Görüyor musunuz nerelere geldi iş; WhatsApp gruplarında acayipten ve garaipten haberler paylaşılıp altından gizli anlamlar çıkarılıyor.

Van’ın kayalık bir yaylasında uçurumdan atlayarak komple telef olan şu koyun sürüsü yok mu!... Ne anlamlar yükleniyor haberine, ne anlamlar...

Hani karşı yamaca geçmek üzere bir koyunun atlamasıyla başlayan toplu intihar benzeri olay...

İlk atlayan alfa koyunu, koca sürüyü de peşi sıra sürüklüyor uçuruma.

Biri başı çekiyor, gerisi sapkın bir tarikatın transa geçmiş müritleri gibi hiç düşünmeden, gözü kapalı ardından koşuyor.

***

20 metreden aşağı ölüm çukuruna düşüyor hepsi. Ne yaptıklarını anlayana kadar canlarından oluyorlar.

Dile kolay, tam 500 koyun sereserpe yatıyor çakıldığı yerde.

Dehşet verici bir manzara...

Bir köyün bütün sermayesi, dakikalar içinde, hem de hayretten donakalmış çobanların şaşkın bakışları arasında yok oluyor.

İşte bu sıradışı hadisenin haberi, apokaliptik yani üstü kapalı mesaj, şifreli metin gibi anlamlandırılmasın mı!

Haberin zamanlamasını manidar bulan çözümlemeler mi istersiniz... ‘Seçime giderken bize bir şey mi demek istiyor bunu yazanlar’ alınganlığıyla satır aralarını didik didik okuyanlar mı...

Gazetelerinin el değiştirmesine güya içeridekilerin gösterdiği pasif direnişe bağlayan mı...Aslında, alttan alta laf sokuşturduklarına, bize subliminal bir mesaj verdiklerine yoran mı...

Gerçekte yaşanmış bu olayın haberini, esrarengiz bir rüyayı tabir eder gibi tabire kalkışan mı, altında metaforik anlamlar arayan mı, ne alametler belirdi diye bakan mı...

Sanki doğrudan söyletilmeyen, açıktan konuşturulmayan konular var da dolaylı göndermelerle, bu tür simgesel haberler üzerinden bize anlatılıyor.

İşaret diliyle, sembolik anlatıma başvurarak bize mesaj vermeye çalışılmıyorsa...Aynı gazetenin geçenlerde verdiği o yangın haberi de neyin nesiydi diye işkillenen bile var.

Bilmem kaç hektarlık orman 2 saat içinde yanmış. Nasıl olur diye bakınca anlamışlar ki öyle 2 saat işi değil.

Meğer içten içe tutuşmuş, günlerdir yanıyormuş ağaçlar.

Alevler ve duman dışa vurduğunda zaten artık çok geçmiş, fark edilene kadar kül olmuş hepsi.

‘Dışarıdan iskeletleri sağlam görünen ama içleri bitmiş bu ağaçların haberi de mi başka bir şey demeye çalışmıyor bize’ diye üsteleyenleri duyunca vahameti kavradım.

Ahali iyiden iyiye kriptoloji uzmanına dönmüş durumda.

***

Paranoyanın hangi aşamasına denk geliyor bilmem. Ama korkarım tartışma ortamı psikolojik baskı altına alındıkça, bu şifre çözme işi o kadar ilerleyecek ki... Dumanla haberleşme, Mors alfabesi üzerinden kontak kurma, kaş göz işaretiyle irtibatlaşma, dekodersiz iletişime geçmeme halleri de üç vakte kalmaz baş gösterecek.

Yarı şaka, yarı ciddi var böyle bir fenomen.

Şamatanız bol olsun, ağız tadıyla cümleten iyi bayramlar.