Çiftliğine ata tohumu bankası kurdu! Norveç'teki kıyamet ambarını aratmıyor: 6 yaşından beri 1200 çeşit biriktirmiş

Çiftliğine ata tohumu bankası kurdu! Norveç'teki kıyamet ambarını aratmıyor: 6 yaşından beri 1200 çeşit biriktirmiş

İzmir’de yaşayan ve “Nar Anne” olarak tanınan emekli öğretmen Nardane Kuşçu, 6 yaşından beri 1200 çeşit ata tohumu biriktiriyor. Günümüzde zor bulunan tohumlara sahip olan Nar Anne, bu konuda Türkiye’deki sayılı kişilerden…

Ata tohumu adından anlaşılacağı gibi atalarımızdan bu güne ulaşan, hiçbir işleme uğramamış, yerli ve doğal tohumlardır. Hibrit, GDO ya da benzeri ıslah çalışmaları yapılmadığı için doğal ve sağlıklı kabul edilen bu tohumlar, toplumda güvenilir bir bitkisel ürün hammaddesi olarak görülmektedir. Fakat şuan sayıları az olduğundan ihmallerden dolayı birçoğu yok olmuştur.

Ülkemizde ise sınırlı sayıda üreticiler, büyük emeklerle ata tohumlarını sonraki nesillere aktarabiliyor. Söz konusu emekçilerden biri de emekli öğretmen Nardane Kuşçu. 66 yaşında olan emekli ilkokul öğretmeni Nardane Kuşçu, Kocaeli Kandıra’daki çiftliğine bir tohum bankası kurdu. Marmara Bölgesi’nde 1200 çeşit sebze ve meyveye sahip çıkan Kuşçu’nun bu tohumlara olan ilgisi ise çocukluk yıllarında başladı.

Bugün kendisine “Nar anne” denilen Kuşçu’nun tohumları korumaya ve gelecek nesillere aktarma çabası 6 yaşında iken babasının yediği karpuzun çekirdeklerini saklaması ile başlıyor. Tohum toplamaya ilerleyen yaşlarda da devem eden Kuşçu, emekliye ayrıldıktan sonra tohumlarının sürdürülebilirliğini sağlamak için organik tarım çiftliği kurdu.

nar-anne-1.jpg

6 YAŞINDA BAŞLAYAN TOHUM MACERASI

AA muhabirine, yetiştiği kültürün içinde çiftçiliğin önemli bir yeri olduğunu ve bu yüzden tohum macerasının 6 yaşında başladığını söyleyen Nardane Kuşçu, Bir gün karpuz kestiklerini ve çekirdeklerini alıp babasına öyle servis ettiğini babasının da bunun üzerine "Babam 'Nar beni çok şımarttın, karpuzun tohumunu bile ayıklamışsın.' dedi. Öyle başladı maceram. Sonra bu giderek bir tutkuya dönüştü” dediğini söyledi.

Yolunun düştüğü her yerde dağlara, köylere gittiğini ifade eden Kuşçu, "Oralarda ninelerde olur genel olarak. 2 tohum, 3 tohum... Gözüne bakmadığına vermezler. Ben de vermem, kız verir gibi veririm. Bulunduğum her yerde saksılara bile ekerek, tedbir alarak, saklayarak bir hayli tohumum olmuş oldu." ifadelerini kullandı.

nar-anne.jpg

1200 ÇEŞİT TOHUMU VAR

Öğretmenlikten emekli olduktan sonra hayali olan tarım çiftliğini kurduğunu söyleyen Kuşçu, şunları aktardı:

"Temeldeki şey artık değişen koşullardı. Bizim temiz gıdaya ihtiyacımız vardı. Çok uzun süredir biriktirdiğim atalık tohumları sürdürebilmek adına ekilmemiş topraklar bulup onları ekmek istiyordum. Bir yandan deneyime dayalı eğitimler yapmak vardı. Böylece Kandıra'da Narköy'ü kurmuş olduk. Burada ekim dikim faaliyetleri, peynir ve ekmek atölyeleri, doğa yürüyüşleri gibi etkinliklerimiz var. Onun dışında kurumsallar için de ihtiyaca göre tasarlanmış eğitimler veriliyor."

Kuşçu, topladığı tohumları sakladığı odanın çiftliğin adeta kalbi olduğunu vurgulayarak, "Tohumları saklayabilmek adına 14 derece sıcaklıkta, yüzde 50 nem oranına sahip bir oda yaptık. 1200'den fazla atalık tohumu var. 200-300 çeşit de deneme tohumları var." şeklinde konuştu.

nar-anne-2.jpg

Tohumların çok özel hikayeler barındırdığına dikkati çeken Kuşçu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tohum daha çok kadın eliyle toplanır ama dedeler de var. Burada Selanik'in Şapçı köyünden Nuri Bayraktar dedenin susam tohumu var. O öldükten 15 yıl sonra, eşi gönderdi. Torunu Gülnur, kızımın çok yakın arkadaşı. Babaanne bizim çiftlikte çekilen fotoğrafları görüyor ve etkileniyor. Bir avuç tohumu Gülnur'a veriyor, 'Dedenin susam tohumunu ben ancak Nar hanıma veririm.' diyor. O şekilde gelmiş oldu. Şimdi onu üretiyoruz, dağıtıyoruz."

Kuşçu, ticari olsun ya da olmasın her tohumdan en az 3 kök de olsa ektiklerini anlatarak, "Tedbir alırız, olabildiğince ekeriz. 70-80 dönümü bulur bizim yaptığımız ekim." dedi.

Önceliğinin çocukların tohumları ekmeyi ve üretmeyi öğrenmesi olduğuna dikkat çeken Kuşçu, "Gıdaya erişim her canlının hakkıdır, her evde bir tohum bankası olmalıdır. Bunu yapabilirsem rahat gideceğim eve. Ev dediğim de nereden geldiysek orası." İfadelerine yer verdi.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN