Kılıçdaroğlu'ndan montaj video tepkisi: Bu kadar iftiradan Allah'a sığınıyorum

Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı CHP lideri Kılıçdaroğlu katıldığı canlı yayında montaj video polemiğine ilişkin "Sahte video üreten kişiye ne denir? Sahtekâr denir değil mi? Devletin Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan bir kişi nasıl sahtekârlık yapılabilir. Allah'a sığınıyorum. Bu kadar iftira, düzeysizlik Cumhuriyet tarihinde hiçbir zaman olmadı. Keşke karşıma gelse de 'yemin et' derim, 'Allah'a inanıyorsun yemin et' derim. Niye iftira atıyorsun?" dedi.

Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Habertürk TV'de gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kendisini hedef alan montajlı videolara tepki gösteren Kılıçdaroğlu, "Biz hiçbir zaman seçim kampanyasını bu kadar kara ve lekeli olduğunu hiç düşünmedik. Aklımın ucundan bile geçmedi. Hayatımın bütün evresinde teröre karşı çıkan birisi için bu kadar ahlaksız, düzeysiz bir iş nasıl yapılabilir. Sahte video üreten kişiye ne denir? Sahtekâr denir değil mi? Devletin Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan bir kişi nasıl sahtekârlık yapılabilir. Allah'a sığınıyorum. Bu kadar iftira, düzeysizlik Cumhuriyet tarihinde hiçbir zaman olmadı. Keşke karşıma gelse de 'yemin et' derim, 'Allah'a inanıyorsun yemin et' derim. Niye iftira atıyorsun? Allah aşkına, madem montajsa, sen Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyorsun. Bir montajı kalkıp da nasıl gösterirsin. İnsanda biraz ahlak, erdem olmaz mı? Böyle bir rezalete nasıl izin verirsin?" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle;

"Hala enkazı kaldırılmayan olduğu yerleri gördüm. Yapılacak çok iş var. Seçim sürecinde orası unutulur gibi oldu. Yaz ayları geldi, ciddi sorunlar çıkabilir. İktidarın burayla ilgili bir şeyi yok. Pek çok sorun var. Sorunlarla ilgilenen iktidar yok. Erdoğan istiyorsa beraber gidebiliriz, vatandaşı dinleyebiliriz. Arada bir miktar para veriyorlar. Bunlar doğru değil, sağlıklı ve tutarlı kararlar alınmalıdır.

"ŞU KONULARDA UZLAŞTIK DİYE BİR TABLO YOK"

Yarın 11'de açıklayacağız. Ortaklaştığımız konu Türkiye'nin bugün içinde olduğu durum. Sığınmacılar, terör, anayasanın ilk 4 ve 66. maddesi var, yolsuzluklar var. Görüşme trafiği sonlanmadı. Diğer bileşenlere şu konularda uzlaştık diye bir tablo yok. İttifak'ın genel başkanlarını da büyükşehir belediye başkanlarını da doğal olarak bilgilendireceğim. Zaten kamuoyu bilecek.

"GİDİŞTEN RAHATSIZIZ, DEĞİŞMESİNİ İSTİYORUZ"

Hemen oturup anlaşma yaptık değil. Görüşmeler devam ediyor. Ümit Bey ile 3 kez yan yana geldim. Bugün de bir araya geldim. Tamamen ülke çıkarları üzerine mutabakat çalışması var. Biz de onlar da gidişten rahatsızız, değişmesini istiyoruz.

"DAHA ÖNCE SİZE DESTEK VERENLER SİZİN KÖLELERİNİZ DEĞİL"

Oylar bir kişiye gitmez, hedefe gider; beklenti kişiye özgü değil. O zaman insanları robot olarak düşünürsünüz. Daha önce size destek verenler sizin köleleriniz değil. Siyaseten bir kişi durduğu yeri bilmeli. Bu ahlaki bir şeydir. Sahte maskeler düştü.

"SAĞLIKLI EKONOMİ POLİTİKASI İSTİYORSANIZ KILIÇDAROĞLU'NA VERECEKSİNİZ"

Birinci turda sonuç alacağımızı düşünüyorduk ama iki taraf da beklenen sonucu alamadı. Şimdi 2 lider var ve tek bir oy pusulası ve seçime gideceğiz. Bu bir referandum. Siz anayasanın ilk 4 maddesini değiştirmek istiyorsanız Erdoğan'a vereceksiniz. Kadın haklarının kısıtlanmasını istiyorsanız Erdoğan'a vereceksiniz. Sığınmacılar Türkiye'de kalsın, yenileri de gelsin diyorsanız Erdoğan'a vereceksiniz. 2 yıl içinde kendi ülkelerine göndereceğim diyorsanız Kılıçdaroğlu'na vereceksiniz. Dolar 30 liraya çıksın, fakir kitle olarak daha da büyüsün istiyorsanız Erdoğan'a vereceksiniz, daha sağlıklı ekonomi politikası istiyorsanız Kılıçdaroğlu'na vereceksiniz.

"600 MİLLETVEKİLİ GÖTÜRECEĞİMİZ TÜM YASALARA EVET DİYECEKLER"

Hiçbir dezavantaj yok, tam tersine Türkiye için büyük bir yarar. Parlamentoyu ve AK Parti'yi rahatsız edecek neden kanun götürelim. Hepsi toplumun yararına olacak. Her kuruşun denetimi yapılacak, bize neden itiraz etsinler. Bu konuda hiç kimse en ufak bir endişeye kapılmasın. 600 milletvekili götüreceğimiz tüm yasalara evet diyecekler.

"BİR CUMHURBAŞKANI MONTAJ YAPAMAZ, MONTAJA SIĞINAMAZ"

Bir seçim kampanyasının iktidar tarafından bu kadar kirli, kötü, bu kadar yalana dayalı bir kampanya olduğunu hiç düşünmedik. Bana söyler misiniz, vicdanı olan tüm vatandaşlarıma soruyorum. Ya nasıl olur da beni Kandil'de, ben gideceğim de ortak video düzenleyeceğiz. Hayatımın bütün evresinde teröre karşı çıkan birisi için bu kadar ahlaksız, bu kadar düzeysiz bir şey nasıl yapılabilir. Sahte video üreten kişiye ne denir, sahtekar denir. Devletin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan bir kişi nasıl sahtekarlık yapabilir? İnsanda biraz ahlak olur. Bunlarda Allah'a inanç da yok. Kandil'in anahtarı senin cebinde, beni neden suçluyorsun? Bir montajı nasıl gösterirsin. Bir insanda ahlak erdem olmaz mı? Sen buna nasıl izin verirsin? Bir cumhurbaşkanı montaj yapamaz, montaja sığınamaz.

"BU KADAR İFTİRA, DÜZEYSİZLİK CUMHURİYET TARİHİNDE HİÇBİR ZAMAN OLMADI"

Biz hiçbir zaman seçim kampanyasını bu kadar kara ve lekeli olduğunu hiç düşünmedik. Aklımın ucundan bile geçmedi. Şu aklınıza gelir miydi Allah aşkına! Efendim sen teröristlerle berabersin. Dün akşam TRT'de ne söyledi? Kandil'de ortak bir şeyler yapmışız. Görüntüler mi çıkmış, öyle bir şey söyledi. Sözde kampanya yapmışız. Ondan sonra gazeteci arkadaş 'anlayamadım' diyor. Sonra montajlı falan. Vicdanı, ahlakı, erdemi ve inancı olan herkese soruyorum; nasıl olur da beni Kandil'le, gideceğim de ortak program, video, görseller. Hayatımın bütün evresinde teröre karşı çıkan birisi için bu kadar ahlaksız, düzeysiz bir iş nasıl yapılabilir. Sahte video üreten kişiye ne denir? Sahtekâr denir değil mi? Devletin Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan bir kişi nasıl sahtekârlık yapılabilir. Allah'a sığınıyorum. Bu kadar iftira, düzeysizlik Cumhuriyet tarihinde hiçbir zaman olmadı. Keşke karşıma gelse de 'yemin et' derim, 'Allah'a inanıyorsun yemin et' derim. Niye iftira atıyorsun? Kandil'in anahtarı senin cebinde. Telefonlar senin cebinde. Beni suçluyorsan karşıma çıkacaksın karşıma. Kendini erkek olarak görüyorsan erkek olarak karşıma çıkacaksın. Nedir bu rezalet. Biz bunu hiç düşünmedik. Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişinin bu kadar alçalacağını hiç düşünmedik. Eleştirebilir, saygı gösteririm. Yalan, iftira, karalamalar üzerine aşağılık bir kampanyayı hiç düşünmedim. Gerçekten Allah büyüktür. Rahmetli babam 'oğlum sen doğru dur eğri belasını bulur'. Allah aşkına, madem montajsa, sen Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyorsun. Bir montajı kalkıp da nasıl gösterirsin. İnsanda biraz ahlak, erdem olmaz mı? Böyle bir rezalete nasıl izin verirsin. Sen Cumhurbaşkanısın. Ben bu ülkenin cumhurbaşkanıyım, benim önüme bunu getirmeyin, dersin. Biz bunu hiç hesaplamadık.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (12)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Güncel Haberleri