Japonya’da bir restoran servis elemanlarıyla ilgi çekiyor. Alışılagelmiş garsonlardan farklı olarak restoranda servisi maymunlar yapıyor.
Maymun garsonların hikayesi mekan sahibi Kaoru Otsuki’ye yıllar önce bir arkadaşının Yat-chan isimli ilk maymunu hediye etmesiyle başlıyor. ‘Kayabuki’ isimli restoranda baş garson olan 17 yaşındaki Yat-chan, kendinden küçük olan Fuku-chan isimli diğer maymuna da peçete dağıtmayı öğretiyor.
Yerel yetkililer tarafından çalışabilmeleri hususunda sertifikalandırılan maymunlar, müşterilerin ilgisinden kaçamıyor. Dağıttıkları siparişlerden bahşiş alan maymunlar masalar arasında hızlıca hareket edebilmeleriyle de dikkat çekiyor. Maymunların ailesinden daha yakın olduğunu söyleyen Otsuki, “Onları her gün izliyorum, yem veriyorum, eğitiyorum, yatırıyorum” diyor.
Maymunlar Japon hayvan hakları düzenlemeleri dahilinde günde iki saat vardiyayla çalışıyor. Bazı kesimlerin hayvanları istismar ettiği konusundaki eleştirilerine maruz kalan Otsuki, maymunların garsonluk yaptıkları sırada herhangi bir sorun yaşamamaları için elinden geleni yaptığını ve onlara çocukları gibi davrandığını söylüyor. Maymun garsonların hikayesi mekan sahibi Kaoru Otsuki’ye yıllar önce bir arkadaşının Yat-chan isimli ilk maymunu hediye etmesiyle başlıyor. ‘Kayabuki’ isimli restoranda baş garson olan 17 yaşındaki Yat-chan, kendinden küçük olan Fuku-chan isimli diğer maymuna da peçete dağıtmayı öğretiyor. Yerel yetkililer tarafından çalışabilmeleri hususunda sertifikalandırılan maymunlar, müşterilerin ilgisinden kaçamıyor. Dağıttıkları siparişlerden bahşiş alan maymunlar masalar arasında hızlıca hareket edebilmeleriyle de dikkat çekiyor.
Maymunların ailesinden daha yakın olduğunu söyleyen Otsuki, “Onları her gün izliyorum, yem veriyorum, eğitiyorum, yatırıyorum” diyor. Maymunlar Japon hayvan hakları düzenlemeleri dahilinde günde iki saat vardiyayla çalışıyor. Bazı kesimlerin hayvanları istismar ettiği konusundaki eleştirilerine maruz kalan Otsuki, maymunların garsonluk yaptıkları sırada herhangi bir sorun yaşamamaları için elinden geleni yaptığını ve onlara çocukları gibi davrandığını söylüyor.
