İşte 10'u da gerçek hayat hikayelerinden derlenen o filmler.
İşte 10'u da gerçek hayat hikayelerinden derlenen o filmler.
Bernie - Bernie'nin Suçu Ne? Teksas'ın küçük, kırsal bir kasabasında, bir cenaze levazımatçısının yanında yardımcı olarak çalışan Bernie Tiede, kasaba halkının en sevdiği kişilerden biri. Pazarları okulda ders verir, kilise korosunda şarkı söyler ve yardıma ihtiyacı olan herkese el uzatır. Herkes Bernie'yi sever ve takdir eder.
Ters giden talihine sürekli lanet eden dul Marjorie Nugent'e banka işlerinde yardım eden Bernie, bir süre sonra kadının kendisine karşı artan ilgisi ve isteklerine yetişemez hale gelir ve günün birinde zengin Marjorie'yi öldürür ama bunu kimseye itiraf edemez. Olayın ortaya çıkmasından sonra cezaevine giren Bernie herkesi şaşırtırken filmin sonunda gerçek bir karakterin seyircinin karşısına çıkması daha da dikkat çekici oluyor.
Bernie, iyilerinde kötülük yapabileceğini herkese gösteriyor. Yönetmenliğini Richard Linklater'ın üstlendiği komedi filminin başrollerini ise Jack Black, Shirley MacLaine ve Matthew McConaughey'i paylaşıyor.
Moneyball – Kazanma Sanatı 'Oakland A' beysbol takımının başındaki isim olan Billy Beane (Brad Pitt), kısıtlı bir bütçe ile resmen yoktan bir takım var ederek zengin kuluplere meydan okuyor. Fakat bunu yaparken de beysbol sporunun temel inançlarını baştan aşağıya sarsıyor. Onun yöntemleri kabul görmese, hatta delilik diye nitelendirilse de, Beane inancını ve azmini yitirmeden bildiği yönde ilerlemeye devam ediyor.
Michael Lewis'in "Moneyball: The Art of Winning an Unfair Game" adlı eserinden Steven Zaillian ve Aaron Sorkin tarafından uyarlanan ve gerçek bir hikayeye dayanan filmin başrollerini Brad Pitt, Robin Wright ve Jonah Hill paylaşıyor. Film esnasındaki maç sahnelerinin birçoğunda gerçek maç görüntüleri kullanılıyor.
The King's Speech – Zoraki Kral Oscar ödüllerinde 12 dalda aday olan ve En İyi Film, En İyi Yönetmen dalları başta olmak üzere 4 ödül kazanan 'Zoraki Kral (The King's Speech)', İngiliz Kraliyet ailesinden VI. George'un kekemeliğini yenmesi üzerine kurulu bir dönem filmi. Sağlam oyuncu kadrosunun sürüklediği filmin öyküsü, babası V. George'un ölümünün ardından, Frederick Arthur George'un ağabeyi Edward'ın Amerikalı Wallis Simpson ile evlenmek için tahtı Albert Frederick Arthur George'a devretmesiyle başlıyor.
Fakat tahta oturan yeni kralın önemli bir engeli var. Halka hitabet etmekte sorunlar yaşayan kral çocukluğundan beri başına dert olan kekemeliğini yenmek zorundadır. Yeni kralın bu sorununu yenmesi ve onu kraliyet makamına hazırlamak için Avustralyalı konuşma terapisti Lionel Logue devreye girer...
Soul Surfer – Dalgalara Karşı Sol kolunu bir köpekbalığı saldırısında kaybeden bir sörfçünün trajik hikayesi...
Gerçek bir hikaye olduğundan şüphe edecekler için film sonunda gerçek karakter karşımıza çıkıyor.
12 Years a Slave – 12 Yıllık Esaret 1841'de New York'ta yaşayan Solomon Northup, kendisini müziğe adamış siyahi bir adam.
Özgürlüğünü korumak için verdiği tüm emekler ve mücadele yerle bir olur, hayatı kabusa döner. Bu cehennemde Solomon acıyı, şiddeti, küçük düşürülmeyi yeniden öğrenecek ve isyan etmeye cesareti olmayan bir grup insanın umutsuzluğuna şahit olacak.
Sevdiklerini ve hayatını geri almak için ne yapması gerektiğini kesinlikle bulur... İngiliz sinemacı Steve McQueen'in yönetmenliğini ve John Ridley ile birlikte senaristliğini üstlendiği filmin oyuncu kadrosunda Michael Fassbender'ın yanı sıra Brad Pitt, Benedict Cumberbatch, Paul Giamatti gibi yıldızlar da yer alıyor.
A Beautiful Mind – Akıl Oyunları John Forbes Nash kazandığı bir bursla Princeton Üniversitesi'nde öğrenim görmeye başlar. Bu süreçte parlak zekasını her daim hissettiren ve çevresindekilerle uyum sorunu yaşayan dahi Nash, inanılmaz bir teoriyi ortaya sürüp kanıtlama aşamasına kadar gelir.
Önemli başarılarından uzunca yıllar sonra Nobel Ödülü'ne layık görülen ünlü matematikçi John Nash'in gerçek hayat hikayesine odaklanan 'Akıl Oyunları', iki önemli dalda kazandığı Oscar ödülüyle başarısını kanıtlamıştı.
Önemli başarılarından uzunca yıllar sonra Nobel Ödülü'ne layık görülen ünlü matematikçi John Nash'in gerçek hayat hikayesine odaklanan 'Akıl Oyunları', iki önemli dalda kazandığı Oscar ödülüyle başarısını kanıtlamıştı.
Braveheart – Cesur Yürek Yaşanan büyük acılar sonrası yeniden memleketi olan İskoçya’ya dönen William Wallace’ın asıl amacı çiftçilik yaparak sakin bir hayat sürer. Çocukluk aşkıyla karşılaştığında bunun onu dipsiz bir uçuruma iteceğinin farkında değil.
Bir gün İngiliz askerleri, William’ın çocukluk aşkı olan Murron’a tecavüz etmeye çabalarlar. William, onu kurtarır; ancak bu Murron’un ölümüne ve bir dönemin değişimine sebebiyet verir.
Mel Gibson’un ünlü İskoç halk kahramanı William Wallace’ı hem canlandırdığı hem de yönettiği filmi kısa sürede bir fenomene dönüşmüştü.
The Texas Chainsaw Massacre -Teksas Katliamı The Texas Chainsaw Massacre filmi içerdiği ciddi şiddet sahneleri yüzünden birçok ülkede yasaklandı.
Hikaye, elektrikli testereli bir grup seri katil ve insan eti yiyen ailesinin evine yolu düşen bir arkadaş grubunun başına gelenleri anlatıyor. Katil, yüzüne kurbanlarının derilerinden yaptığı deri bir maske taktığı için “Deri surat” olarak çağrılıyor.
Gerçekte film, 1950’lerde yaşamış Wisconsin’li Edward Gein’in gerçek yaşam hikayesine dayanıyor. Gerçek bir seri katil olan “Çılgın Ed” kurbanlarının derilerinden yaptığı bir maske takıyordu ve çiftlik evini kurbanlarının ceset parçalarıyla dekore etmişti.
Gein’in insan eti yediğiyle ilgili kesin bir kanıt yok ancak deliller böyle bir olasılığın olduğunu gösteriyor. Polis katili tutuklamaya gittiğinde evindeki sobanın üstünde, tavanın içinde bir insan kalbi bulmuştu. Bu katil ayrıca ünlü Kuzuların Sessizliği filmine de ilham verdi.
Varoşlarda tam anlamıyla sefil bir hayat süren müzisyen, diğer halkla birlikte, kıtlığa ve aşağılanmalara maruz kalsa da kahramanca mücadele edecektir. Günü gelip oradan kaçma şansı bulduğundaysa başkentin harabelerine sığınacak, beklemediği bir anda gelen bir yardımla umudunu yeniden kazanacaktır. Film, En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar alan Adrien Brody'nin de filmografisinin en güçlü işlerinden biri.
Titanic - Titanik Dünyanın hatırlamak istemediği türden felaketlerden olan 'Titanik faciası', dev prodüksiyonların yönetmeni James Cameron tarafından çekilen görkemli bir film.
Teknolojinin son sürat ilerlediği bir dönemde, insanlar üstesinden gelemeyecekleri hiç bir sorun olamayacağına inanmaya başlamışlar. Bu 'Düşler Gemisi'nin yolcuları arasında Avrupa'da birkaç yıl geçirdikten sonra Amerika'ya dönmekte olan Jack adlı genç bir ressam ile nişanlısı ve annesiyle Philadelphia'ya giden Rose adlı genç bir kız da var.
James Cameron'un, seyirciye bir zaman makinesiyle yolculuk ettiği hissini uyandırırcasına gerçeğe yakın filmi 'Titanic' tam 14 dalda Oscar adayı olarak 'En İyi Film' dahil 11 ödülü kazandı. Efsanevi film 15 yıl sonra 3D teknolojisi ile 6 Nisan 2012'de yeniden sinemalara döndü.