Gazze’nin Tal el-Hava mahallesinde yaşayan Doghmosh ailesi, 22 Kasım 2023’te tek bir gün içinde İsrail keskin nişancılarının hedefi oldu. Guardian ve uluslararası araştırmacı gazetecilerin beş ay süren soruşturması, ailenin fertlerinin birer birer nasıl vurulduğunu, ölülerini almak isteyenlerin dahi hedef alındığını ortaya çıkardı. Olay, İsrail ordusunun sivillere karşı sistematik bir öldürme pratiği izlediğine dair güçlü kanıtlar sundu.
BİR AİLE YOK OLDU
22 Kasım 2023 günü Gazze’nin kuzeyinde, Doghmosh ailesi için sıradan başlayan gün birkaç saat içinde kabusa dönüştü. Önce 26 yaşındaki Mohammed, ardından kardeşi Salem, sonra baba Montasser ve son olarak kuzenleri hedef oldu. İsrail ordusunun “hayalet” (refaim) adıyla anılan keskin nişancı timi, aileyi adım adım yok etti.
Olayı araştıran Guardian, ARIJ, Der Spiegel ve ZDF’nin ortak çalışmasına göre; baba oğullarının bedenlerini defnetmek isterken vuruldu, yardıma koşan kuzen ağır yaralandı. Yakınlardaki başka bir kuzen ise eve dönüş yolunda öldürüldü. Tanıklar, “kim cesetlere yaklaşmaya çalıştıysa hedef alındı” diyor.
GÖRÜNMEZ GÜENLİK HATLARI
Soruşturma, İsrail askerlerinin bölgede sivil halkı bilgilendirmeden “görünmez güvenlik hatları” çizdiğini ve bu hattı geçen 18-40 yaş arası her erkeği “hedef” kabul ettiğini ortaya çıkardı. İsrail ordusunun eski askerleri de bu uygulamayı doğruluyor: Önce bir kişi vuruluyor, ardından yardım için gelen herkes “ortak” sayılarak öldürülüyor.
Stanford Üniversitesi’nden uluslararası hukuk profesörü Tom Dannenbaum’a göre, uluslararası hukuka göre ölüleri toplamak ve yaralılara yardım etmek korunmuş haklar arasında. Bu nedenle Doghmosh ailesine yapılan saldırı açıkça “savaş suçu” niteliği taşıyor.
GERİYE KALAN ACI
Anne Fayza Doghmosh, videolardan oğullarını tanıdığında gözyaşlarını tutamadı. Olaydan iki yıl sonra hâlâ adalet beklediklerini söyleyen aile üyeleri, “Biz affetsek bile Allah affetmeyecek” diyerek tepkilerini dile getirdi.
DALGA GEÇTİLER
Guardian’ın ulaştığı görüntülerde, İsrail keskin nişancılarının kendi aralarında “ilk eliminasyon”, “ikinci eliminasyon” diyerek sivil ölümlerini kayda aldıkları görülüyor. Araştırmacıların sorularına ise İsrail ordusu yalnızca “uluslararası hukuk çerçevesinde hareket ediyoruz” açıklamasıyla yanıt verdi.
Olay, Gazze’de on binlerce sivilin öldürüldüğü süreçte, uluslararası kamuoyunun İsrail’e yönelttiği “sistematik sivil katliam” ve “soykırım” suçlamalarını bir kez daha gündeme taşıdı.
