Sır gibi saklanan ikinci adam…

24 Haziran’da seçilecek Cumhurbaşkanı’nın sahip olduğu yetkileri hatırlayalım. Bu yetkiler, anayasanın 104’üncü maddesine olabildiğince geniş ve olabildiğince sınırsız yorumlanacak bir tarzda yazılmış bulunuyor. “Süper başkanlık” dersek abartmış olmayız…

104’üncü maddenin referandumla güçlendirilmiş ve yeni sisteme uyumlu hale getirilmiş şekli özetle şöyle:

“Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Yürütme yetkisi Cumhurbaşkanına aittir.

Cumhurbaşkanı, Devlet başkanı sıfatıyla… devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını temin eder.

Kanunları yayımlar.

Kanunları tekrar görüşülmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisine geri gönderir.

Cumhurbaşkanı yardımcıları ile bakanları atar ve görevlerine son verir.

Üst kademe kamu yöneticilerini atar, görevlerine son verir ve bunların atanmalarına ilişkin usul ve esasları Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenler.

Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunları gerekli gördüğü takdirde halkoyuna sunar.

Milli güvenlik politikalarını belirler ve gerekli tedbirleri alır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi adına Türk Silahlı Kuvvetlerinin Başkomutanlığını temsil eder.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin kullanılmasına karar verir.

Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebiyle kişilerin cezalarını hafifletir veya kaldırır.

Cumhurbaşkanı, yürütme yetkisine ilişkin konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarabilir… yönetmelikler çıkarabilir.

Cumhurbaşkanı, ayrıca Anayasada ve kanunlarda verilen seçme ve atama görevleri ile diğer görevleri yerine getirir ve yetkileri kullanır.”

Tamamlayalım… Anayasa’nın başka maddelerinde tanımlanan, mesela yüksek yargı, üniversiteler ve benzeri kurulların seçiminde sahip olduğu yetkilerle birlikte, Cumhurbaşkanı’nın ülkede atayamayacağı veya görevden alamayacağı hiçbir kişi bulunmamaktadır.

***

Bir de Cumhurbaşkanı yardımcılığı var. Bir veya birden fazla yardımcı; anayasa öyle diyor. Bu makamın yetkileri de 106’ncı maddede özetle, şöyle ifade edilmiş:

“Cumhurbaşkanlığı makamının herhangi bir nedenle boşalması halinde, 45 gün içinde Cumhurbaşkanı seçimi yapılır. Yenisi seçilene kadar Cumhurbaşkanı yardımcısı Cumhurbaşkanlığına vekâlet eder ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır.

Cumhurbaşkanının hastalık ve yurt dışına çıkma gibi sebeplerle geçici olarak görevinden ayrılması hallerinde, Cumhurbaşkanı yardımcısı Cumhurbaşkanına vekâlet eder ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır.”

Bilindiği gibi, ABD sisteminde başkan adayları yardımcılarıyla birlikte seçime giriyorlar. Bizde ise bu yapılmadı, yardımcı sayısı da artırılarak bu makam Cumhurbaşkanı için bir siyasi tehlike potansiyeli olmaktan çıkarıldı. Cumhurbaşkanı istediği kadar kişiyi yardımcı olarak atar, istediğinde de görevden alır.

Hem Erdoğan hem de başta İnce olmak üzere bütün rakipleri, yardımcılarını seçildikten sonra açıklayacaklarını söyledi. En azından adaylardan biri farklı davranıp yardımcısını seçim öncesi duyurabilirdi. Yardımcısı belli olsa belki o nedenle daha fazla oy alabilir veya tersi olabilirdi. Ama her durumda bu seçmenin tercih özgürlüğü açısından daha doğru olurdu.

Eksik, fazla… Cumhurbaşkanı yardımcısı yeni sistemde yetkisiz de olsa önemlidir. İlla, anayasada yazıldığı gibi Cumhurbaşkanlığı makamının bir nedenle boşalması halinde değil, Cumhurbaşkanı görevdeyken de yardımcısı ağırlık taşıyacak. Dahası, yüksek ihtimalle o yardımcılardan birisi seçilen Cumhurbaşkanı’nın halefi olacaktır.

Bununla birlikte yardımcı veya yardımcılar ülkenin ağır yükünün taşıyıcı kolonları olarak makama uygunlukları açısından da kritik edileceklerdir. Bütün yetkilere sahip bir Cumhurbaşkanı’nın yardımcısı olmak gayet tabii liyakat ve ülkenin demokratik tecrübesine uygunluk gerektirir.

***

Yardımcı veya yardımcılar bir sır ve adaylar ipucu bile vermiyor. O zaman hiç olmazsa bir temenniye hakkımız var.

Yeni Cumhurbaşkanı’nın yardımcıları ve hatta bakanları, kendileri de bu makamlar için seçime girseydi halkın oralara uygun göreceği kalitede ve ahlakta isimlerden olmalıdır. Seçilecek Cumhurbaşkanı’nın arkasına sığınmaktan başka bir özelliği olmayan isimler o makamlara getirilirse, zaten tartışmalı olan sistem değer kaybeder, onu da söyleyelim.

YORUMLAR (46)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
46 Yorum