Depreme-sele-orman yangınına hazır değiliz

Depreme-sele-orman yangınına hazır değiliz

17 Ağustos, 6 Şubat depremleri, yangın, sel, heyelan ve maden faciaları... Hafızalarda tazeliğini koruyan her bir facia sonrası kurumların hazırladığı detaylı önlem raporlarının kağıt üzerinde kaldığı ve faciadan ders çıkarılmadığı yetkililerin itiraf niteliğindeki açıklamalarıyla ortaya çıktı.

ERCAN KÜÇÜK

MÜDAHALE EDECEKLER DE AFETZEDE

Felaketlere karşı hazırlıklı olmadığımız gerçeği, İstanbul İtfaiye Daire Başkanı Remzi Albayrak’ın beklenen İstanbul depreminde yeterli personelin olmaması ve personelin de depremzede olacağı gerekçesiyle ilk 3 gün afete müdahale edilemeyeceği açıklamasıyla bir kez daha gözler önüne serildi. Bu açıklamayı 2022’de AFAD koordinesinde hazırlanan İl Afet Risk Azaltma Raporu ve Türkiye Afet Müdahale Planı da ortaya koydu. Üç yıl önce hazırlanan bu raporlarda İstanbul’da yaşanacak deprem, sel, yangın gibi afetlerde kamu kurumlarının zayıf yönleri, karşılaşılacak tehditler tespitine rağmen hiçbir önlem alınmadığı görüldü.

RANTSAL DÖNÜŞÜM VE KANAL İSTANBUL

7.7 büyüklüğündeki olası depremde İstanbul’daki barajların da zarar göreceğine yer verilen raporda kurumlar arası iletişimin zayıflığı, toplanma alanlarının yetersizliği, yangınlara havadan müdahalenin yetersiz oluşu, itfaiyeci sayısının nüfusa oranla yetersiz olması ve personelin de afetzede olacağı belirtildi. Türkiye’de 6,8 milyon, İstanbul’da 1.3 milyon konutun riskli olduğu kayıtlara girerken, sadece rant bölgelerinde kentsel dönüşüm yapıldı. TMMOB’un raporu ise son günlerde inşaat çalışmalarına başlanan Kanal İstanbul’un ulaşım ve tedarikte ciddi bir bariyer oluşturacağını ortaya koydu.

1905krt01a-tum.jpg

DEPREM, SEL, YANGIN KAPIDA AMA HAZIRLIKTAN ESER YOK! 25 YILI BOŞA GEÇİRMİŞİZ

Gölcük merkezli 17 Ağustos depremiyle doğal afetler Türkiye’nin gündemine otururken, sonraki yıllarda yaşanan felaketler de tedbir alınmasının zorunlu olduğunu gösterdi. Ancak hazırlanan raporlar ve yapılan açıklamalar yıllardır gereken önlemlerin alınmadığını ortaya koyuyor. AFAD İl Afet Risk Azaltma Raporu ve Türkiye Afet Müdahale Planı’na göre ne depreme ne yangına ne de sele hazırız.

İstanbul başta olmak üzere doğal afetlere hazırlık ilgili en kapsamlı raporlardan ikisi; 3 Şubat 2022’de AFAD Koordinasyonunda hazırlanan İl Afet Risk Azaltma Raporu (İRAP) ve 4 Şubat 2022’de Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) oluşturuyor. AFAD’ın organizasyonunda yaşanabilecek afetlere ilişkin TAMP’ta afet çalışma grupları belirlenirken, İRAP’ta da İstanbul’da yaşanacak deprem, sel, yangın gibi afetlerde kamu kurumlarının zayıf yönleri, karşılaşılacak tehditler tespit edildi. Ancak raporlar, deprem olmak üzere afetlere karşı gerekli tedbirlerin hâlâ alınmadığını gösteriyor.

İRAP raporuna göre İstanbul’da 7.7 büyüklüğüne kadar deprem beklenirken 34 bin hasarlı bina oluşacağı, İstanbul’un barajlarının da zarar göreceği tahmin edildi. Depremle ilgili zayıf yönler ve tehditler arasında, kurumlar arası iletişimin zayıflığı, kentin tamamını kapsayan bütüncül kentsel dönüşüm master planının olmaması, riskli çok sayıda binanın olduğu bölgelerde, güvenli açık alanların olmamasından dolayı toplanma alanlarının yetersiz kalması, toplanma alanlarının yetersizliği, İstanbul’da yerleşik çalışanların afetzede olması nedeniyle sistemlere anında müdahale edemeyecek durumda olması, kentsel dönüşüm uygulamaları sonucu oluşacak ulaşım, donatı ve altyapı hizmetleri kapasite yetersizliği, kentsel dönüşüm faaliyetlerinde, kamu ve özel sektör paydaşları arasında koordinasyonun sınırlı olması, mevcut yasal mevzuatın, kentsel dönüşüm kapsamında kentsel altyapı, sosyal tesisler ve ulaşım bağlantıları ile bütüncül bir uygulama tanımlamaması gibi maddeler yer aldı.

KANAL İSTANBUL’U BÖLECEK

Son günlerde Kanal İstanbul güzergahında yapılaşma yeniden başladı. Ancak İstanbul depreminde olumsuz etkiler yaratacak faktörlerden birisi de Kanal İstanbul olacak. TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu’nun 17 Ağustos 2020’de hazırladığı ‘İstanbul Deprem Raporu’nda Kanal İstanbul’un yapılması halinde İstanbul’a etkileri şu şekilde belirtildi: “Yapımı düşünülen Kanal İstanbul, yörede insan nüfusunu ve yapılaşmayı artıracak, dolayısıyla da olası bir depremde daha fazla can ve mal kaybının yaşanmasına neden olabilecektir. Özellikle kanalın görece zayıf zeminler içerisine gömülmüş olan kısımları ile Marmara’ya açılan ucunun beklenen depremden etkileneceği ortadadır. Diğer bir husus da gerek normal gerekse afet zamanında Kanal İstanbul’un İstanbul ile Trakya arasında özellikle ulaşım, tedarik ve ikmal açısından ciddi bir bariyer oluşturacağıdır.”

‘KENTSEL DÖNÜŞÜMDE SULAK ALANLARIN KORUNMASI DİKKATE ALINMIYOR’

İRAP’a göre sel ile ilgili zayıf yönler ve beklenen tehditler ise özetle şu şekilde belirlendi: “Taşkın önleme maliyetlerinin yüksek olması ve kurumların yeterli bütçeye sahip olmaması, mekansal planlamalar yapılırken risklerin dikkate alınmaması, kanalizasyon altyapısının yetersiz olması, dere yataklarına atıkların atılması, kentsel dönüşüm uygulamalarında derelerin, ırmakların ve sulak alanların korunmasının yeterli düzeyde dikkate alınmaması, altyapı yatırımları ile ilgili mevcut uygulamaların koordinasyon içinde yapılmaması, 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi (kentsel dönüşüm) Hakkındaki Kanunun uygulanması esnasında taşkın sahalarındaki altyapı ve üstyapı eksikliklerinin öncelikle giderilmesine yönelik çalışmaların yapılmaması, taşkın/sel ve su baskını riskinin yoğunlaşan nüfusa dayalı yapılaşma ve beton yüzeyler nedeniyle artması.”

İTFAİYE ERİ SAYISI YETERSİZ

İRAP’a göre yangın felaketinde zayıf yönler ve tehditlerden öne çıkanlar şu şekilde: “Deprem sonrası yangın modellemesinin yapılmaması, büyük ölçekli yangınlarda havadan müdahalenin yetersiz oluşu, ulusal itfaiye akademisinin bulunmaması, itfaiye okullarının eğitim standardının bulunmaması, yangından korunma mevzuatının yetersiz oluşu, gönüllü itfaiyeciliğin metropol alana yayılamamış olması, itfaiyeci sayısının şehrin nüfusuna oranla yetersiz olması, personelin ikamet ettiği binalar ile bazı istasyon binalarının depremde zarar görebilecek risk seviyesinde olması, şehrin bütününü kapsayan hydrant sisteminin olmayışı.”

MİLYONLARCA KONUTUN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ ŞART

Marmara depremlerinin ardından kentsel dönüşümle milyonlarca binanın yenilenmesi gerektiği ortaya çıkmıştı. Bu konuda Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından çelişkili açıklamalar yapması dikkat çekiyor. Bakan Kurum, 17 Ağustos 2022’de “Tüm Türkiye’de 6,8 milyon riskli konut söz konusu. Bunların 1,5 milyonunun acilen dönüşmesi gerekiyor yani yaklaşık yüzde 25-30’u. İstanbul ölçeğinde ise 1,3 milyondan 230 bin acilen dönüşmesi gereken konut var” dedi. 23 Ekim 2023 tarihinde yayınlanan Bayındırlık, İmar, Ulaştırma Komisyonu Raporunda ülke genelinde 6 milyon konutun risk altında olduğu, 2 milyon bağımsız bölümün de acil olarak dönüştürülmesinin gerekli olduğu ifade edildi. Kurum, 16 Ağustos 2024’te yaptığı açıklamada ise “Bugün tüm Türkiye’de 36 milyon bağımsız birim, 31 milyon konut var. Bunun da yaklaşık 6 milyon bağımsız birimi risk altında, 2 milyonunun acil dönüşüme girmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı. İstanbul Planlama Ajansı (İPA)’nın 2024’te hazırladığı ‘Türkiye’de Depremin 25 Yılı’ raporunda ise 2023 yılında gerçekleştirilen ‘Konut Politikaları - İstanbul Eylem Planı’ sunumunda, İstanbul’da 2002-2020 arasında inşa edilen yeni konut sayısının 2,49 milyon olduğu, TOKİ’nin İstanbul’da son 20 yılda geliştirdiği konut sayısı 85 binin 60 bin kadarının sosyal konut olduğu vurgulandı. TOKİ’nin Sosyal Konut Hamlesi aracılığıyla 2 sene içerisinde İstanbul’da son 20 yılda üretilen konut sayısı kadar konut üreteceğini taahhüt ettiği de belirtildi.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN