Ege Denizi'nde, Girit Adası açıklarında geçtiğimiz günlerde (24 Mayıs 2025) meydana gelen ve Türkiye'nin batı kıyılarında İzmir, Muğla, Aydın, Denizli ve Antalya başta olmak üzere birçok ilde kuvvetlice hissedilen 6 büyüklüğündeki deprem, büyük bir endişeye yol açtı. Sarsıntının hemen ardından açıklamalarda bulunan Türkiye'nin en saygın jeoloji uzmanlarından Prof. Dr. Süleyman Pampal, bu depremin bir "Santorini deprem fırtınası zincirinin halkası" olduğunu belirtirken, asıl büyük tehlike için çok daha korkutucu bir senaryoya dikkat çekti: Girit'in güneyindeki Helen Yayı'nda 8.5 büyüklüğüne varabilecek bir deprem ve ardından Türkiye kıyılarını vurabilecek dev bir tsunami riski!
EGE BEŞİK GİBİ SALLANDI
Maden ve İnsan'da yer alan habere göre, geçtiğimiz günlerde sabah saat 06.19’da merkez üssü Yunanistan’ın Girit Adası açıkları olan ve deniz seviyesinin 17.7 kilometre derinliğinde meydana gelen 6 büyüklüğündeki deprem, bölgede kısa süreli paniğe neden oldu. İzmir Valisi Süleyman Elban, kentte şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk bildirilmediğini açıkladı. Ancak sarsıntı, Türkiye'nin yanı sıra Libya ve Kıbrıs'ta da hissedildi.
PROF. DR. PAMPAL: "6'LIK DEPREM TETİKLEMEZ AMA ASIL RİSK BAŞKA YERDE!"
Deprem sonrası değerlendirmelerde bulunan Jeoloji Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Pampal, depremin meydana geldiği bölgenin (Girit'in kuzeyi) hem volkanik hem de sismik faaliyetlerin yoğunlaştığı, sonbaharda da "deprem fırtınası" yaşanan bir alan olduğunu hatırlattı. Bu son 6.0'lık sarsıntının tek başına 8 büyüklüğünde bir depremi tetiklemesinin mümkün olmadığını belirten Pampal, bunun daha çok Santorini deprem fırtınası zincirinin bir parçası olduğunu ifade etti.
Ancak Prof. Dr. Pampal, asıl ve çok daha büyük riskin Girit Adası’nın güneyinde yer alan Helen Yayı üzerinde yoğunlaştığını vurguladı. Uzman isim, bu bölgede geçmişte olduğu gibi gelecekte de 8 ile 8.5 büyüklüğünde mega depremlerin meydana gelme potansiyelinin altını çizdi.
"DEPREM YIKMAYABİLİR AMA TSUNAMİ SON DERECE CİDDİ!"
Prof. Dr. Süleyman Pampal'ın en çarpıcı uyarısı ise bu devasa depremlerin yaratacağı tsunami tehlikesi oldu. Pampal, "Bu tür (8.0-8.5) depremler Türkiye kıyılarında doğrudan sarsıntıyla büyük yıkıma yol açmayabilir, ancak tsunami riski son derece ciddi" dedi. Levha sınırlarında meydana gelen dalma-batma hareketlerinin tsunami riskini katlayarak artırdığına dikkat çeken Prof. Dr. Pampal, "Bu tür depremler sadece yıkıcı etkiler yaratmakla kalmaz, aynı zamanda ikincil bir tehlike olarak tsunamiye de yol açabilir" ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE'NİN TSUNAMİ TECRÜBESİ YOK, HALK BİLİNÇLENDİRİLMELİ!"
Türkiye’nin bu konuda yeterli tecrübesi ve toplumsal bilinci olmadığını hatırlatan Pampal, yetkililerin vatandaşları tsunami tehlikesine karşı bilinçlendirmesi gerektiğini söyledi. "Geçmişteki büyük depremler, özellikle Muğla, Antalya ve İzmir kıyılarında izler bırakmıştı" diyerek tarihi kanıtlara da işaret eden Prof. Dr. Pampal, ileride meydana gelebilecek büyük depremlere ve beraberinde getireceği tsunami gibi ikincil afetlere karşı her zaman hazırlıklı olunması gerektiğinin altını çizdi.
Bu son 6.0'lık deprem bir kez daha Ege'nin sismik hareketliliğini hatırlatırken, Prof. Dr. Süleyman Pampal'ın Helen Yayı ve olası dev tsunami hakkındaki uyarıları, bölgedeki riskin ne denli büyük olduğunu ve hazırlıkların ne kadar hayati önem taşıdığını gözler önüne seriyor.
