Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun (ITUC) her yıl yayımladığı Küresel Haklar Endeksi’nde Türkiye, sendikal baskılar, grev yasakları ve işten çıkarmalar nedeniyle 2025’te de “işçi hakları açısından en kötü 10 ülke” listesinde yer aldı.
CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, bu tabloya dikkat çekerek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a yönelttiği soru önergesinde, “Türkiye’nin bu listede yer almasını nasıl değerlendiriyorsunuz, sendikal hakları korumak için hangi adımları attınız?” diye sordu.
Ancak Bakan Işıkhan’ın yanıtında ne ITUC raporuna ne de sendikal baskılara dair herhangi bir değerlendirme yer aldı. Bakan, yalnızca “sendikal örgütlenme Anayasal bir haktır” ifadesiyle mevzuat hükümlerini sıralamakla yetindi.
“ANAYASAYI OKUMAYI BİZ DE BİLİYORUZ”
CHP’li Kış, Bakan Işıkhan’ın yanıtını yetersiz bulduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Anayasayı okumayı biz de biliyoruz; sorun Anayasa’da değil, o hakları kullanan işçinin kapı önüne konulmasında.”
Kış, Türkiye’nin işçi hakları açısından kötüye gidişine dikkat çekerek, “Sayın Bakan, Anayasa maddelerini sıralamakla görevini yerine getirdiğini sanıyor. Oysa gerçek ortada: işçiler sendikalaştığı için işten atılıyor, grevler erteleniyor, sendikal ayrımcılık cezasız kalıyor.” dedi.
“KÂĞIT ÜZERİNDE HAK VAR, GERÇEKTE İŞÇİ YOK”
CHP’li vekil, Türkiye’nin ITUC listesinde Somali, Bangladeş ve Belarus gibi ülkelerle aynı kategoride yer aldığını hatırlatarak şunları söyledi:
“Türkiye, ITUC listesinde Somali, Bangladeş ve Belarus’la aynı kategoriye düşmüş durumda ama Bakan hâlâ madde okuyor!”
Kış, Bakanlığın yanıtını “bir bürokratın düz metni” olarak nitelendirdi ve sahadaki tabloyu şöyle özetledi:
“Türkiye’de işçi sendikasına üye olduğu için işten çıkarılıyor, işveren ceza almıyor. Ama Bakanlık hâlâ ‘toplantı yaptık, gündeme aldık’ cümleleriyle oyalanıyor. Bu cevap, Türkiye’nin neden o kara listeye girdiğini zaten tek başına açıklıyor.”
“RAPORLAR MASADA, SENDİKALAR KAPIDA”
Bakan Işıkhan, yanıtında 2023’teki Üçlü Danışma Kurulu ve 2024’te yapılan 13. Çalışma Meclisi toplantılarını örnek göstererek, sendikal hakların bu platformlarda ele alındığını belirtti. Ancak bu toplantılarda alınan kararların uygulamaya yansıyıp yansımadığına dair herhangi bir bilgi paylaşmadı.
CHP’li Kış, bu tutumu “raporlar masada, ama sendikalar hâlâ kapıda bekliyor” sözleriyle eleştirdi.
“BU YANIT, TÜRKİYE’NİN DEMOKRASİ KARNESİNDEKİ NOTU GİBİ: BAŞARISIZ”
Kış, Türkiye’nin işçi hakları karnesinin kötüleşmesinin yalnızca uluslararası sıralamalarda değil, işçilerin günlük yaşamında da açıkça görüldüğünü söyledi.
“ITUC raporunu yok saymak, gerçeği değiştirmiyor. Türkiye, emeğin değil, baskının ülkesine dönüşüyor.” diyen Kış, iktidara şu çağrıyı yaptı:
“Sendikal örgütlenme hakkı kâğıt üzerinde değil, fabrikada, tarlada, belediye şantiyesinde kullanılabildiğinde anlam kazanır. Bu ülkenin işçisi, hakkını alana kadar mücadele etmeye devam edecek.”
