önceliğinin IŞİD’in elindeki bölgelerin ÖSO’nun kontrolüne geçmesi olduğunu söyledi. Bu yönde hareket ederken PYD ve rejimin kendi bölgelerini genişletmelerinin engellenmesinin önem kazandığını belirten Tanrıverdi, şöyle konuştu: “Münbiç ve Rakka’nın alınması önemli. Bölgede PYD’nin desteği yüzde 5-10 civarında yoktur. O bakımdan bölge insanının iradesine uygun ve Suriye’nin bütünlüğünü koruyacak bir sistemin kurulması için Türkiye bu istikamette kararlı. BM Güvenlik Konseyi’nin organizasyonunda dolaşan bir Suriye anayasası var. Bu anayasaya göre kuzeyde federal bir Kürt bölgesi, bir Arap bölgesi olacaktır diye federasyona varan bir düşünce. Bu doğrudan Amerikan planı. Böyle bir şeyi kabul etmek Türkiye için mümkün değil.”

TRUMP SAMİMİYETİNİ KANITLAMALI

Tanrıverdi, ABD’nin Türkiye’ye rağmen Ortadoğu’da bir politika geliştiremeyeceğini anladığını ancak Donald Trump’ın Obama yönetiminden farklı davranarak, terör örgütlerini muhatap almayacağı konusunda Ankara’ya samimiyetini göstermesi gerektiğini söyledi. Türkiye’nin Suriye ve Irak’ın toprak bütünlüğünü sağlayacak bir sistemi savunduğunu, ABD’nin bu noktaya gelmesi halinde Türkiye’yle beraber çalışabileceğini dile getiren Tanrıverdi, şöyle devam etti: “Trump, ‘Devletleri muhatap alacağım’ dedi. Şimdi Türkiye’yle görüşüyor. Devleti muhatap almak demek, Türkiye’nin de buradaki iradesini kabul etmek anlamına gelir.”

YENİ KONSEPT: YERİNDE İMHA 

Türkiye’nin güvenlik politikasının tehdidi tespit ettiği yerde bertaraf etmek şeklinde değiştiğini anlatan Tanrıverdi “Artık PKK istediği gibi at oynatamayacak. Eskiden Türkiye’nin güvenlik politikası, dış tehdit hudutlarımızdan girsin, sonra biz ona karşı tedbir alalımdı. Şimdi öyle değil. Eğer Türkiye’yi tehdit ediyorsa o tehdit yerinde yok edilmelidir prensibini kabul etmiş bulunuyoruz. Terörün dış merkezleri Türkiye’nin hedefidir. Buna Sincar, Kandil, Kobani hepsi dahil. Nerede olursa olsun eğer Türkiye’yi tehdit ediyorsa Türkiye onun başına inecektir. Terörün dış merkezleri dururken içeridekilerle mücadele yeterli olmuyor” dedi. 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN