Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) bütçe maratonu sürerken, muhalefet kanadından ekonomiye dair sert eleştiriler geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, 2026 bütçesi verilerini masaya yatırarak, vatandaşın sırtındaki vergi yükünü ve alım gücündeki erimeyi somut örneklerle anlattı. Enflasyonun talepten değil, geçim zorunluluğundan kaynaklandığını belirten Karabat, "Türkiye'nin gelirini Türk vatandaşı vergilerle karşılıyor" çıkışını yaptı.
"DEVLETİN KASASINA GİREN HER 100 LİRANIN 85'İ VERGİ"
Özgür Karabat, 2026 yılı bütçe hedeflerine atıfta bulunarak devletin gelir kalemlerini mercek altına aldı. Türkiye'nin toplam gelirinin 16,2 trilyon TL olarak öngörüldüğünü belirten Karabat, bu rakamın 13,8 trilyon TL'sinin doğrudan halkın ödediği vergilerden oluştuğunu vurguladı.
Karabat, vergi yükünün dağılımını şu çarpıcı rakamlarla açıkladı: "Devlet gelirinin %85’i vergiden geliyor. Her 100 liralık verginin 63 lirası dolaylı vergiden, 25 lirası çalışandan, sadece 11 lirası kurumlardan alınıyor."
ÇALIŞAN 12 DEĞİL, 9 MAAŞLA GEÇİNİYOR
Gelir vergisi dilimlerinin çalışanlar aleyhine bozulduğunu belirten Karabat, 73 bin lira maaş alan bir vatandaşı örnek gösterdi. Yıllık maaşın yaklaşık 200 bin lirasının gelir vergisine kesildiğini ifade eden Karabat, şu hesabı yaptı:
"Vatandaş '73 bin lira alacağım ama 15 maaş alacağım' diyordu. Şimdi ikramiye kalmadı, üstüne 12 maaşın 3'ü de vergiye gidiyor. Çalışan yıl boyunca 9 maaşla geçinmek zorunda kalıyor. Eğer vergi dilimi 24 yıl önceki gibi yeniden değerleme oranında artsaydı, ilk dilim 158 bin lira değil, 415 bin lira olacaktı."
SERVETİN YÜZDE 40'I NÜFUSUN YÜZDE 1'İNDE
Türkiye'deki gelir adaletsizliğine de değinen CHP'li yönetici, toplumsal servet birikiminin yüzde 40'ının, nüfusun sadece en üstteki yüzde 1'lik kesiminin elinde olduğunu hatırlattı. Resmi verilere göre en zengin yüzde 20'nin gelirin yarısını aldığını, en fakir yüzde 20'nin ise payının yüzde 6'da kaldığını belirtti.
EKMEK FİYATI ÜZERİNDEN "ENFLASYON OYUNU"
Karabat, iktidarın enflasyonla mücadele söylemlerini ekmek fiyatı örneği üzerinden eleştirdi. Enflasyon oranlarındaki düşüşün bir "yanılsama" olduğunu savunan Karabat, süreci şöyle özetledi:
"Ekmek 2,5 TL'den 5 TL'ye çıkınca enflasyon %100 oldu. 5 TL'den 10 TL'ye çıkınca yine %100 oldu. 10 TL'den 15 TL'ye çıktığında ise bunu bize %50 enflasyon diye pazarladılar. Gelecek yıl ekmek 20 TL olursa 'enflasyon %30'a düştü' diyecekler. Oysa ekmek 2,5 liradan 20 liraya çıkmış, tam 8 kat artmış oluyor. Siz buna ekonomide iyileşme diyorsunuz."
"MİLLİ GELİR BÜYÜMÜYOR, DÜNYA TİCARETİNDEN ALINAN PAY AYNI"
Ekonominin büyüdüğü iddialarına karşı çıkan Karabat, Türkiye'nin dünya ticaretinden aldığı payın AKP iktidara geldiğinde de yüzde 1 olduğunu, bugün de yüzde 1 seviyesinde kaldığını söyledi. Milli gelir hesaplanırken 7-8 milyonluk kayıt dışı nüfusun (sığınmacılar vb.) yok sayıldığını belirten Karabat, "Nüfusu eksik gösterip geliri bölerseniz milli gelir yüksek çıkar, bu bir balondur" ifadelerini kullandı.
