Teknoloji 'e-hastalıkları' doğurdu: Siberhondrik, ego sörfü, Google takibi, internet siniri

Teknoloji 'e-hastalıkları' doğurdu: Siberhondrik, ego sörfü, Google takibi, internet siniri

Teknolojinin gelişmesi, dijital araçların yaygınlaşması ve sosyal medyanın bilinçsizce kullanılması nedeniyle bireylerde nomofobi, FOMO (Fear Of Missing Out), Siberhondrik, Photolurking, Google takibi, ego sörfü, Facebook depresyonu ve cheesepodding adı verilen çeşitli 'e-hastalık'lar ortaya çıktı. Tek çere cep orucu...

Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. Ömer Akgül, internetin avuç içine sığması, tüm ekranların artık hem telefon hem de bilgisayar olarak kullanılabilmesinin ekran bağımlılığını artırdığını anlattı. Toplumda sigara, alkol ve uyuşturucunun bağımlılık olarak kabul edildiğini, teknoloji ve internetin de bir o kadar ciddi bir bağımlılık türü olduğunu ifade eden Akgül, "Bağımlılık tedavi edilmez. Kişi kendini nasıl kontrol edeceğini öğrenirse teknolojinin faydalarından daha çok yararlanıp zararlarını daha az yaşayabilir. Günümüzde her şeye bir 'tık' uzaklıkta olduğumuz ve özel hayatımızı daha şeffaf yaşadığımız için teknolojiye bağlı olarak hastalıklar gözükmektedir. Toplumda çok yaygın değilmiş gibi gelse de bu hastalıklara sahip olan insanlar bulunmaktadır" değerlendirmesini yaptı. Akgül, insanda teknolojinin yaygın kullanımıyla görülen bazı rahatsızlıkları ise şöyle sıraladı:

İŞTE O HASTALIKLAR

Nomofobi: Cep telefonu yoluyla iletişim bağlantısının kesilmesi olarak açıklanabilir. Kişi telefondan uzaklaştığında haber alamamaktan korkar ve panikler. Bu paniğinin yanında nefes darlığı, titreme, baş dönmesi gibi belirtiler de bulunmaktadır.

FOMO: Gelişmeleri takip edememe kaygısı, gelişmeleri kaçırma korkusu olarak bilinir. Birey herhangi bir gelişmeyi takip etmemenin kendisi için bir eksiklik olduğunu düşünür. Sosyal medyada arkadaşlarının durumlarından haberdar olma isteğine karşı koyamama ve durumları sürekli takip etme isteğinde olma halidir. Kişi gelişmeleri edemediğinde kendisini gergin ve kaygılı hissedebilir.

Ego sörfü: Teknolojiye düşkünlüğü olan insanlardan bazıları belirli süre aralıklarıyla kendi ismini internette aratıp, kendisiyle ilgili gelişmeleri takip eder. Bu insanlar ego sörfü denen hastalığa kapılmışlardır. Ego sörfü, online narsizm olarak da geçmektedir. Narsizm, kişinin kendini beğenmesi olarak da ifade edilebilir. İşte online narsizm terimi veya ego sörfü de kişinin yine öz severliğinin olmasıyla birlikte bunun sanal alemdeki yansımalarını incelemesi olarak açıklanabilir. Kişilerin kendisi hakkında paylaşımları, beğenileri ve yorumları takip etmekten geri duramaması da hastalığın bir başka çeşididir.

Google takibi: Bir kişinin çevresindeki kişileri sürekli olarak arama motorları aracılığıyla araştırması ve insanların neler yaptığını internetten sürekli incelemesidir ve bunu genelde gizli bir şekilde yaparlar.

Siberhondrik: Hastalık durumlarında doktor muayenesi yerine internette tedavi yöntemlerini araştırma ve uygulama hastalığıdır. İnternette hem doğru hem de yanlış bilgilerin bulunduğu herkes tarafından bilinir ancak araştırma ve öğrenme içgüdümüz olduğundan özellikle sağlıkla ilgili konularda hafif veya yoğun bir kaygı düzeyiyle hemen doktora gitmeden internetten bakıp kendimizce öğrenmeye çalışırız ve bunu yaparken doğru bilgi, yanlış bilgi ayırt etmeyiz. Teknoloji ve internet bağımlılığı yaşayan insanlar öz kontrol seviyesi düşük olduğu için siberhondrik hastalığına daha hızlı yakalanabiliyorlar.

Photolurking: Özellikle herhangi bir sosyal ağ platformunda insanların fotoğraflarına saatlerce bakarak zaman geçirmek ve bunu sürekli yapmak.

Cheesepodding: Bir kişinin internet başında geçirdiği süre boyunca internetten 'mp3' indirme hastalığı.

Facebook depresyonu: Facebook ve diğer bazı sosyal ağlar insanları depresyona eğilimli yapıyor. Özellikle genç kızların duygusal hayal kırıklıkları üzerinde tekrar tekrar konuşmaları, ruh hallerini kötü yönde etkilerken, aynı zamanda mutsuz duygular edinmelerine yol açıyor.

İnternet siniri: Mobil cihazlardaki veya bilgisayardaki performans düşüklüğünü ya da geçici sorunların önemli bir stres kaynağı ve istenmeyen olayların tetikleyicisi olduğu ifade ediliyor.

TEDAVİSİ TELEFON ORUCU

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Murat Kırık e-hastalıklarla baş etmenin en temel yolunun 'akıllı telefon orucu' yapmak olduğunu söyledi. Kırık, elektronik herhangi bir cihazının kullanılmamasının bireyde "dijital detoks" sağlayacağını, böylece kişinin dinlenebileceğini anlattı. Uzman psikolog Dilara Boztepe ise iki veya üç yaşından önce çocukların televizyon ve bilgisayar gibi teknolojik ürünlere maruz kalmaması gerektiğinin altını çizerek "Okul çağındaki çocuklara ebeveynler belli bir zaman dahilinde ve çocuklarının hangi sitelere girdiği konusunda bilgi sahibi olmak şartıyla okul ve dersleri haricinde yani bilgi amaçlı kullanım dışında günde maksimum 1-1,5 saat izin verebilirler" diye konuştu.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN