Dikkatimiz dağılırken neler oluyor?

İçinde Türkiye’nin de bulunduğu coğrafyada karmaşanın büyük olduğu görülüyordu; şimdi ise bunun gelişmekte ve derinleşmekte olduğu anlaşılıyor. Özellikle Suriye ve onun kadar olmasa da Irak’taki gelişmeler rahatsızlık vermeye devam ediyor. Bütün bu karmaşanın ürettiği gerilimi daha da can sıkıcı hale getiren ekonomide birdenbire ortaya çıkan döviz kurlarına bağlı olumsuz gelişmeleri de ekleyelim…

Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş’a sorulan gündemin özeti de budur.

Herkesin aklında olan ama kurcalanmayan ana soru Fırat Kalkanı operasyonunda şehit olan askerlerimize yönelik hava saldırısının kim tarafından yapıldığını hala bilmiyoruz. TSK ilk gün failin Suriye rejimine ait uçaklar olduğu değerlendirmesini kamuoyuna aktarmıştı. Ama bilgi bununla sınırlı kaldı ve ilerlemedi. Zaten önemli olan meseleyi daha da önemli hale getiren Suriye rejiminin bir saldırı yapacaksa ve hele bu bir hava saldırısı olacaksa bunu bir başka ülkenin izni olmadan; özellikle de Rusya’nın haberi olmadan yapamayacağıydı. Ankara’nın zihnini de bu ihtimalin kurcaladığı anlaşılıyor. Nitekim, bir şekilde Rusya’ya sorulmuş ve “Biz değiliz” cevabı alınmış. Kurtulmuş’un ifadesiyle şöyle: “Rusya, açıkça bu saldırıda bulunan hava araçlarının Rusya’ya ait olmadığını bizzat Putin vasıtasıyla teyit etmiştir.”

KAYNAĞI BELİRSİZ GİRİŞİMLER

Bu kez de ortaya zaten herkesin herkese çelme taktığı Suriye sahasında Türkiye’ye bu kadar açık ama bu kadar gizli bir uyarının hangi güç tarafından verildiği sorusu çıkıyor. Hem de Rus uçağının düşürülüşünün yıldönümünde… Saldırıyı Rusya yapmadığına göre Rusya’yı çok seven bir güç olmalı…

Öte yandan Türkiye, açık bir şekilde kendi güvenliğini temin etmek için bir çaba içindedir. Bunun yolu da önlemleri sınırın ötesinden almaktan geçiyor. Çünkü, başımıza ciddi bir şekilde bela olan PKK da IŞİD de oradan hareket ediyor. Savunma hattını sorunun doğduğu ve geliştiği; dahası askeri olarak güçlendiği noktadan başlatmaktan daha doğal bir şey olamaz. Hep söylüyoruz, yine tekrarlayalım, geç bile kalınmıştır.

Ama aynı zamanda sahaya giren Türkiye gibi bir ülke olunca orada zaten avantaj kazanmış güçlerin ve ülkelerin centilmence davranmasını beklemek de imkansızdır. Saldırıyı kimin yaptığından bağımsız olarak Rusya, İran, Esad rejimi başta olmak üzere herkesin Türkiye’ye karşı suratını ekşitmesi kaçınılmazdır. Türkiye de bunu biliyor ve müdahale derinliğini geliştirmekten çekinmeyeceğini ifade ediyor.

Biz adım attıkça alan daraltıcı hamleler gelecektir. Ankara’nın daha azına razı olmasını sağlamak için kaynağı belirsiz girişimler olacaktır. Bu girişimler bir yandan da Türkiye’nin ve Türkiye kamuoyunun IŞİD ve YPG dışındaki problemlere odaklanmasını önlemeyi amaçlamaktadır.

Nitekim, normal şartlarda tek başına büyük reaksiyon yaratacak Halep katliamı gibi çok önemli olaylar bile gündeme gelemiyor.

HALEP’İ DÜŞÜNMEYE İMKAN VAR MI!

Sadece dün yaşanan gelişmelere bakalım… Haftalardır Rusya uçaklarının ağır bombardımanı altındaki Doğu Halep’te stratejik önemi yüksek olan Sahur bölgesi rejim tarafından ele geçirildi. Bu, toplamda muhaliflerin birkaç güç içinde hakim oldukları alanın üçte birini kaybetmesi anlamına geliyor. Bilmem dünya için anlamı var mı ama yine son saldırılarda ölen sivillerin sayısı 650’ye ulaşmış bulunuyor. Yine ne kadar anlamlı bilinmez kadın, çocuk, sivil 300 bin kişi topu topu 30 kilometrekarelik bölgede sıkışmış durumda kaderlerini bekliyor.

Suriye’de savaş işte böylesine acımasız ve gerçeğin ne olduğuyla ilgisiz bir şekilde sürüyor.

Her durumda, her bölgede zor bir oyun… ABD’de yönetimin topallama sürecini değerlendirmek için herkes elini çabuk tutuyor ve kimse kimsenin gözünün yaşına bakmıyor. Giderek sertleşmesi kaçınılmaz karşılıklı hamle pratiğine hazır olmakta fayda vardır. Hem hükümet olarak hem de kamuoyu olarak.

Elbette dikkatimizi haritanın bütünü üzerinde toplarsak daha iyi olacak.

YORUMLAR (7)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
7 Yorum