BARAN BEKİ
Elektrikli dönüşümün lüks otomobil pazarında yarattığı sarsıntı, Porsche cephesinde derinleşirken, markanın iki önemli yöneticisinden farklı mesajlar geliyor. Volkswagen Grubu’nun elektrikli araç stratejisinde radikal değişikliklere gitmesine zemin hazırlayan bu çelişkili söylemler, markanın geleceğine dair merakları artırıyor.
Hani devrim elektrikliydi? Volkswagen, Nova Projesini devreye soktu: Yeni içten yanmalılar yolda
Porsche Almanya'nın başına iki ay önce geçen Robert Ader, göreve yoğun bir gündemle başladı. Markanın yılın ilk altı ayındaki yeni tescil rakamları, bir önceki yıla göre yaklaşık %25'lik bir düşüşle 16.500 adet civarında seyretti. Bu düşüşte, üretimi sonlanacak olan 718 serisi, Macan'daki model değişimi ve bazı modellerdeki teslimat zamanlamaları gibi özel faktörlerin etkili olduğu belirtiliyor. Ancak Ader'e göre resmin tamamı bu değil; markanın geleceği için hem zorluklar hem de önemli fırsatlar bir arada bulunuyor.
SATIŞLARDAKİ DÜŞÜŞÜN NEDENLERİ
Robert Ader, Automobilwoche'ye verdiği demeçte, yılın ilk yarısındaki düşüşün beklentileri dahilinde olduğunu belirtti. Özellikle içten yanmalı motorlu modeller olan Panamera, Cayenne ve efsanevi 911'in satış performansının iyi gittiğini ifade etti. 911 GTS gibi popüler versiyonlara olan yoğun talebin karşılanmakta zorlanıldığı da vurgulandı.
Satışlardaki genel düşüşün arkasında yatan ana nedenler ise şöyle sıralanıyor:
718 Serisi: Üretimi yılın son çeyreğinde bitecek olan 718 model ailesinde sunulan versiyon sayısı azaldı.
Macan'da Model Değişimi: Geçen yıl içten yanmalı motora sahip Macan'a olan yüksek talep, bu yılki karşılaştırma rakamlarını olumsuz etkiledi.
Burada Ader kendisiyle çelişmiş biraz. İçten yanmalı olan Macan'a talep yüksektiyse ve elektrikliye olan talep ona göre az ise, bu neden karşılaştırma rakamlarını olumsuz etkilesin ki?
Teslimat Zamanlamaları: 2023'te yenilenen Cayenne'in birçok teslimatı 2024'e sarkarken, geçen yaz tanıtılan yeni 911'in de henüz tüm versiyonları piyasaya çıkmadı.
"MÜŞTERİLERİN KAFASI BİRAZ KARIŞIK"
Ader, mevcut ekonomik ve jeopolitik ortamın, Porsche gibi hobi ve duygu odaklı ürünlerin satışını zorlaştırdığını kabul ediyor. Automobilwoche'ye yaptığı açıklamada, "Son haftalarda dünya çok değişkendi ve insanlar birçok şeyi düşünüyor. Yeni bir spor otomobil satın almak bu listenin başında yer almayabilir. Yani her şey sadece istatistik değil. Şu anda kafası biraz karışık olan müşteriler de var" ifadelerini kullandı.
Acaba gerçekten müşterilerin mi kafası karışık yoksa Porsche Almanya'nın başındaki Robert Ader'ın mı?
Markanın Almanya'daki satış potansiyeli sorulduğunda ise Ader, orta vadede (üç ila beş yıl) 2024 seviyelerinin gerçekçi bir hedef olduğunu, hacimden çok müşteri memnuniyetine ve değer odaklı satışa öncelik verdiklerini belirtti.
ELEKTRİKLİ MODELLER VE İKİNCİ EL DEĞERİ
Elektrikli modellerin performansı hakkındaki eleştirilere katılmadığını belirten Robert Ader, "Bunu bu şekilde imzalamazdım" diyerek iddialı bir duruş sergiledi. Elektrikli Macan'ın kendi segmentinde %30, Taycan'ın ise %20 pazar payına sahip olduğunu hatırlatan Ader, dönüşümün birkaç yıl önce beklenenden daha yavaş ilerlediğini ancak kararlılıkla devam ettiğini söyledi.
Taycan'ın zayıf ikinci el değerlerine sahip olduğu yönündeki iddialara ise DAT gibi güvenilir kaynakları referans göstererek yanıt verdi: "Üç yaşındaki bir Taycan'ın ikinci el değeri yaklaşık %50 seviyesinde. Bu, birçok içten yanmalı motorlu araçla karşılaştırılabilir bir oran".
Maalesef İngiltere gibi pazarlar da Ader'ın bu söylemine karşı çıkar nitelikte. Hem de kapı gibi.
BAYİ KARLILIĞI VE YENİ NESİL SHOWROOMLAR
Porsche bayilerinin karlılığı da markanın öncelikleri arasında yer alıyor. Geçen yıl bayilerin ortalama %3.4 karlılık elde ettiğini ve bu oranın sektör ortalamasının oldukça üzerinde olduğunu belirten Ader, pandemi dönemindeki %5'lik rekor seviyelere ulaşılmasa da pandemi öncesi dönemin (yaklaşık %2,5-%3) üzerinde kalındığını vurguladı.
Marka, aynı zamanda perakende ağını da dönüştürüyor. Maliyetleri artan "Destination Porsche" konsepti için standartlarda ayarlamalar yapılarak inşaat maliyetlerinde %10 ila %20 arasında tasarruf sağlandı. Bunun yanı sıra, şehir merkezlerinde daha küçük ve erişilebilir alanlar sunan yeni konseptler de hayata geçiriliyor. Haziran sonunda Baden-Baden'de Almanya'nın ilk Porsche Studio'su açıldı. Bu konseptle, markanın alışveriş merkezleri veya oteller gibi merkezi lokasyonlarda yeni müşteri kitlelerine ulaşması hedefleniyor. Stuttgart ve Sylt'ta da benzer konseptlerin faaliyete geçtiği belirtildi.
Ader'e göre, dijitalleşme artsa da doğrudan müşteri teması vazgeçilmez. Müşterilerin sadece %5'i bir aracı tamamen dijital olarak rezerve ediyor; çoğunluk satın alma sürecinin bir noktasında bayiye gelmeyi tercih ediyor. Bu nedenle Porsche, dijital ve fiziksel kanalları kusursuz bir şekilde birleştiren bir müşteri deneyimi sunmaya odaklanıyor.
PORSCHE’DE ELEKTRİKLİ DÖNÜŞÜM İKİLEMİ
Volkswagen Grubu CEO’su Oliver Blume, elektrikli mobilitenin lüks segmentte henüz tam anlamıyla karşılık bulamadığını ve bu nedenle kısa vadede içten yanmalı motorlara geri dönüşün kaçınılmaz olduğunu açıkça ifade etmişti. Blume’ın bu yaklaşımı, Porsche’nin elektrikli modellerinde yaşanan satış düşüşleri, ikinci el değer kayıpları ve Çin pazarındaki zorluklarla somutlaşırken, markanın içten yanmalı motorlara yönelik stratejik yatırımlarını da hızlandırdı. Bu durum, elektrikli araçların lüks algısında henüz istenen seviyeye ulaşamadığını ve Porsche’nin Ferrari benzeri bir lüks marka olma hedefinde ciddi engellerle karşılaştığını gösteriyor.
Porsche'nin milyarlarca euro'luk elektrikli rüyası kabusa döndü!
STRATEJİK DENGE ARAYIŞI
Öte yandan, Porsche Almanya'nın başına geçen Robert Ader, elektrikli modellerin kendi segmentlerinde kayda değer pazar payları elde ettiğini ve markanın elektrikli dönüşümünü kararlılıkla sürdürdüğünü savunuyor. Ader, içten yanmalı motorların önemini kabul etmekle birlikte, elektrikli araçların da Porsche’nin geleceğinde kritik bir yer tuttuğunu vurguluyor. Bu yaklaşım, markanın dijitalleşme ve müşteri deneyimini ön planda tutan yeni perakende stratejileriyle birleşerek, Porsche’nin hem içten yanmalı hem de elektrikli araçlarda dengeli bir büyüme hedeflediğinin işaretlerini veriyor.
Bu iki farklı bakış açısı, Porsche’nin elektrikli araçlar ve içten yanmalı motorlar arasında kurmaya çalıştığı hassas dengeyi ve Volkswagen Grubu’nun stratejik dönüşümünü anlamak için kilit önemde. Markanın gelecekteki hamleleri, bu çelişkili vizyonların nasıl harmanlanacağına bağlı olarak şekillenecek.
