Görüşler

Helsinki Nihai Senedi 50 yaşında

Helsinki Nihai Senedi 50 yaşında

Helsinki Nihai Senedi soğuk savaşın yumuşama döneminde önemli bir mihenk taşı işlevi gördü. Bu belge ile İkinci Dünya Savaşı’yla Avrupa’da ortaya çıkan sınırlar en üst düzeyde teyit edildi. Avrupa’da karşılıklı güvenin artırılması, barış ortamının güçlendirilmesi, demokrasi ve insan haklarının teşviki alanlarında önemli bir mesafe alındı.

Bugün “Helsinki Nihai Senedi”nin imzalanmasının 50.yıl dönümü. Tam yarım asır önce 1 Ağustos 1975 tarihinde Finlandiya’nın Başkenti Helsinki’de bir araya gelen 33 Avrupa Ülkesi ile ABD’nin ve Kanada’nın Devlet ve Hükümet Başkanları “Helsinki Nihai Senedi”ne imza attılar. Türkiye adına zamanın Başbakanı Süleyman Demirel tarafından imzalanan Nihai Senedin imzacıları arasında ABD Başkanı Gerald Ford, SSCB Komünist Partisi Genel Sekreteri Leonid Brejnev, Fransa Cumhurbaşkanı Valery Giscard d’Estaing, Almanya Başbakanı Helmut Schmidt gibi bir devre damgasını vurmuş ünlü isimler var.

Birleşmiş Milletler Antlaşması’ndan sonra uluslararası ilişkilerde bugüne kadar en fazla atıfta bulunan referans belgesi niteliğindeki “Helsinki Nihai Senedi”, sepet olarak isimlendirilen, insani, askeri ve ekonomik konulardaki üç bölümden oluşuyor.

Helsinki’de, Nihai Senedin imzalamasından sonra başlayan süreç “Avrupa Güvenlik Ve İşbirliği Konferansı” (AGİK) adı altında, belirli aralıklarla farklı merkezlerde düzenlenen izleme toplantılarıyla devam etti.1990 yılında Paris’teki AGİK Zirvesinde kabul edilen bir diğer önemli belge “Paris Şartı”yla kurumsallaşmanın ilk adımları atıldı. Nihayet 1994 yılındaki Budapeşte Zirvesi’nde Konferanstan Teşkilata geçilerek bugün merkezi Viyana’da bulunan ve halen Genel Sekreterliği’ni emekli Büyükelçilerimizden Feridun Sinirlioğlu’nun yürüttüğü “Avrupa Güvenlik Ve İşbirliği Teşkilatı” (AGİT) kuruldu.

AGİT’in temel felsefesi Helsinki Nihai Senedi’nde kayıtlı 10 temel ilkeye dayanıyor. Bir anlamda AGİT’in Anayasası sayılan bu ilkeler, egemen eşitlik; kuvvet kullanmaktan veya kuvvet tehdidinden kaçınmak; Sınırların ihlal edilmezliği; Devletlerin toprak bütünlüğünün korunması; Anlaşmazlıkların barışçı yollarla çözümlenmesi; İç işlerine karışmama; İnsan haklarına ve temel özgürlüklere saygı; Halkların kendi geleceklerini belirleme hakkı (Self-determinasyon); Devletler arasında işbirliği; Uluslararası hukuktan doğan yükümlülüklerin iyi niyetle yerine getirilmesi. Tüm bu yükümlülüklerin hukuki bir bağlayıcılığı yok. Ama kolay kolay göz ardı edilemeyecek siyasi ve ahlaki bir ağırlığa sahip.

Helsinki Nihai Senedi soğuk savaşın yumuşama döneminde önemli bir mihenk taşı işlevi gördü. Bu belge ile İkinci Dünya Savaşı’yla Avrupa’da ortaya çıkan sınırlar en üst düzeyde teyit edildi. Avrupa’da karşılıklı güvenin artırılması, barış ortamının güçlendirilmesi, demokrasi ve insan haklarının teşviki alanlarında önemli bir mesafe alındı. Helsinki’nin 10 ilkesi arasındaki insan haklarına saygının SSCB’nin bir anlamda altı oyularak 1991 yılında tamamen dağılmasına neden olduğu da söylenebilir.Öte yandan bugüne kadar konvansiyonel alanda, Avrupa güvenliğinin temel taşı olarak nitelendirilen “Avrupa Konvansiyonel Kuvvetler Antlaşması” (AKKA) da AGİT’in şemsiyesi altında imzalandı.

Gelgelelim AGİT bugün ciddi bir kriz içerisinde. Helsinki Nihai Senedi’nde vücut bulan İlkelerden kuvvet kullanmama, toprak bütünlüğüne saygı, sınırların değişmezliği, uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerin iyi niyetle yerine getirilmesi, iç işlerine karışmama gibi ilkeler Rusya Federasyonu ve özellikle Trump’ın ikinci döneminden itibaren ABD tarafından ayaklar altına alındı, alınmaya da devam ediliyor. 1975’ten bu yana uluslararası ilişkilerde barış, güvenlik ve insan hakları için rehberlik yapan bu ilkelerin uygulanabilirliği ve etkisi son dönemlerde ciddi bir şekilde sorgulanmaya başladı. Hatta uluslararası çevrelerde, günümüzde siber saldırılar, göç krizleri gibi yeni sınamaların, devlet dışı güçler, yapay zeka gibi yeni aktörlerin ortaya çıktığını vurgulayarak Helsinki İlkelerinin güncellenmesi gerektiğini savunanlar var.

Helsinki 2.0 çağrılarının elle tutulur bir tarafı yok. AGİT’te kararlar oybirliğiyle alınır. Bırakın Nihai senette toprak bütünlüğü/self determinasyon arasındaki hassas dengeleri içeren yazımların yeniden müzakere edilmesini, son 10-15 yıldır AGİT Bakanlar Konferansları sonunda ortak bildiri yayınlanması bile mümkün olamıyor. Batılı Ülke Bakanları, Ukrayna’daki Rus işgali sona erene kadar AGİT koridorlarında Rus meslektaşlarının yüzünü görmek istemiyorlar.

AGİT’in bu seneki dönem Başkanlığını Finlandiya yürütüyor. 50.yılında AGİT’te başkanlığın Finlandiya’ya bırakılması bir tesadüf eseri değilse, anlamlı bir karar olmuş. Ancak oydaşma kuralı Finlandiya’nın elini kolunu bağlıyor.50.yıla özel bir bakanlar toplantısı dahi düzenlenemiyor. Finlandiya, oydaşma engeline takılmamak için anma etkinliği olarak 31 Temmuz’da kendi insiyatifiyle “Helsinki+50” başlığı altında bir konferans düzenledi. Zevahiri kurtarmak babında tertip edilen Konferansa az sayıda bakanın yanı sıra, ağırlıklı olarak AGİT nezdinde akredite Daimi Temsilciler, Dışişleri Bakanlıklarından bürokratlar, AGİT kurumlarından temsilciler, AGİT Parlamenter Meclisine mensup milletvekilleri ve sivil toplum temsilcileri iştirak ettiler.

AGİT Vancouver’den Vladivostock’a geniş bir coğrafyada faaliyet gösteren en kapsayıcı bölgesel işbirliği örgütüdür. Güven arttırıcı önlemler ve silahsızlanma alanında büyük bir bilgi birikimine sahiptir. Olur da bir gün Doğu-Batı ilişkilerinde yeniden işbirliğine dayalı eski güzel günlere dönülecek olunursa, Avrupa’nın yeni güvenlik mimarisi müzakereleri için Rusya’nın da masada olacağı ilk akla gelen forum AGİT olmalı.

Umarım kural temelli bir uluslararası düzenin başat ilkelerini içeren, Helsinki Nihai Senedi’ndeki yükümlülüklere uyulması önümüzdeki 50 yılda bugünkü kadar zor olmaz.

HASAN GÖĞÜŞ KİMDİR?

1976 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun olan Hasan Göğüş, 1977’de Dışişleri Bakanlığı’na girerek diplomatik kariyerine başlamıştır. Büyükelçi olarak Türkiye’yi pek çok ülkede temsil eden Hasan Göğüş, 2018 yılında Dışişleri Bakanlığı’ndan emekliye ayrılmıştır.

YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Bunlar da İlginizi Çekebilir