Bir alemi öldürmenin en kestirme yolu alimlerini öldürmektir

İslam alimleri yüz yıldan fazla bir süredir sistematik bir soykırıma tabi tutulmaktadırlar.

Parça parça, ülke ülke ve de farklı zamanlarda yaşandığı için belki sistematik bir yol olduğunu pek fark etmeyebiliriz. Ama İslam aleminin her tarafında uygun zemin oluşur oluşmaz derhal devreye sokulan bir yöntemdir bu. Bunu başta tek parti Türkiye’sinde olmak üzere bütün Müslüman ülkelerde defalarca gördük.

Her defasında aynı senaryo sahneleniyor üstelik. Önce uluslar arası ölçekte İslam’a yönelik bir karalama kampanyası başlatılıyor medya aracılığıyla, bunu pekiştirmek için de bizzat içeriden çeşitli organizasyonlara bu karalama kampanyasını haklı çıkaracak, gerekçelendirecek vahşetler işletiliyor. Böylece bütün zihinleri kapkaranlık bir pus bürüyünce de fırsatını kollayan yöneticiler alim kıyımına yöneliyor.

***

Günümüzde Batı medyasının İslam’ın değerlerine yönelik olumsuz propagandasıyla eş zamanlı olarak servis edilen DAİŞ vahşetleri de buna benzer puslu bir hava oluşturmuştur. Çeşitli bölgelerde, özellikle Müslüman azınlıkların yaşadığı Arakan gibi bölgelerde soykırımlara tanık olmamız bu yüzdendir mesela.

Müslümanların çoğunlukta oldukları Bengaldeş gibi ülkelerde de bir süredir bir idam furyası yaşanmaktadır. Son olarak birkaç gün önce Cemaat-i İslami lideri Mutiu’r-Rahman Nizami idam edildi. Hiç kuşkunuz olmasın, bağımsızlık savaşında Pakistan’ın yanında yer almak gibi akıllara ziyan birtakım gerekçeler üretilmiştir. Ama eğer bu küresel karalama kampanyası olmasaydı bu idam gerçekleşemezdi.

Çünkü genel olarak Müslümanların bu psikolojik harp yöntemiyle sindirildikleri ve adeta savunma pozisyonuna geçtikleri böyle bir dönemde idamları gerçekleştirmek çok daha kolaydır.

Bu taktik her zaman tutmuştur. Mesela ABD’ye yönelik 11 Eylül saldırısı ve bunu izleyen günlerde İslam’a karşı yürürlüğe konan menfur karalama kampanyaları olmasaydı ve Müslümanlar da bu propagandanın etkisiyle mahcup ve ezik bir konuma düşürülmüş olmasalardı bugün Batı ülkelerinde Müslümanlara yönelik bu aşağılayıcı uygulamalara başvurulmayacaktı. Suriyeli mültecilere neler yapıldığını hepimiz gördük. Terör ve şiddetle özdeşleştirilen İslam imajı bu tür insanlık dışı muamelelerde Batılıların sığındıkları en büyük bahanedir ya da gerçek kişiliklerini daha özgürce sergileyebilecekleri puslu havalar işlevini görmektedir.

İslam dünyasının zalimleri de alimlere karşı harekete geçmek için işte bu tür fırsatları kolluyorlar. Durumdan vazife çıkarıyorlar.

***

Şu halde alimler niçin kurban seçilmektedirler?

Bir memleketi verimsiz, çorak hale getirmenin, azat kabul etmez gönüllü sömürge yapmanın an kolay yolu, o memleketi bilgisiz bırakmaktır da ondan. Bir memleket için alimlerin yok edilmiş, sindirilmiş, etkisizleştirilmiş olması beyninin oksijensiz kalmasıyla eşdeğerdir çünkü.

Şayet alimleri fiziken ortadan kaldırmak için ortam elverişli değilse bu sefer de onları itibardan düşürme, silikleştirme, etkisiz hale getirme kampanyaları yürütülür. Olmadı medya aracılığıyla karikatürize edilmeleri sağlanır. Tek parti Türkiye’sinde bunun örneklerini çok gördük.

Alimleri etkisiz hale getirme yöntemlerinden biri de asıl işlevlerini görmelerini engelleyecek şekilde günlük siyasete bulaşmaları sağlanır. Günlük siyasetin içinde rol kapma yarışına giren ilim adamları ümmetin can alıcı sorunlarına ufuk açıcı çözümler bulmaktan doğal olarak uzaklaşırlar.

İslam alemi hemen hemen hiçbir sorununa çözüm üretemez hale gelmiştir bu yüzden. Bilgin olmayınca bilgi üretilemez. Yüz yıllık alim kıyımı bizi büyük ölçüde çoraklaşmış, fikir olarak erozyona uğramış bir İslam alemiyle karşı karşıya getirdi. Alimler erozyona engel olan ağaçlar işlevini görürler çünkü. Eğer tek parti Türkiye’sinde o korkunç alim kıyımları yaşanmasaydı, bugün adına PKK şiddeti dediğimiz erozyon yaşanmayacaktı.

İslam aleminin kıyısında köşesinde kalan alimleri ya da ana gövdeden uzak Müslüman azınlıkları bu kadar kolay ortadan kaldırmaya yeltenmeyeceklerdi. Alimlerdir insana dünyanın bir ucundaki mazlumların imdadına yetişme bilincini aşılayanlar.

Peygamber efendimiz “Alimin ölümü alemin ölümüdür” buyurmuştur.

Alimlerimizi birer birer öldürüyorlar. Allah İslam alemine rahmet etsin.

YORUMLAR (8)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
8 Yorum