İç borç ödemelerinde zorlu bir döneme giren Hazine, yeni borçlanmalara arka arkaya start verdi. Önceki gün düzenlelnen 217 günlük bono ihalesine ve dün düzenlenen 2 devlet tahvili ihalelerine katılım yoğundu. İlan edilen borçlanma rakamının çok daha üzerinde taleple karşılaşılmasının en büyük nedeni ise devlet kağıtlarına verilen yüksek faizler oldu. 217 gün vadeli bono ihalesinde basit faiz yüzde 38,25, bileşik faiz yüzde 41,13 olarak kayıtlara geçti. Nominal teklifin 82 milyar 88,4 milyon lirayı bulduğu ihalede, nominal satış 27 milyar 927,4 milyon lira, net satış 22 milyar 741,9 milyon lira olarak gerçekleşti. Kamudan gelen 3 milyar 75 milyon liralık teklifin tamamının karşılandığı ihalede, piyasa yapıcılarından 16 milyar 528,6 milyon liralık teklif alındı ve bu kesime 8,3 milyar liralık satış yapıldı. Hazine, böylece ihalede toplam 34 milyar 116,9 milyon lira borçlandı. Benzer durum dün ihalesi yapılan 2 yıllık 13.10.2027 vadeli tahvil ve 5 yıllık 02.10.2030 vadeli tahvil için de geçerliydi. Her iki ihaleye de getirisinin cazip olması nedeniyle yüksek talep geldi. Uzmanlar getirileri enflasyon oranlarıyla da karşılaştırdı. Karar Ekonomi’ye görüşlerini bildiren uzmanlar borçlanmanın soluksuz devam ettiğine dikkat çekerek, “Borçlanmada faiz oranlarına da dikkatinizi çekerim, enflasyonun hayli üstünde, demek ki açıklanan enflasyon oranlarının gerçeği yansıtmadığı buradan da belli oluyor. Öte yandan ülkemizde iç borç faiz ödemesi anapara ödemesini geçeli inanın çok oldu” ifadelerini kullandı.
MEVDUATTAN DAHA KAZANÇLI
Hazine, dün de 2 ve 5 yıl vadeli iki sabit kuponlu tahvil için ihale gerçekleştirdi. 2 yıl vadeli sabit kuponlu tahvil ihalesinde net 20 milyar 351,6, milyon lira satıldı. İhale öncesi yapılan 20 milyar 50 milyon lira ROT satışla birlikte toplam satış tutarı 40 milyar 401,6 milyon liraya ulaştı. 47 milyar 905milyon lira teklifin geldiği ihalede satışların nominal tutarı 19 milyar 793,9 milyon lira oldu. Yeniden satışa çıkan tahvilin bileşik faizi en düşük yüzde 39,69, ortalama faizi yüzde 39,99, en yüksek faizi yüzde 40,06 seviyesinde oluştu. Basit faiz ise ortalama yüzde 36,64 olarak gerçekleşti. Tahvilin minimum fiyatı 102.744 ve ortalama fiyatı 102.817 lira oldu. Hazine 5 yıl vadeli sabit kuponlu tahvil ihalesinde ise net 3 milyar 120,4 milyon lira satış yaptı. İhale öncesi yapılan 4 milyar lira ROT satışla birlikte toplam satış tutarı 7 milyar 120,4 milyon TL’ye ulaştı. 18 milyar 227 milyon lira teklifin geldiği ihalede satışların nominal tutarı 3 milyar 25 milyon lira oldu. Yeniden satışa çıkan tahvilin bileşik faizi en düşük yüzde 36,65, ortalama faizi yüzde 36,72, en yüksek faizi yüzde 36,76 seviyesinde oluştu. Basit faiz ise ortalama yüzde 33,86 olarak gerçekleşti. Tahvilin minimum fiyatı 103.082 lira, ortalama fiyatı 103.154 lira seviyesinde oluştu. Tahvil ihalesinde satılan kağıtlar bugün ihraç edilecek. 2 yıl vadeli yüzde 18,39 kupon ödemeli tahvilin itfa tarihi 13 Ekim 2027. Yüzde 16,95 kupon ödemeli 5 yıl vadeli tahvilin itfa tarihi ise 2 Ekim 2030. Uzmanlar iç borçlanmalarda stopajın sıfır olduğunu hatırlatarak, “Yani yüzde 41.25 brüt mevduatın, net getirisi yüzde 34.03. Faizler mevduat getirilerinin ufak da olsa üzerinde. Para mevduattan çıkıp Hazine kağıtlarına da gelebilir” değerlendirmesinde bulundu.
HER GÜNE 13 MİLYARLIK FAİZ ÖDENECEK
Hazine’nin, gelecek yılın ocak ayında bir rekor daha kıracağına vurgu yapan uzmanlar, bu rekorun pek de hayırlı bir rekor olmadığını söyledi. Nitekim, Hazine, tarihin en yüklü aylık iç borç faiz ödemesini gelecek yılın ocak ayında yapacak. 2026’nın ilk ayında ödenecek iç borç faizi daha önce de ekonomi sayfalarında haberleştirdiğimiz gibi tam 406,7 milyar lira. Ocakta anapara geri ödemeleri de 174,9 milyar lira. Uzmanlar rakamın büyüklüğünü farklı hesaplamalarla da gözler önüne seriyor ve bir ayda ödenecek 406,7 milyar liralık faizin her gün için ortalama 13 milyar liralık ödemeye denk geldiğini dile getiriyor. Hazine Kasım-Ocak dönemi toplamında ise 175 milyar lirası anapara ve 610 milyar lirası faiz olmak üzere 785 milyar lira iç borç geri ödemesi gerçekleştirecek. Dış borç geri ödemelerinin TL karşılığının ise yaklaşık 286 milyar lira olması öngörülüyor. Hazine toplamda 848 milyar liranın üzerinde iç borçlanma planlarken, bu yaklaşık yüzde 120,4’lük bir iç borç çevirme rasyosuna denk geliyor.
FITCH'TEN TÜRKİYE İÇİN RİSK ALARMI
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye’nin borç sermayesi piyasasının 2026’da da büyümeye devam edeceğini açıkladı. Kuruluşun yayımladığı rapora göre, borç sermayesi bakiyesi 2025’in üçüncü çeyreğinde yıllık yüzde 19,5 artarak 505 milyar doları geçti. Fitch, bu tutarın gelecek yıl 550 milyar dolara ulaşmasını bekliyor. Raporda, “Yüksek dış finansman ihtiyacı, yaklaşan borç vadeleri ve fonlama kaynaklarını çeşitlendirme çabası, borç sermayesindeki büyümeyi desteklemeyi sürdürecek” denildi. Ancak Fitch, piyasanın döviz ve faiz oynaklıkları, jeopolitik riskler ve yüksek enflasyon gibi kırılganlıklara açık olduğuna da dikkat çekti. Fitch Küresel İslami Finans Başkanı Bashar Al Natoor, Türkiye’deki sukuk piyasasının 2025’in ilk dokuz ayında dikkat çekici bir büyüme kaydettiğini belirtti. Al Natoor, “Mali konsolidasyon çabalarına rağmen borç sermayesi ihraçlarının kamu kağıtları öncülüğünde artacağını öngörüyoruz. Bankalar ve şirketler ise fırsat buldukça piyasa varlıklarını genişletebilir” dedi. Fitch verilerine göre sukuk bakiyesi, 2025’in üçüncü çeyreği itibarıyla yıllık yüzde 35,9 artışla 39,4 milyar dolara yükseldi. Bu oran, tahvil piyasasındaki yüzde 18,3’lük artışın iki katına denk geliyor. Böylece sukukun Türkiye’nin borç sermayesi içindeki payı yüzde 7,8’e çıktı.
