Üretim ekonomisinden tüketim ekonomisine... Yatırım artık altına değil peynire

Üretim ekonomisinden tüketim ekonomisine... Yatırım artık altına değil peynire

Haftalık emek ve çalışma gündemini değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Efe Uyar, Türkiye'nin ikinci çeyrekte büyüme oranından emekçiler ve emeklilerin pay alamadığını söyledi. Üretim değil tamamen tüketim ekonomisine geçildiğini ifade eden Uyar, "Eskiden ücretli emekçiler, emekliler yatırım olarak altını ya da dövizi tercih ederdi. Şimdi yatırım aracı olarak ne tercih ediliyor; ayçiçek yağı, 1 kilo peynir, 1 kilo kıyma, 1 paket makarna" dedi.

CHP İşçi Sendikaları, STK ve Meslek Kuruluşlarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hasan Efe Uyar, bugün partisinin genel merkezinde haftalık emek ve çalışma gündemini değerlendirmek üzere basın toplantısı düzenledi.

uyar.jpg

'HÜKÜMETİN TEKLİFİNİN KABUL GÖRECEĞİ BELLİYDİ'

4 milyon kamu emekçisi ve 2 buçuk milyon kamu emeklisini ilgilendiren toplu sözleşme sürecini değerlendiren Uyar, "Hakem Kurulu, sendikaların şerhine rağmen sunmuş olduğu 2024 yılı için yüzde 15 artı 10; 2025 yılı için ise yüzde 6 artı 5’lik zam teklifini aynen kabul etti. Bir başka deyişle Hakem Kurulu, iktidarın onay ve tasdik kurumu olduğunu dünkü kararıyla tescillemiş oldu. Bu karara şaşırdık mı? Elbette hayır. 11 üyeden oluşan hakem heyetinin 7 üyesinin bizzat Erdoğan tarafından atandığını düşündüğümüzde, zaten perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. Madem en başından beri hükümetin teklifi kabul görülecekti, o halde böyle bir masanın kurulmasına ne gerek vardı? Hakem Kurulu heyeti, sürekli olarak iktidarın tekliflerini onaylayacak, kamu emekçilerinin hiçbir talebi kabul edilmeyecek ise 2 yılda bir süregelen bu orta oyununa ne gerek var" diye konuştu.

'KAMU EMEKÇİSİNİ VE EMEKLİSİNİ ENFLASYONA BAL GİBİ EZDİRDİNİZ'

Kamu emekçilerine verilen zam oranlarıyla çalışanların enflasyon karşısında ezdirildiğini vurgulayan Uyar, "Verdiğiniz zam oranıyla 6 buçuk milyon kamu emekçisini ve emeklisini enflasyona bal gibi ezdirdiniz. Çalışma Bakanı, karar öncesi ne demişti bakalım: ‘Takdir Yüksek Hakem Kurulu’nun’ Kimse kusura bakmasın. Herkes biliyor ki takdir Hakem Kurulu’nun değil, takdir bizzat Erdoğan’ın. Erdoğan’ın talimatıyla milyonlarca kamu emekçisi ve emeklisi enflasyona ezdirildi. Emekçilere görülen sefalet ücreti kararını, bizzat Erdoğan verdi. Yüksek Hakem Kurulu’na ise bu talimatı sadece onaylamak düştü" ifadelerini kullandı.

'İKTİDAR KATLEDİLEN EMEKÇİLERİMİZİN AİLELERİYLE BARIŞMADI'

İş cinayetlerine de değinen Uyar, şunları dile getiren, "22 yıla yaklaşan AK Parti iktidarı boyunca, bugüne kadar 25 binden fazla emekçimizi iş cinayetlerinde kaybettik. Ama bu iktidar; Soma’da, Amasra’da, Ermenek’te, Torunlar’da, Hendek’te, inşaatlarda, tersanelerde katledilen emekçilerimizin aileleri ile bugüne kadar barışmadı. Acılarda ortaklaşmayı, barışmayı bırakın, bu cinayetlerin sorumluluğunu dahi üstlenmedi. Katledilen işçilerimizin, emekçilerimizin hiçbir zaman yanında olmadı. İktidar, işçilerin anayasal hakları olan grev hakkını dahi hiçe sayarak, bugüne kadar 20 grevi yasakladı. Yaklaşık 200 bin işçinin grev hakkını elinden aldı."

'HER İKİ İŞÇİDEN BİRİ ASGARİ ÜCRETLE ÇALIŞMAYA MAHKUM EDİLDİ'

Ülkede her iki işçiden birinin asgari ücretle, açlık sınırı altında çalışmaya mahkum edildiğini belirten Uyar, "Ne açlık sınırının altında yaşamaya mecbur bıraktığı ne de grev hakkını elinden aldığı işçilerimizle bugüne kadar samimi bir barışı tesis etmedi. Asgari ücretin dahi altında, aylık 7 bin 500 TL ile yaşamak zorunda bırakılan 9 milyona yakın emeklimiz ile halen barışmış değiller. 1 günlük fark ile 17 yıl daha fazla çalışmak zorunda kalan kademeli emeklilik mağdurları ile barışmış değiller. Seçimden önce kadro sözü verdikleri ama seçim bitince haklarında en ufak bir açıklama dahi yapmadıkları, unuttukları, 150 bine yakın taşeron işçisi ile barışmış değiller. 9 milyon 223 bin gerçek işsizimiz ile devletin resmi verilerinde dahi 18 milyon 30 bin kişi olan yoksul vatandaşımız ile halen barışmış değiller. Barışmaya da niyetli değiller" şeklinde konuştu.

'2026 YILINA KADAR BU İNSANLAR ACINDAN MI ÖLECEK'

Ekonomik Koordinasyon Kurulu toplantısı sonrası fiyat istikrarının sağlanacağı açıklamalarına değinen Uyar, "İktidar kanadından yaklaşık 3 yıldır sürekli aynı cümleyi duyuyoruz: ‘Fiyat istikrarının sağlanması, hayat pahalılığı ile mücadele.’ Türkiye’de yıllık gıda enflasyonundaki artış oranı bile örtülü TÜİK verilerine göre yüzde 60,7. Açlık sınırı, ağustos ayında 12 bin 198 TL’ye, yoksulluk sınırı ise 39 bin 733 TL’ye yükseldi. Bir evde üç çalışan olduğunu ve üçünün de asgari ücretle çalıştığını varsayalım. Bu eve giren toplam para, yoksulluk sınırının tam 5 bin 533 TL altında. İktidar tarafından sürekli bir fiyat istikrarı vurgusu yapılıyor ama emekçiler zor bela karnını doyurmak istese kirasını, kirasını ödemek istese karnını doyuramıyor. ‘2026 yılında rahatlayacağız’ diyor. 2026 yılına kadar ne olacak? İnsanlar acından mı ölecek" dedi.

'İKTİDAR, EMEKÇİDEN ALDIĞINI YANDAŞ SERMAYEYE DAĞITMIŞ OLDU'

Türkiye, ikinci çeyrekte yüzde 3,8 büyüdüğünü hatırlatan Uyar, şunları kaydetti: "Ama büyümeden emekçiler, emekliler yine payını alamadı. Bakın birinci çeyrek verilerine göre, emeğin milli gelirden aldığı pay tam 3 buçuk puan azaldı. Ama bir önceki çeyreğe göre sermayenin payı da 3,8 puan arttı. Yani iktidar, emekçiden aldığını yandaş sermayeye dağıtmış oldu. Bakın büyüme verilerinde en dikkat çekici şey ise hane halklarının tüketim verileri. İkinci çeyrek büyüme verilerine en çok katkı da bulunan 10,7 puan ile hane halkının tüketim harcamaları oldu. Yani büyümemizin temeli tüketim üzerine kurulu. Üretim ekonomisine değil, tamamen tüketim ekonomisine ne yazık ki geçmiş durumdayız. Bakın eskiden ücretli emekçiler, emekliler yatırım olarak altını ya da dövizi tercih ederdi. Şimdi yatırım aracı olarak ne tercih ediliyor: Ayçiçek yağı, 1 kilo peynir, 1 kilo kıyma, 1 paket makarna. Çünkü emeğiyle geçinen yurttaşlar, bugün aldığı temel besin maddesini yarın aynı fiyatla alamayacağını biliyor."

'TÜRKİYE’DE ARTIK KİM KİME, DUM DUMA EKONOMİ MODELİNE GEÇİLMİŞ OLDU'

"Türkiye’de ne yazık ki artık kim kime, dum duma ekonomi modeline geçilmiş oldu" diyen Uyar, şöyle devam etti: "Ekonomi yönetiminde biri başka bir şey diyor, ertesi gün bir diğeri başka bir şey yapıyor. Anlamak mümkün değil. ‘Fiyat istikrarı’ deniyor; fiyatlar artmaya devam ediyor. ‘Enflasyon önce tek haneye inecek’ deniyor; yeni yönetim tek hane hayal diyor. 2023 yılı şahlanış dönemi diye lanse ediliyor: Maliye Bakanı, ‘2026’da ancak toparlanırız’ diyor. Ülke ekonomisi, deyim yerindeyse yapboz tahtası gibi yönetilmeye devam ediliyor. Bunun sonucunda da her zamanki gibi işçiye, emekçiye, emekliye, emeğiyle geçinen yurttaşlara kemer sıkmaktan başka bir şey düşmüyor."

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN