Yıl sonu tahmini çift haneye çıktı

Yıl sonu tahmini çift haneye çıktı

Naci Ağbal'ın görevden alınmasıyla TCMB Başkanlığına getirilen Şahap Kavcıoğlu, ilk rapor sunumunu gerçekleştirdi. Yılın ikinci enflasyon raporunu açıklayan Kavcıoğlu, ''Enflasyonun 2021 sonunda yüzde 12.2 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz'' dedi. 2022 beklentisi de yarım puan artışla yüzde 7,5 oldu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, 2021 yılının ikinci enflasyon raporunu açıklamak üzere basın bilgilendirme toplantısı düzenledi. Kavcıoğlu, ''Enflasyonun 2021 sonunda yüzde 12.2 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz'' dedi. Buna göre, 2022 beklentisi yarım puan artışla yüzde 7,5 olurken, 2021 yılına ilişkin gıda enflasyon beklentisi ise yüzde 11,5'ten yüzde 13'e yükseltildi.

Online gerçekleşen toplantıda 2021 yıl sonu enflasyon tahminini 2.8 puanlık güncellemeyle yüzde 12.2'ye yükselttiklerini açıklayan Kavcıoğlu, "Bir önceki rapor dönemine göre TL cinsinden ithalat fiyatlarına bağlı güncelleme 1.8 puan, gıdadaki yüksek seyir 0.4 puan yukarı itti. Yönetilen yönlendirilen fiyatlar büyük ölçüde haberleşme hizmetleri ÖİV artışı ve tütündeki vergi ayarlaması yansımalarıyla enflasyon tahmini 0.1 puan yukarı çekti. Ayrıca toplam talep koşullarının öngörülenden güçlü seyri çıktı açığında yapılan güncelleme yıl sonu tahminine 0.4 puan artırıcı yönde katkıda bulundu. Enflasyon ana eğiliminde gözlenen artış 2021 yıl sonu tahminini 0.1 puan yükseltti" ifadelerini kullandı.

2022 BEKLENTİSİ YARIM PUAN ARTIŞLA YÜZDE 7,5 OLDU

2022 tahminlerinde yapılan yüzde 0.5 puanlık revizeye de değinen Kavcıoğlu, "Yüzde 7’den yüzde 7.5'e yükselttik. Geçmişe endeksleme ve ana eğilime bağlı olarak 0.3 puan yukarı çekti. Ayrıca TL cinsi ithalat fiyatları tahmini 0.3 puan yukarı çekerken gıdadaki güncelleme 0.1 puan yükseltti. Buna karşılık çıktı açığındaki güncelleme tahmini 0.2 puan azaltıcı yönde katkıda bulundu" diye konuştu.

Kavcıoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

''Salgına bağlı olarak 2020 yılında sert daralan küresel ekonomi destekleyici politikalar ve aşılama ile toparlanmaya devam ediyor. Bu iyileşmede imalat sanayi faaliyeti ve küresel ticarette ivmelenme belirleyici oluyor. Kısıtlamalar nedeniyle Avrupa ülkelerinde yavaşlama beklenirken aşılama hızı destek paketleriyle ABD ekonomisinde görünüm bir önceki rapora göre önemli iyileşmektedir.

''OCAK RAPORUNDAKİ OLUMLU GÖRÜNÜM KORUNMAKTA''

Ana ticaret ortaklarımıza ilişkin 2020 yılı büyüme tahminlerini mercek altına aldığımızda bazı Avrupa ülkelerinde bir miktar aşağı yönlü ABD ve İngiltere başta olmak üzere önemli ihracat pazarlarımızda belirgin iyileşme öngörülmektedir. Türkiye’nin dış talebini resmeden ihracat ağırlıklı ocaktaki rapordaki olumlu görünüm korunmaktadır.

Emtia fiyatlarının yüksek seviyeleri gelişmiş ülkelerdeki iyileşen büyüme küresel enflasyon üzerinde etkili oluyor. Yükselen enflasyon beklentileri para politikasında belirsizliklere tahvil getirilerinde yükselişlere ve küresel piyasalarda dalgalanmaya yol açmaktadır. Bu durum gelişmekte olan ülke para birimlerinde baskı oluşturmaktadır.

Küresel piyasalardaki dalgalanmaları yakından takip ediyoruz. Bu görünüm altında veri duyarlılığı ve buna bağlı oynaklıkların devam edeceği para politikasında ihtiyatlı duruşun öneminin arttığı bir döneme girdik. Bir önceki rapor döneminden bu güne gelişmiş ülkelerin tahvil vadelerindeki artış gelişen ülkelere portföy girişlerini sekteye uğrattı. Çin hariç tutulduğunda gelişen ülkelerde şubattan itibaren portföy hareketleri çıkış yönüne döndü.

İktisadi faaliyet geçmiş öngörülerimizle uyumlu şekilde güçlü seyrini korumuştur. İnşaat yatırımları hariç yurtiçi talep güçlü ivme sergiledi. Özel tüketim talebi canlı, kamu da iç talebe destek verdi. Makine teçhizat yatırımlarında yüksek oranlı artış kaydedildi. Salgının etkilerine rağmen sanayi üretimi ve ciro endeksi artışını sürdürdü. İmalattaki kuvvetli ivme ara malı ve dayanıklı tüketimde daha belirgin olmak üzere sektörler üzerinde yayılım sergiledi.

ENFLASYONDA SALGIN ETKİSİ

Salgından etkilenenlerdeki zayıf seyir hizmetlerde iyileşmeyi sınırladı. Ancak önümüzdeki dönemde salgının gidişatı ve aşılamaya bağlı olarak iktisadi faaliyette her iki yönde riskler bulunmaktadır. Finansal koşullardaki sıkılaşma ve kısıtlamaların etkisiyle iktisadi faaliyetin ikinci çeyrekte yavaşlayacağı tahmin ediliyor.

İstihdam artışı büyümenin gerisinde kaldı. Bu gelişmede konaklama yiyecek eğlence kültür gibi hizmet sektörlerinin salgından olumsuz etkilenmesi ve işgücüne katılmadaki artış etkili olmaktadır. Yılın ikinci yarısında aşılamanın devamıyla salgına bağlı olumsuzlukların hafiflemesi hizmet sektörlerine yönelik görünümün iyileşmesi turizmin hız kazanmasıyla istihdam imkanlarının genişlemesi bekleniyor.

Salgının belli hizmet sektörlerinde istihdamı sınırlayıcı etkisine karşılık, sanayi firmalarının yatırım iştahı olumlu sinyaller veriyor. Yatırım talebi ilk çeyrekte güç kazandı. Bu dönemde yatırım amaçlı kredi talebinin arttığı büyük firmalarda daha belirgin olmak üzere yatırım eğiliminin güçlendiği görülüyor.

İhracat yılın ilk çeyreğinde bölge ve sektörler geneline yayılarak sürüyor. İhracat olumlu performans sergilerken imalattaki güçlü seyrin devam etmesi ihracatı destekliyor. Buna karşılık güçlü iç talep ve artan emtia fiyatları faturayı olumsuz etkiliyor. Altın ithalatı ise ocak ayının ikinci yarısından itibaren kademeli yavaşlıyor. Yüksek frekanslı veriler altın ithalatının martta tarihsel ortalamalarının altına indiğini gösteriyor .bu eğilim dış ticaret hadlerinin cari açıktaki olumsuz etkisini hafifletti.

Cari denge, ikinci çeyrekten itibaren iyileşmeye başlayacak. İkinci yarıda aşılamanın etkisiyle vak sayılarının azaldığı görünüm turizm faaliyetlerini ve dış dengeyi destekleyecek. Uluslararası kısıtlamalar ve arz kısıtlı sektörlerde ihracat imkanlarını önemli ölçüde genişletti. Tedariklerin ülkemize kaydırılmasıyla hazır giyim ve tekstil başta belli sektörlerde ihracat ilave büyüme kazandı. Otomotiv başta hammadde ve ekipman yetersizliğine yol açtı üretimi ve ihracatı etkiledi. Yılın ikinci yarısında salgına bağlı koşulların iyileşmesiyle arz kısıtlarının zamanla giderileceğini tahmin ediyoruz.

İhracatın ithalatı karşılama oranının tarihsel ortalamasının belirgin üzerine çıkarak 80/90 bandında istikrar kazanması ve sürekliliği sağlıklı dış denge ve makro istikrar açısından önemli. Küresel finansal koşulların sıkılaştığı durumda toplam talebin hız ve kompozisyonda ılımlı seyir izlemesi dış denge kanalıyla finansal istikrarı destekler. Bu kapsamda kredilerin büyüme hızı kritik önemde. 2020 üçüncü çeyrekten itibaren atılan parasal sıkılaştırmaya bağlı olarak kredi büyümesi önemli ölçüde yavaşladı. Ocak sonlarından itibaren yeniden artış eğilimine girdi. Ticaride ılımlı seyir gözlenirken sıkılaşmaya rağmen bireysel kredi büyümesinde yükseliş eğilimi sürüyor. İhtiyaç kredileri görece yüksek oranda artarken konut kredileri yavaşlamadan sonra zayıf seyrediyor.

ENFLASYON TAHMİNLERİ YUKARI REVİZE EDİLDİ

TCMB 2021 ortalama ham petrol tahmini 54,4 dolardan 64,4 dolara çıktı. Gıda enflasyonu tahmini yukarı yönlü güncellendi. Önceki raporda yüzde 11,5 olan 2021 gıda enflasyonu yüzde 13 oldu. 2021 TÜFE tahmini yüzde 9,4'ten yüzde 12,2'ye revize edildi. 2022 TÜFE tahmini de yüzde 7'den yüzde 7,5'e revize edildi.

Enflasyonun 2021 yıl sonunda yüzde 12.2 olarak gerçekleşeceğini, 2022 yıl sonunda yüzde 7.5'e gerileyeceğini tahmin ediyoruz. Sıkı parasal duruş; enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve finansal piyasa gelişmeleri bağlamında dışsal ve geçici oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi görecektir.​''

"REESKONT KREDİLERİNDEN REZERV BİRİKTİRMEDE BİR AZALMA YOK"

Şahap Kavcıoğlu, Merkez Bankasının rezerv satışı hakkındaki bir soru karşısında, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Rezervlerle ilgili konu çok konuşuldu. Şunu belirtmek isterim ki finansal istikrara katkı sağlamak ve para politikası aktarım mekanizmasını güçlendirmek adına rezervlerin güçlendirilmesinin önemli olduğunu biliyoruz ve bu anlamda da rezervleri hem çeşitlendirecek hem de daha güçlendirecek çalışmalar yapmaya devam edeceğiz. Bu anlamda da Merkez Bankası olarak 2021 yılı Para ve Kur Politikası metninde belirlenen ve çizilen çerçeveye bağlı kalmaya devam edeceğiz. Rezerv biriktirme kapsamında reeskont kredileri ile halihazırda rezerv birikimi gerçekleştirilmektedir. Burada da reeskont kredilerinden rezerv biriktirmenin geçmiş yıllara göre azaldığı yönünde televizyonlarda bazen yapılan yorumlar dikkatimi çekiyor. Böyle bir azalma yok. Yine 21 milyar dolar civarında bu yıl da rezervlerimiz oluşacaktır. Bu azalma ifadesini nereden buluyorlar ona da şaşırdığımı ifade edeyim. Dolayısıyla en önemli kaynaklarımızdan biri reeskont kredileri ve onun dışındaki diğer kalemlerde de rezervlerimizi güçlendirmeye devam edeceğiz."

"TAHMİNLERİMİZDE TAM KAPANMANIN ENFLASYON VE BÜYÜMEYE ETKİSİNİ DİKKATE ALDIK"

Kavcıoğlu, tam kapanma dönemi, emtia fiyatlarındaki dalgalanma ve küresel çapta artan enflasyonist risklerin yurt içi enflasyona ne şekilde etki edeceğine dair de görüşlerini paylaştı.

Tahminlerini belirlerken tam kapanmanın enflasyon ve büyüme üzerindeki etkilerini hesaplamalarında dikkate aldıklarını vurgulayan Kavcıoğlu, "Kapanma dönemini geçen yıl da yaşamıştık. Bu nedenle kapanma sürecinin enflasyon üzerindeki etkisi için 2020'ye bakarak kıyaslama yaptık. Geçen yılın nisan ayında enflasyonda geçici bir düşüş gözlemledik. Açılmayla birlikte mayıs-haziran döneminde ise işletmelerin gelir kayıplarını ve birim maliyet artışlarını hızlı bir şekilde fiyatlara maalesef hızlı bir şekilde yansıttığını gördük. Dolayısıyla net etki enflasyonist olmuştu diyebiliriz. İçinde bulunduğumuz dönemde ise bu etkilerin daha sınırlı kalmasını bekliyoruz. Zira salgına bağlı maliyetlerin önemli bir kısmının halihazırda fiyatlara yansıdığını öngörmekteyiz." ifadelerini kullandı.

Kavcıoğlu, gıda ve emtia fiyatlarındaki gelişmelerin enflasyon üzerindeki etkileri bakımından yakından takip edildiğini belirtti. Tarım emtia fiyatlarının 2020'nin ikinci yarısından itibaren belirgin artış gösterdiğine, bu yılın ilk çeyreğinde ise yavaşladığına dikkati çeken Kavcıoğlu, tarımsal emtiada başta hububat ürünü olmak üzere fiyat artışlarının yurt içi gıda fiyatlarına yansıdığını söyledi.

Kavcıoğlu, Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Gıda Fiyatları Endeksi'nin mart itibarıyla son bir yılda dolar bazında yüzde 24,6 arttığını, alt endekslere bakıldığında, Türkiye'nin ithalatçı olduğu yağlar ve tahıllarda da önemli bir artış gözlemlendiğini bildirdi.

Yapılan çalışmalara göre, FAO Gıda Fiyatları Endeksi'ndeki bu artışın taze sebze ve meyve dışı gıda yıllık enflasyonunu yaklaşık 3,7 puan artırdığı bilgisini veren Kavcıoğlu, "Bu gelişmelerin enflasyon tahminlerimize ne kadar yansıdığına gelecek olursak; yüzde 12,2 olarak belirlediğimiz 2021 yıl sonu enflasyon tahminimizin hesaplanmasında TL cinsi ithal fiyatlarındaki yükselişi artı 1,8 puan, 2021 gıda enflasyonu varsayımındaki güncellemeyi ise artı 0,4 puan etki yapacak şekilde öngördük." dedi.

"ZORUNLU KARŞILIKLARIN KREDİ BÜYÜMESİYLE İLİŞKİLİ KULLANILMASINA DÖNÜK BİR ÇALIŞMA YOK"

Şahap Kavcıoğlu, "Bireysel krediler ile ticari krediler arasındaki gelişmelerdeki hassasiyete dikkat çektiniz. Geçtiğimiz dönemde olduğu gibi zorunlu karşılıklarda kredilere bağlı bir düzenleme söz konusu mu?" sorusunu, şöyle yanıtladı:

"Merkez Bankası, zorunlu karşılıkları temel para politikası aracı olan kısa vadeli faiz oranlarını destekleyici, ince ayar bir politika aracı olarak esnek ve etkin bir şekilde kullanabilmektedir. Mevcut durumda kredi büyümesi ile ilişkili olarak zorunlu karşılıkların kullanılmasına dönük bir çalışma bulunmamaktadır. Farklı kredi türlerinin enflasyon ve dış denge üzerinde farklı etkileri söz konusu olabiliyor. Bu itibarla özellikle bireysel kredilerdeki büyümeleri yakın mercek altına aldık. Bu çerçevede gerekmesi halinde bireysel kredilere dönük seçici ve hedefli makro ihtiyadi tedbirler gündeme alabiliriz."

KAVCIOĞLU'NDAN KRİPTO PARA AÇIKLAMASI

TCMB'nin kripto paraların ödeme aracı olarak kullanılmasına ilişkin düzenlemesi hakkında bir soruyu da cevaplandıran Kavcıoğlu, "Kripto varlıklara yönelik herhangi bir denetim ve gözetim mekanizmasının olmaması, merkezi muhatap bulunmaması ve yüksek fiyat oynaklığı gibi sebeplerle yaşanabilecek herhangi bir sorun, elektronik ortam başta olmak üzere ödemeler alanında kullanılan yöntem ve araçlara duyulan güvene zarar verme potansiyeline sahip bulunuyor. İlgili düzenleme ile kripto varlık ekosistemine getirdiğimiz bir yasak söz konusu değil.

Kripto varlıklara ilişkin kapsamlı çalışma ilgili kurumların katılımıyla şu an devam ediyor. Bizim getirdiğimiz düzenlemenin temel amacı bu alandaki çalışmalar belirli bir olgunluğa ulaşıncaya kadar, kripto varlıkların ödemeler alanında yol açabileceği muhtemel sorunların önüne geçmek amacıyla, kripto varlıkların ödemeler alanında kullanılmamasına yöneliktir." değerlendirmesinde bulundu.

 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (4)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
4 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN