Cumhurbaşkanı Erdoğan Kızılcahamam Kampı'nda konuştu. Erdoğan Suudi Gazeteci Cemal Kaşıkçı konusunda takipte olduğunu ve bu olayın ülkemizde gerçekleşmesinden dolayı üzüntü duyduğunu söyledi. Cezaevlerini boşlatmak için af çıkarılmayacağını belirten Cumhurbaşkanı, Adalet Bakanlığı'nın bu konuda çalışma yaptığını açıkladı.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kızılcahamam'da gerçekleştirilen AK Parti 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın kapanışında konuştu. Cumhurbaşkanı IMF ile ilgili, "Biz o defteri kapattık. Şu anda ülkemize yatırım için arayıştayız. Siyasi bağımsızlık gibi ekonomik bağımsızlığın bedelinin de yüksek olduğunu hep birlikte yaşayarak gördük. Bugün Türkiye, IMF'nin kredi desteğine ve buna bağlı teknik yardımına ihtiyaç duyabileceği seviyenin hamdolsun çok ama çok uzağında duruyor" dedi.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
''İnsanlar gibi ülkeler de partiler de sürekli sınamalara maruz kalırlar. AK Parti olarak son yıllarda siyasi ekonomik ve sosyal pek çok sınamayla karşı karşıya kaldık.
Milletimizle beraber ülkedeki milli yerli duruş sahibi kesimlerle birlikte bu tuzakların oyunların hepsini de boşa çıkarttık. Bizi en çok üzen bu ülkede siyasi alternatif konumunda bulunması gereken partinin Türk milletinin düşmanları ile aynı safta yer almış olmasıdır. Biz, en kritik dönemlerde düşmanlarımızın safında yer alanlardan, onların bize yönelmiş siyasi ve ekonomik silahlarına adeta cephane taşıyanlardan muzdaribiz.
''CHP'Yİ ONLARIN YANINDA BULUYORUZ''
Bizi üzüntüye gark eden zihniyetin en büyük temsilcisi ana muhalefet partisi CHP'dir. Gezi olaylarında vandallarla mücadele ediyoruz CHP'yi onların yanında buluyoruz.
KORKAKSIN, ÜRKEKSİN, NE MİLLİSİN NE YERLİSİN
Biz gece Atatürk Havalimanı'na iniyoruz bizden 2-2,5 saat önce Bay Kemal oradan tanklar öncülüğünde otomobile bindiriliyor Bakırköy Belediye Başkanının evinden darbeyi kahvesini yudumlayarak izliyor. Sen böyle bir adamsın. Korkaksın, ürkeksin, ne millisin ne yerlisin. Ana muhalefet partisi her zamanki gibi safını ülkesinin ve milletinin değil, karşı tarafın yanında belirleyerek, hezeyanlarla ortalığı karıştırmaya çalışıyor. Bunun adı muhalefet değildir, bunun adı fırsatçılık bile değildir. Milletin geleceğine umutla bakmaya ihtiyaç duyduğu dönemde bühtanlarla, umut cellatlığı yapmanın adı olsa olsa alçaklıktır.
IMF DEFTERİNİ KAPATTIK
Birileri bize IMF'ten size destek verelim diyor. Biz o defteri kapattık. Şu anda ülkemize yatırım için arayıştayız. Siyasi bağımsızlık gibi ekonomik bağımsızlığın bedelinin de yüksek olduğunu hep birlikte yaşayarak gördük. Bugün Türkiye, IMF'nin kredi desteğine ve buna bağlı teknik yardımına ihtiyaç duyabileceği seviyenin hamdolsun çok ama çok uzağında duruyor. Türkiye, IMF defterini tekrar açmamak üzere kapatmıştır. İlk IMF anlaşmasının altında Gürsel'in, onu takip eden dört anlaşmanın altında da CHP Genel Başkanı İnönü'nün imzası vardır Bay Kemal. Ülkemizin başına IMF musibetini saran CHP'nin geçmişi daha vahim siyasi ve ekonomik sabıkalarla doludur. Bir parti düşünün, Amerikan yardımını sevinç naralarıyla karşıladığı dönemin ardından geçen 70 yılı aşkın süreye rağmen, hala aynı zihniyette ısrar ediyor. Dünya değişmiş, Türkiye değişmiş, siyasi ve ekonomik mantık değişmiş ama CHP hiç değişmemiş. Bunun adı istikrar değil, ilkelliktir. 2019 mahalli seçimlerinde CHP'nin bir kez daha boyunun ölçüsünü alacağına inanıyorum.
''CEZAEVLERİNİ BOŞALTMAK İÇİN AF ÇIKARILMAZ''
Af meselesinden çocuk istismarına geniş yelpazeye yayılan tartışma konularında bizim öncelikli ölçümüz mahşeri vicdandır. Geçmişte çok aflar çıkarıldı. 'Bu affı çıkarır da bundan ne kadar siyasi rant elde ederiz'... Biz böyle düşünemeyiz. Geçmişte bunları gördük. Rahşan affından gördük ondan önceki aflarda gördük. Biz aynı şekilde adım atamayız. Ölçü belli. Bu ölçüye göre talimatımızı kendilerine verdik. Yapılabilecek bir şey varsa bunu en geniş anlamda çalışmalarınızı yapın bu konuda ne gibi adımlar atarız bakalım. Efendim 'Cezaevleri dolmuş.' Cezaevlerini boşaltmak için af çıkarılmaz. Adaleti tesis hukukla olur, anlık ayaküstü düzenlemelerle değil."
'KONUNUN TAKİBİNDEYİM DÜNYAYA DUYURACAĞIM'
Kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı ile ilgili de açıklama yapan Erdoğan, "Özellikle İstanbul'a giriş-çıkışlar inceleniyor savcılık ne gibi bir açıklama yapacak ısrarla beklentisi içindeyiz. Benim çok eski tanıdığım bir gazeteci arkadaşımız. Bunun ülkemizde olması çok üzücü. Bu işin takibindeyim, sonucu tüm dünyaya duyuracağım. İnşallah arzu etmediğimiz bir sonuçla karşılaşmayız" dedi.
Ak Parti’nin 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı sonrasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularına cevap veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan İstanbul Konsolosluğu’nda kaybolduğu iddia edilen gazeteciye ilişkin soru üzerine, “Şuanda İstanbul’da savcılık bu işin takibinde. İşin polisiye takibi var, istihbarat takibi var. Özellikle İstanbul’a giriş çıkışlar inceleniyor. Takipler neticesinde savcılık ne gibi bir karar verecek, biz de onun doğrusu ısrarla beklentisi içindeyiz. Ülkemizde olmuş olması bizim için çok üzücü. Cemal Bey benim çok eski tanıdığım gazeteci. Beklentim hala iyi niyetli. İnşallah o arzu etmediğimiz durum ile karşı karşıya kalmayız. Nişanlısının bu süreç içindeki beklentisi ayrı bir konu. Ben inanıyorum ki bu dünyada özellikle bizim ülkemizde bu tür bir şeyin olması hususunda özgürlüklerin takipçisi olanlar, düşünce hürriyetinden yana olanlar bu işin peşini bırakmayacaklardır. Bende Cumhurbaşkanı olarak bu işin takibindeyim, kovalıyorum. Buradan çıkacak sonuç neyse dünyaya bizler bildireceğiz. Büyükelçiliğe girişler çıkışlar hepsi inceleniyor, takip ediliyor. Havalimanından çıkışlar, gelişler hepsi takipte. Bunların da kontrolünü emniyetimiz, çeşitli birimler kovalıyor” dedi.
'ADALET BAKANLIĞI ÇALIŞMA YAPIYOR'
MHP’nin af teklifine ilişkin de Erdoğan, “Adalet Bakanlığı bir çalışmayı kendisi yapıyor. MHP’nin teklifi onların kendisine aittir, o teklifin de şüphesiz ki gerek partimizde, gerek Adalet Bakanlığımızda değerlendirmeye tabi, bizim için masaya yatırılması gereken bir özelliği vardır. Buradan ne kadar istifade ederiz, ne kadarı bize de uygundur, değildir, bunların hepsi bu değerlendirmelerin içinde ele alınacaktır. Ne kadarına katılırız, ne kadarına katılmayız, şüphesiz ki MHP’nin teklifi kendisine aittir. Biz ise AK Parti olarak nasıl bir teklifle bunun karşısına çıkarız, buna ne kadarı ile yaklaşırız bunların hepsi arkadaşlarımızın çalışmasından sonra ortaya çıkacak” diye konuştu.
'MACARİSTAN DÖNÜŞÜ BRİFİNG'
Bahçeli ile görüşüp görüşmeyeceğinin sorulması üzerine Erdoğan, “Macaristan’dan döndükten sonra arkadaşlarımız zaten çalışıyorlar, hukukçu arkadaşlarımızın yaptığı çalışmalar var, kendisinden brifingler alacağız, nasıl bir yaklaşım ortaya koyacağız bunu açıklayacağız. Macaristan dönüşü olabilir” ifadelerini kullandı.
