Datça’da Osmanlı hazinesi bulundu! Bir müzeyi dolduracak kadar eser gün yüzüne çıktı: Denizin dibinden tarih fışkırdı

Muğla’nın Datça ilçesi açıklarında bulunan 17. yüzyıl Osmanlı batığında yapılan kazı çalışmaları sonucunda adeta bir servet keşfedildi. 36 tüfek, 50’den fazla humbara, Çin porselenleri ve satranç takımı gibi yüzlerce eser gün yüzüne çıkarıldı.

Datça’da Osmanlı hazinesi bulundu! Bir müzeyi dolduracak kadar eser gün yüzüne çıktı: Denizin dibinden tarih fışkırdı 1
1/8

Muğla’nın Datça ilçesi açıklarındaki Kızlan Osmanlı Batığı, tarih ve arkeoloji dünyasında büyük heyecan yarattı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın "Geleceğe Miras Projesi" kapsamında yürütülen su altı kazıları, Osmanlı denizcilik tarihine ışık tutacak olağanüstü buluntularla dolu. Dokuz Eylül Üniversitesi Sualtı Kültür Mirası ve Denizcilik Tarihi Uygulama ve Araştırma Merkezi (SUDEMER) tarafından yürütülen bu çalışmalar, Türkiye’de kazısı yapılan tek 17. yüzyıl Osmanlı batığı olma özelliğini taşıyor.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un da 2021 yılında dalış yaptığı bu özel alandaki kazılar, alanında uzman ekipler tarafından titizlikle sürdürülüyor.

Datça’da Osmanlı hazinesi bulundu! Bir müzeyi dolduracak kadar eser gün yüzüne çıktı: Denizin dibinden tarih fışkırdı 2
2/8

BİR MÜZEYİ DOLDURACAK ZENGİNLİKTE BULUNTULAR

Kazı Başkanı ve SUDEMER Müdürü Prof. Dr. Harun Özdaş, Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada, geminin 1667-1668 yılları arasında battığını, gemide bulunan bir mühürden belirlediklerini söyledi. İlk başta sıradan görünen batığın derinlerine indikçe olağanüstü bulgularla karşılaştıklarını belirten Özdaş, "Buluntu, normal şartlarda bu kadar sığ bir batıkta bulunmayacak kadar zengin bir çeşitliliğe sahip. Osmanlı dönemi denizciliğine yönelik yeni bir müze açabilecek kadar zengin bir buluntu topluluğuyla karşı karşıyayız" dedi.

Datça’da Osmanlı hazinesi bulundu! Bir müzeyi dolduracak kadar eser gün yüzüne çıktı: Denizin dibinden tarih fışkırdı 3
3/8

36 TÜFEK, 50'DEN FAZLA HUMBARA VE NADİR ESERLER

Bu sezonki kazılarda en dikkat çekici buluntuların başında askeri mühimmatlar geliyor. Paketlenmiş halde 36 Osmanlı tüfeği, 50’den fazla humbara (el bombası), kılıç, hançer ve tabancaların yanı sıra 3 binin üzerinde mermi gün yüzüne çıkarıldı. Bu buluntular, geminin bir Osmanlı devlet gemisi olduğunu kanıtlıyor. Ayrıca, geminin dış bordosunda yapılan bir çalışma sırasında bulunan tipik bir Osmanlı hançeri, batığın önemini bir kez daha ortaya koydu.

Datça’da Osmanlı hazinesi bulundu! Bir müzeyi dolduracak kadar eser gün yüzüne çıktı: Denizin dibinden tarih fışkırdı 4
4/8

Prof. Dr. Özdaş, "Hüdabende Abdullah Ahmed" ismine ait bir mühürden yola çıkarak geminin kesin batış tarihini Hicri 1078 (Miladi 1667-1668) olarak belirlediklerini kaydetti. Batığın bir çatışma sonrası kıyıya sürüklendiği, karaya oturduğu ve ardından yanarak battığı düşünülüyor.

Datça’da Osmanlı hazinesi bulundu! Bir müzeyi dolduracak kadar eser gün yüzüne çıktı: Denizin dibinden tarih fışkırdı 5
5/8

SATRANÇ TAKIMI VE ÇİN PORSELENLERİ GÜN YÜZÜNE ÇIKTI

Askeri mühimmatların yanı sıra, batıkta günlük yaşam ve ticari faaliyetlere dair de çok sayıda eser bulundu. Bunlar arasında 135 adet Tophane üretimi pipo lülesi, 2 adet satranç takımı, bambu paketler içinde 40’tan fazla Çin porseleni, bakır mutfak kapları, ibrikler, kazanlar, tahta kaşıklar, şimşir taraklar ve deri mataralar yer alıyor. Bu eserler, gemideki yaşamın zenginliğini ve dönemin sosyal dokusunu gözler önüne seriyor.

Datça’da Osmanlı hazinesi bulundu! Bir müzeyi dolduracak kadar eser gün yüzüne çıktı: Denizin dibinden tarih fışkırdı 6
6/8

Prof. Dr. Özdaş, bölgede Osmanlı denizciliğine dair başka batıkların da kayıt altında olduğunu belirtti. "Mavi Miras Projesi" kapsamında oluşturdukları coğrafi bilgi sistemi sayesinde, yakın çevrede 70 ila 100 metre derinliğinde 20'ye yakın batık daha tespit edildiğini aktardı.

Datça’da Osmanlı hazinesi bulundu! Bir müzeyi dolduracak kadar eser gün yüzüne çıktı: Denizin dibinden tarih fışkırdı 7
7/8

FOTOGRAMETRİ YÖNTEMİYLE ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR

Kazı Başkanı Yardımcısı Doç. Dr. Nilhan Kızıldağ, batık alanında her gün çekilen yüzlerce fotoğrafın birleştirilerek kayıt altına alındığını ve eserlerin envanter çalışmalarının titizlikle yapıldığını söyledi. "Burada kullandığımız en önemli yöntem fotogrametri. Batık alanının her gün yüzlerce fotoğrafını çekip bu fotoğrafları mozaik halinde birleştiriyoruz. Böylece detaylı ve tek bir fotoğraf elde ediyor ve plan çalışmasını bunun üzerinden yürütüyoruz" dedi. Bu modern yöntemler, tarihi eserlerin korunması ve belgelenmesi açısından büyük önem taşıyor.

Datça’da Osmanlı hazinesi bulundu! Bir müzeyi dolduracak kadar eser gün yüzüne çıktı: Denizin dibinden tarih fışkırdı 8
8/8
YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Bunlar da İlginizi Çekebilir
Dünya nüfusu en hızlı nerede yaşlanıyor? Türkiye’nin yeri merak uyandırdı: İşte o liste
Dünya nüfusu en hızlı nerede yaşlanıyor?
Görenler ‘Gerçekten Türkiye’de mi?’ diyor! Fırsatı olan buraya akın ediyor, görenleri hemen etkisi altına alıyor
Görenler ‘Gerçekten Türkiye’de mi?’ diyor!
Alanya’dan dünyaya uzanan üretim! Haftada 3 ton ihracat ediliyor: Bir ağaçtan yılda 60 kg hasat ediliyor
Alanya’dan dünyaya uzanan üretim!
Doğanın içinde eşsiz bir sığınak! Denizaltında renkli dünya, üstünde doğallık: Burada ruhunuz yenilenecek
Doğanın içinde eşsiz bir sığınak!
Akdeniz'de değil Ordu'da yetişiyor! 140 tonluk üretimde hasat vakti: 25 TL’den satışa çıkıyor
Akdeniz'de değil Ordu'da yetişiyor!
Yükseklerde kar alçakta sonbahar! İki mevsimi bir arada yaşatıyor: Fotoğraflarına bakmak bile ziyaretçi çekmeye yetiyor
Yükseklerde kar alçakta sonbahar! İ
Yapay zeka ‘Türkiye’nin en tehlikeli mahallesi’ dedi, halk ikiye bölündü! Kimi ‘haksızlık’ diyor, kimi ‘tehlikeli ama seviyoruz’
Yapay zeka ‘Türkiye’nin en tehlikeli mahallesi’ dedi, halk ikiye bölündü!