Karabük’ün Safranbolu ilçesinde yaşayan 45 yaşındaki Saffet Doğruyol, yıllarca restoranlarda aşçılık yaptıktan sonra doğaya yönelerek organik tarıma adım attı. Bazı akrabalarını kanser nedeniyle kaybettikten sonra katkısız ürün üretme kararı alan Doğruyol, şimdi Konarı köyündeki 60 dönümlük arazisinde tamamen ata tohumuyla sebze ve meyve yetiştiriyor.
KİMYASAL YOK, ATA TOHUM VAR
Doğruyol, üretiminde hiçbir kimyasal madde kullanmadığını belirterek, tüm fideleri ve tohumları kendisinin yetiştirdiğini ifade etti. “Dışarıdan fide veya tohum ihtiyacı duymuyoruz. Her şeyimizi kendimiz üretiyoruz” diyen Doğruyol, ata tohumuna olan bağlılığı sayesinde sağlıklı ve sürdürülebilir tarımın mümkün olduğunu vurguladı.
250’DEN FAZLA ÜRÜN, 60’A YAKIN DOMATES ÇEŞİDİ
Bahçesinde domates, biber, patlıcan, salatalık, karpuz, kavun, enginar, semiz otu, mısır ve kabak gibi onlarca sebze ve meyve çeşidi yetiştiren Doğruyol, ürün çeşitliliğinde fark yaratıyor. Toplamda 250 kalem ürün ektiğini belirten Doğruyol, sadece domateste 60 farklı çeşit, biberde ise 20 farklı tür yetiştirdiklerini söyledi.
Ayrıca, kivano, tomatillo, altın çilek ve farklı patlıcan türleri gibi Türkiye'de nadir bilinen bitkileri de yetiştirdiğini dile getirdi.
TOHUM TAKASIYLA ÇEŞİTLİLİĞİ ARTIRIYOR
Ata tohumu konusundaki bilgisini sosyal medya üzerinden genişleten Saffet Doğruyol, tohum takası yaparak ürün yelpazesini genişletiyor. Ancak her gelen tohumun gerçek ata tohumu olup olmadığını anlamanın zaman aldığını belirterek şu bilgiyi verdi:
“Bir tohumun ata tohumu olduğunu anlamak üç yıl sürüyor. Her yıl ekeriz, büyümesini gözlemleriz. Üç yıl boyunca aynı verim ve kaliteyi veriyorsa, bu gerçek bir ata tohumudur.”
YILDA 2 BİN KİŞİYE ÜCRETSİZ TOHUM DAĞITIYOR
Doğruyol, sadece üretmekle kalmıyor, aynı zamanda her yıl yaklaşık 2 bin kişiye ücretsiz ata tohumu dağıtarak bu geleneğin yaygınlaşmasına katkı sağlıyor. “Biz ne yiyorsak, başkalarının da onu yemesini istiyoruz” diyen Doğruyol, ticari kazanç kadar toplum sağlığına da önem verdiklerinin altını çiziyor.
KİMYASAL İLAÇLARA ALTERNATİF: SİRKE VE ISIRGAN
Kimyasal ilaçlardan tamamen uzak duran Doğruyol, doğal yöntemlerle zararlılarla mücadele ediyor. Sirke, odun külü ve ısırgan gibi doğal ürünleri kullanarak tarımda karşılaşılan zararlılarla başa çıktığını belirtti.
“Pestisitin özellikle çocuklar üzerindeki etkisini öğrendikten sonra, bu işi doğal yollarla yapmaya karar verdim. Eşim de beni destekledi. Şimdi kimyasal hiçbir şey kullanmadan üretim yapıyoruz.”
SAĞLIKLI GIDA İÇİN AZİMLİ MÜCADELE
Saffet Doğruyol’un mücadelesi sadece kendi ailesi için değil, toplumun geneli için de örnek teşkil ediyor. “Biz ne yemezsek başkasına da onu yedirmeyiz” diyerek başladığı yolculuk, şimdi hem yerel pazarlarda hem de sosyal medyada büyük takdir topluyor.
