Neyzen Baba’dan Robert de Niro’ya...

Bir “Neyzen Baba” vardı.

Bir garip ihtiyar. Elinde ney, sırtında eski bir palto. Yaz-kış tarihi çınarın dibinde. Ya hayır duada bulunurdu ya homurdanırdı; ortası yoktu. Ney üfürmeye başladığında sokak kedileri üşüşmeye başlardı etrafına. Biraz sonra başlayacak ziyafetin habercisiydi bu ses.

Çınaraltı’na ne zaman yolum düşse uğrardım Neyzen Baba’ya. Elime esans damlatırdı. Bazan dalgınlıkla fark etmeden geçerdim. Homurtusundan payıma düşeni alırdım.

***

Bir de “İlimadamı” vardı. Neyzen babanın ikizi. O da yaz kış aynı giysiler içindeydi. Her yönüyle Neyzen Baba’yı andırırdı. Ama bağırıp çağırmazdı öyle. Daha doğrusu öfkelenmezdi hiç. Sürekli hüzünlü ve düşünceliydi. Mendil satardı küçük tablasında. Ne zaman yanına uğrasam önce bir mendil uzatır, sonra Bosna’daki, Çeçenistan’daki katliamlarla ilgi bir şeyler mırıldanırdı hüzünle.

Madde ötesi varlıklara meraklıydı İlimadamı. Bu konularda ilim sahibi olduğu rivayet edilen Filozof Cemal’in yakasına yapışırdı her gördüğünde:

“Bosnaya niye ordularını göndermiyorsun hazret?

“Yahu, ben ne anlarım o işlerden?”

“Anlarsın anlarsın... Gizlemeye çalışma!”

Yıl 1990. Kuş Sayfaları isimli bir tv dizisi çekiyoruz. Bendeniz dizinin senaristi idim. Yönetmen Okan Uysaler.

Nitelikli, işini son derece ciddiye alan bir adamdı Okan. Dönemin ünlü dizilerine imza atmıştı. Hoşsohbetti. Ne var ki biraz stresli idi çalışma hayatında.

Bir gün sete uğradım. Oyunculardan birine sinirlenmiş sanırım. Set dönüşünde direksiyona geçti. Prodüksiyon amiri Dursun Tosun’un uyarısına rağmen öndeki otomobile hızla bindirdi. “Oh bee” dedi, “biraz rahatladım!”

Aslında pek de rahatlamış görünmüyordu. Atmosferi dağıtmak gayesiyle değişik bir mekâna, Sinanpaşa Medresesi’ne davet ettim.

İlk kez geldiği bu otantik mekânı pek sevmişti yönetmenimiz. Özellikle de Neyzen Baba’yı. “Şu ilginç adamın yakınına oturalım” dedi.

Neyzen Baba her zamanki gibi ney üfürüyordu. Hemen yanında İlimadamı fasıl geçiyordu:

“Ömrün şu geçen neşvesi tam olsun erenleeer. “

Neyzen Baba’nın hayat hikayesine dair bir şeyler fısıldadım.

Okan: “Yahu dedi bu adamın hayatı ne güzel film olur. Robert de Niro bile reddedemez böyle bir projeyi.”

İlimadamı kulak kabartmış olmalı ki merakla sordu:

“O da kim?”

Okan: “Dünyanın en büyük artisti.”

“Hiç kimseye büyük deme evlat. Nereli bu adam?”

“Amerikalı.”

“Her neyse... Kimseye böyük deme. O böyük dediğin adam kalkar da taaa Amerika’dan senin ayağına gelir.”

“Nasıl gelecekmiş.”

“Gelir işte hem de bu mekâna.”

Parmağıyla kahvenin bir köşesini işaret etti. “Hem de aha şu köşecağıza oturur. Amma velakin kimseye böyük deme.”

Okan hafifçe gülümseyerek:

“Telefon numaramı vereyim, gelirse beni haberdar et.”

“Telefondan melefondan anlamam, evlat; amma kimseye böyük deme.”

Kahvelerimizi yudumlarken dostlukları ilerledi.

***

Kuş Sayfaları’nın çekimi tamamlandı. Ne var ki, bir kalp krizi sonucu kaybettik Okan’ı.

Aradan birkaç yıl geçti. Bir akşam vakti yine aynı medresedeyim. Birkaç arkadaş sohbet ediyoruz.

Neyzen Baba yine kendinden geçmiş gibi ney üfürüyor. Yanında ilimadamı. Huşu içinde:

“Ömrün bu geçen neşvesi tam olsun erenler.”

Biraz sonra şair Şaban Abak dostumuz merakla mırıldandı.

“Yahu, şu adam Robert de Niro değil mi?”

Bakışlar dostumuzun işaret ettiği noktaya çevrildi. Ünlü aktör bir köşede oturuyordu. İlimadamı’nın daha önce işaret ettiği köşede. (Ertesi günkü gazetelerden öğrendiğimize göre bir proje için mekân bakmak amacıyla İstanbul’a yol düşürmüş.)

Aklıma birden İlimadamı’yla Okan’ın sohbeti geldi.

İlimadamı’na baktım. Ne “büyük” artist umurundaydı ne de ona çevrilen meraklı bakışlar. Mırıldanıyordu kendi kendine:

“Ömrün bu geçen neşvesi tam olsun erenleeer.”

***

İlimadamı, bir apartman girişinde can verdi soğuk bir kış gecesi.

“Evvel giden ahbaba selam olsun erenler.”

YORUMLAR (17)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
17 Yorum